Harutoğlu, 8 Mart traihinde YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Akile Büke ve YÖDAK tam zamanlı üyesi Prof. Dr. Mehmet Hasgüler ile birlikte yeni kurulacak olan DAÜ Diş Hekimliği Fakültesini yerinde görüp değerlendirmek için DAÜ’ye gittiklerinde Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Özgür Eren’in kendisini işaret ederek “Rektör beyin mesajı var. Hanımefendiyi alamayız, sadece ikinizi kabul edebilirim” sözleriyle karşılaştıklarını, bunun üzerine Prof. Dr. Mehmet Hasgüler’in “hocamızı kabul etmezseniz, biz de gelemeyiz “ diyerek hep birlikte olay yerini terk ettiklerini söyledi. Ertesi gün gazetelerde Prof. Dr. Hasan Hasgülerin konu ile alakalı röportajının çıkması üzerine, DAÜ yönetimi tarafından basın bildirisinde kendisiyle ilgili bir açıklamanın oldğunu ve kabul edilmeme sebebi olarak polisteki soruşturmasının gösterildiğini ifade etti. Harutoğlu, bunun gerçeği yansıtmadığını, kendisinin sadece bir olayla ilgili tanık olarak ifade verdiğini söyledi. Harutoğlu, “beni kabul etmemelerine gerekçe olarak polisteki soruşturmadan bahsedildi, soruşturma numarası verilerek hakkımda birçok suçlamalarda bulunuldu. Hem YÖDAK kurumundan hem de şahsımdan hiçbir şekilde özür dilenmediği gibi suçlamalar halen devam etmekte. Bunca yıldır onur ve haysiyetimle birçok kurumda üst düzey görevler yapmış, DAÜ ye Sağlık Bilimleri Fakültesini ve Sağlık Hizmetleri Yüksek Okulunu kurmuş, kazandırmış birisi olarak bu muameleyi hiç hak etmedim” dedi Harutoğlu’nun açıklaması şöyle: “KKTC Cumhuriyet Meclisi tarafından seçilmiş ve Sayın Cumhurbaşkanı tarafından atanmış bir YÖDAK üyesi olarak bir devlet üniversitesi olan Doğu Akdeniz Üniversitesi denetimine alınmamama gerekçe olarak, Doğu Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü tarafından kamuoyuna yapılan şahsıma yönelik yanıltıcı ve/veya gerçek dışı ve/veya iftira ve/veya yalan beyanların ve bunlara ilişkin iddiaların , adımı lekeleme ve şeref, onur, haysiyet ve mesleki itibarımı zedelemeye yönelik olduğunu tüm kamuoyuna bildirir ve Polis Genel Müdürlüğünün 5 Nisan 2018 tarih ve 03/1-1-18-1003 sayılı yazısınıkamuoyuyla paylaşmayı bir borç bilrim. Yazı şöyle: “Gazimağusa Kaza CTK C/184/2016 sayılı dosya;Doğu Akdeniz Üniversitesinin şikayeti ışığında başlatılan bir soruşturma kapsamında, şikayete konu tarihte DAÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı olan Prof. Dr. Hülya HARUTOĞLU’ tanık olarak ifadesi alınmıştır”. KKTC Polis Genel Müdürlüğünden yapılan işbu resmi yazı ve açıklamadan da anlaşılacağı üzere DAÜ yönetimi tarafından iddia edilen herhangi bir soruşturmanın olmadığı sadece tanık olduğum ortadadır. Doğu Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü tarafından hakkımda ileri sürülen iddiaları gerçek dışı ve/veya iftira olduğu açıktır. Gerek bu zamana kadar bulunduğum tüm görevlerde gerekse YÖDAK üyeliği görevimi yerine getirirken bir bilim insanına yakışır bir şekilde etik kurallara uygun davrandığımı; tarafsızlık , hak ve hukuk ilkelerinden hiçbir zaman taviz vermediğimi ve YÖDAK üyeliği görevimi bu ilkeler doğrultusunda söz konusu yalan ve/veya iftiralara ödün vermeksizin yerine getirdiğimi ve getireceğimi ayrıca belirtmek isterim. Söz konusu yalan ve/veya iftira ve/veya gerçek dışı açıklamalara itibar etmeyen, hak ve adaletin yanında olanbaşta saygıdeğer devlet büyüklerimiz, sayın YÖDAK Başkan ve üyeleri , değerli basın mensupları olmak üzere tüm kamuoyuna minnet ve teşekkürlerimi sunarım. Adımı lekelemek, şeref, onur, akademik ve mesleki itibarımı zedelemek için yapılan bu harekete yönelik olarak başta DAÜ Yönetimini ve devlet yetkililerini gereğini yapmaya davet ederim.”