Dışişleri Bakan Tahsin Ertuğruloğlu, Ankara temaslarını ve müzakere sürecinde gelinen son noktayı Anadolu Ajansına değerlendirdi.<br /> <br /> Ertuğruloğlu, Ankara temaslarında müzakerelerde gelinen noktanın ve geleceğe ilişkin yol haritasının ele alındığını, KKTC’nin diplomatik misyonlarının durumunun değerlendirildiğini, ayrıca Antalya, Trabzon ve Gaziantep’te yeni konsoloslukların açılmasının kararlaştırıldığını söyledi.<br /> <br /> Kıbrıs’ta müzakere sürecinin eşitsizlik temeline oturtulduğunu söyleyen Ertuğruloğlu, “Her ne kadar eşitlik varmış gibi gösterilmeye çalışılsa da işin reel politika boyutunda, Rum tarafının sözde Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanınması ve KKTC ile Kıbrıs Türk halkının siyasi kimliğinin, egemenliğinin reddedilmesi ve bizi sözde Kıbrıs Cumhuriyeti içerisinde bir etnik azınlık gibi göstermeye çalışan bir süreç içinden geliyoruz. Masaya eşit olarak oturmazsanız masadan eşit olarak kalkmanız mümkün değil. Masaya eşit olarak oturmuyoruz” dedi.<br /> <br /> Federal çözüm önerisinin 50 yıldır tekrarlandığını belirten Ertuğruloğlu, Türk tarafının hassasiyetlerini göz ardı eden bir anlaşmanın “Kıbrıs Türklerinin geleceğini Rum tarafının insafına terk etme olasılığı” taşıyacağını söyledi.<br /> <br /> Ertuğruloğlu, Kıbrıs’ta müzakere sürecinin önü açık bir şekilde devam etmemesi gerektiğini vurgulayarak, 2018’de Rum tarafında gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin süreçte doğal bir takvim oluşturduğunu kaydetti.<br /> <br /> Rum tarafının bu takvimden memnun olmadığını söyleyen Ertuğruloğlu, “Annan Planı’ndaki gibi bir plana evet demek Rum tarafının işine gelmiyor. Onların siyaseti herhangi bir şekilde referanduma gidip ne evet ne de hayır deme durumunda olmamaları ve bu süreci askıda tutup, ‘bugün olmadı yarın yine devam ederiz, yarın olmadı öbür gün tekrar devam ederiz’ öyle bir sürece götürmeye çalışıyorlar. Buna izin vermememiz lazım” şeklinde konuştu<br /> <br /> Türk tarafının anlaşma istemediği yönünde algılanmasının yanlış olacağını söyleyen Ertuğruloğlu, “Gerçek anlaşmayı arzulayan, isteyen, zorlayan biziz” dedi<br /> <br /> Ertuğruloğlu, Türkiye’nin garantörlüğüne ilişkin ise, “Vazgeçilmez. Tartışılması bile bizim kabul edemediğimiz bir şeydir.” ifadesinde bulundu.<br /> <br /> Doğal kaynaklarla ilgili de Ertuğruloğlu, “Tanınmışlığın kendilerine verdiği şımarıklıkla, haddini bilmezlikle politika yapmaya devam ediyorlar. ‘Egemenliği tartıştırmam’ diyor Anastasiadis. Ama ona göre Kıbrıs Türkünün egemenlik hakkı yok, egemenlik kendilerinin. Bu mentaliteyle neyi anlaşacağız sorusu gerçek bir sorudur.” ifadesini kullandı.<br /> <br /> Rum tarafının Kıbrıs Türklerini halk değil, ayrılıkçı, asi etnik bir azınlık olarak tanıttığını söyleyen Ertuğruloğlu, “Eğer uluslararası camia, BM, AB ‘Kıbrıs’ta yasal bir Kıbrıs Cumhuriyeti vardır onun da yasal bir hükümeti vardır’ politikasını benimsiyorsa o zaman bu politika Rum tarafının propagandasına avantaj sağlamaktan başka bir şey değildir” dedi.