Önce önemli bir detayla başlayalım;

Sevgili Ali Kişmir’in Türkiye’ye giriş yasağı olduğunu bu nedenle polis gözetimine tabi tutulduğunu öğrenince Pazar sabahı aradık kendisini…

İstanbul Havaalanında THY ofisinde uçak saatini bekliyordu!

Ama aynen şunu şöyledi;

Burada şahsıma karşı kötü bir muamele yapılmıyor…

Sevindirici bir gelişmeydi bu!

Ancak dün sabah gazete manşetlerini görünce doğrusu çok şaşırdık ve aynı anda üzüldük…

Ali Kişmir kardeşimiz bu kez ‘terörist muamelesi gördüm’ diyordu!

Hoş kaçmadı böyle bir açıklama…

Bizim burada en büyük hassasiyetimiz bırakın siyasileri bir yana iki ülke halkının arasının açılacak olmasıdır!

Anadolu’nun çeşitli coğrafyalarından buraya gelerek ada ile bütünleşen bir halk ile Anadolu halkının karşı karşıya getirilmesi kabul edilemez, zaten Kıbrıs Türkünün de hayrına değildir…

Bu arada terörden çok çekmiş, binlerce insanını kaybetmiş Türkiye’nin Kıbrıslı bir Türk’e terörist muamelesi yapmasına da inanmayız zira öyle bir durum varsa ortada terörist muamelesi yapılmaz aksine gereği yerine getirilir!

Bu söylemleri Sevgili Ali’nin gençlik heyecanına veriyoruz…

Biraz da siyasi nedenler tabi ki!

Bu gelişmeler üzerine dünkü mesajlarımızda Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’na da bir gönderme yaparak detaylı bir açıklama yapılmasını istemiştik…

Sağ olsun Tahsin bey bize cevap niteliğinde gönderdiği mesajında yasaklılar konusunda ellerinde bir liste bulunmadığını belirtti…

Ama ülkelerin bazı kişileri istenmeyen şahıs olarak ilan etmesinin de normal olduğunu ifade etti!

Buna da katılırız ancak, bu konudaki gerekçeler tam olarak bilinmediği için de fazla yorum yapmak doğru olmaz…

Ama şu soruyu sorma hakkımız doğar;

Eğer Türkiye Cumhuriyetinin güvenliğini tehdit edenler varsa onlar niye ülkeye sokulmayıp geri gönderiliyor da orada konu yargıya havale edilmiyor…

Bizim mantığımız diyor ki;

Eğer senin ülkende güvenliğini tehdit eden unsurlar varsa ve bunlar senin elindeyse yargılarsın, mahkemeler suçlu görürse de tutuklarsın…

Onun içindir, KKTC kimliği taşıyan bazı kişilere son birkaç aydır Türkiye’yi giriş yasağı uygulaması getirmek insan hakları sorunu haline gelir ve bu da dünyaya kötü örnek teşkil eder!

Dışişleri Bakanınım Tahsin Ertuğruloğlu koyu bir Fener taraftarıdır…

Hatta kongre üyesi bile olduğu için gider oyunu kullanır yönetimleri belirler!

Türkiye’nin bir takımını tutan hiç Türkiye düşmanı olabilir mi?

Tabi ki hayır!

Ama Ali Kişmir de yine koyu Bir GS taraftarıdır…

Uçak fobisi olduğu halde gider maçını seyreder gelir!

Böyle birisi niye Türkiye düşmanı olsun ki?

Bu ülkede çok kişi Türkiye üniversitelerinden mezundur…

Hatta orada okul döneminde yaşanan aşklar çoğu kez evliliğe dönüşür ve yeni hayatlar kurulur…

Yine insanımız yaz tatillerinde Türkiye’nin çeşitli turistik bölgelerini tercih eder!

Kültür gezilerine katılır, alışverişlerini orada yaparlar…

İnsanlar Türkiye düşmanı olsa tercihleri orası mı olur!

Onun içindir kim olursa olsun Türkiye düşmanlığı ya da vatan hainliği suçlamaları haddinden fazla ağırdır…

Türkiye’ye karşı düşman olanlar ya da hainlik yapanlara cezası neyse verilsin de!

Bu ithamlar yapılırken de bir değil çok kez düşünülsün…

Kıbrıs Türkü ile Anadolu halkının yıllara dayanan dostluğu ve birlikteliği kimse tarafından göz ardı edilmesin lütfen!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ersan SANER, genel başkanlığa adaylığınızı bu sabah açıklayacağınız için bakanlar kurulu toplantısını öğleden sonraya aldığınız söyleniyor, hayırlara vesile olsun. Bu arada ilçe kongrelerinde hayli göz doldurduğunuz ve bu nedenle daha fazla umutlandığınız konuşuluyor, bakalım son sözü söyleyecek olan üyeler tercihlerini kimden yana kullanacaklar!

Sayın Hasan TAÇOY, G.Mağusa ilçe başkanlığı seçiminde size destek veren adayın bir kez daha kazanması beraberinde bazı yorumların yapılmasını sağladı. Bu arada yer altı çalışmalarından bir türlü yer üstüne çıkamıyormuşsunuz vardır mutlaka bir hikmeti değil mi?..

Sayın Ali Anıl YÜCE, ihtiyat sandığı müdürlük makamının bedelinin milletvekili adaylığı olduğu konuşulmaya başlandı. Özellikle de yakın çevreniz bunun kaçınılmaz olduğunu, başarı şansınızın da hayli yüksek olduğunu ifade etmeye başladılar, en azından denemekten bir zarar gelmez değil mi?

Sayın Fırat ATASER, TKP Alsancak örgüt binasının açılışında kurdelayı sizin kesmeniz bölgede bazı söylentilere de neden oldu. Bu açılışa katılmanızın sağ partilere bir mesaj olarak gönderildiğini düşünenlerin sayısı hayli fazla, bakalım mesajı üzerine kim alacak?

Sayın Mehmet ÇILDIR, genel seçimlerde DP’den milletvekili adaylığı teklifi aldığınız ve derin bir düşünceye kapıldığınızı duyduk. Bize göre her iş insanı bir kez olsun siyaseti düşünmeli ve aday olmalıdır. Zira görünen o ki ülke sorunlarını en iyi onlar bilir, çözüm de o kadar kolay olur!

Sayın Mustafa GÜRSEL, St. Hilarion Kalesi bundan tam 7 ay önce yanıp kül oldu ancak tamirat konusunda bir adım atılmadığını duyduk. Belli ki bu konuda hiçbir yöneticinin içi sizin kadar yanmamış olsa gerek ki tarihi mekanlara verdikleri önemsizlik ortaya çıkıyor. Kurultay ve seçim derdi varken, kime ne geçmiş tarihe sahip çıkmak!

Sayın Hasan YAĞIZ, UBP’de hızlı ve yoğun bir kurultay telaşı yaşanırken idari amiri olarak her kesim ve bölgeye gösterdiğiniz özen dikkatlerden kaçmıyor. Hemen her bölgeden teşekkür mesajlarınız geliyor, tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz…

Sayın Aslan BIÇAKLI, sizin takım ilk iki maçta harikalar yaratırken son iki maçta sonuz resmen hayal kırıklığı oldu. Göçmenköy’e gönül verenler artık takımda otoriteyi ele almanız ve başta disiplin olmak üzere iyi gitmeyen her şeye müdahale etmenizi bekliyorlar…

Sayın Dilek KIRICI, çocukluğunu bildiğimiz sevgili Özge’nin muhteşem bir düğünle dünya evine girmesini mutlulukla öğrendik. Desenize artık yakın bir zamanda anneanne olma gururunu da yaşayacaksınız. Genç çifti bir ömür boyu sağlık ve mutluluklar dileriz…

Sayın Kemal DEVECİ, bazı aile bireyleri eşinize öğrencilik yıllarında yazdığınız aşk şiirlerini ele geçirmişler, bizimle irtibata geçtiler yazı dizisi olarak yayınlamamızı teklif ediyorlar. Hele de damat Ferit bu konuda çok ısrarcı, siz hiç merak etmeyin iki kişi arasında yaşanan gençlik yıllarının o aşk dolu kelimeleri hiçbir zaman deşifre etmeyeceğiz…

Sayın Faiz SUCUOĞLU, ilçe kongrelerinde taraf olmanız özellikle Güzelyurt’ta ciddi tartışmalar ve hizipleşmelere neden oldu diye duyduk. Oysa partililer adayların bu konuda geride kalmalarını istediklerini belirten görüşler ortaya koyuyorlar. Son düzlükte bu tür konulara dikkat etmek gerek!

Sayın Mahmut ÖZÇINAR, ada çapında birçok belediye salgın döneminde kendi bütçelerinden çeşitli sağlık harcamaları yaptı ancak hükümet verdiği sözleri tutmayarak onlara geri ödeme yapmadı. Belediyeler Birliği Başkanı olarak artık devreye girme vakti gelmedi mi?

Sayın Hasan TOPAL, bağımsız iki vekil UBP rozeti takarken sizin salonda olmamanız üçlü ittifak bozuldu söylentilerini beraberinde getirdi. Size yakın olanlar ise aktif siyasete son verme kararı aldığınızı konuşuyor. Küçük bir açıklama iyi olacak sanki de değil mi?