“Helikopter, KKTC’de çalışmak üzere görevlendirildi” cümlesini okuyunca aklım deli gibi çalışmaya başladı.
Evet evet… Cümle tam olarak buydu. Dün öğleden sonra Tarım Bakanımız KKTC’de görevlendirilen yangın helikopterini karşılamaya gidecekti!
***
Belki psikolojik danışmanlık eğitimlerindendir belki kişilik özelliklerimden… Ya da belki her ikisinden birden… Bir cümleyi duyunca satır aralarını değerlendirir, empati yapmaya çalışır acaba başka bir anlamı olabilir mi diye düşünürüm.
Bazen de şüphe ile bakarım… Hele ki de devlet yönetimi ile ilgili bir şey ise zaten başka türlüsünü yapmak mümkün değil.
Bunu, bu ülkede yaşayan herkes bilir!
Helikopter KKTC’de görev yapmak için görevlendirildi.
Tıpkı su işleri gibi, bazı branş öğretmenleri gibi, imamlar, hocalar gibi…
O zaman da düşünmek gerekiyor: helikopterin beraberinde getirecekleri neler olabilir?
Maddi manevi yükümlülükleri neler olabilir?
Hangi türden yükümlülüklerimiz olacak?
Tüm bunlara ek olarak helikopterin emir komutası kimde olacak?
Aniden Türkiye’nin bu helikoptere ihtiyacı olduğundan ne olacak?
Aynı anda bizim de ihtiyacımız olursa ne olacak?
Kim neye göre nasıl karar verecek?
Bunun bir de pilotu vardır elbet!
Bunun sorumlulukları ve yükümlülükleri hangi devlette olacak?
O kişi nerede yaşayacak ve yaşamıyla ilgili her türlü yükümlülük ve gereklilikler neye göre belirlenecek?
Hadi sosyal güvenlik protokolleri belli ya diğerleri?
Bu askerlik gibi bir düzenleme ile, Anayasa’nın geçici 10. Maddesi kapsamındaki gibi mi değerlendirilecek?
Amma çok soru birikiyor sıralamaya kalktığınızda!
Bunca sorunun birikmesi normal midir yoksa acaba bizim ülkemize has mıdır bu türden her şeyin altında bir gereklilik ya da anlatılanın dışında bir şeyler olma ihtimalini düşünüyor oluşumuz!
Garip ama gerçek!
Maalesef ülke gerçeklerimiz bizleri hiç istemediğimiz türden yaşam biçimlerine ve alışkanlıklara sürükleyerek çok da garip bir bakış açısı geliştirmemize neden oluyor.
İşte gerçekler böyle zamanlarda ortaya çıkıyor. Tam olarak neyin altından ne anlam çıkarmamız gerektiği ile ilgili söylemler ve bu söylemlerin ardında yatan asıl gerçeklerin merak edilmesi, yetkilerin önemli bir kısmı bizde olmadığından böyle gelişiyor.
Yıllar önce kamu görevlilerinin maaşlarından bir miktar para kesilmiş ve bununla yangın helikopteri alınacak denmişti. O paralara da ne olduğunu biz asla öğrenemedik. Şimdi hem paralar gitti hem de elimizde bize ait olmayan bir helikopter var.
Bana ait değilse, benim tam olarak komutasına sahip olmadığım anlamı da çıkmıyor mu?
***
Dilerim yangın hiç çıkmaz ve dilerim bu soruların cevapları ile yüzleşmemizi gerektirecek bir yaşantımız da olmaz.
Şimdi izin verelim, ilgili bakanlık bunun sefasını sürsün ve kronolojik başarı listesine bunu da başarı olarak eklesin.
Reklamın iyisi kötüsü olmaz bu durumu karşılar mı bilmem ama…
Helikopter alındı bilgisi mevcut mudur?
Evet!
Bundan iyisi can sağlığı!
Şükran!
Dr. Çiğdem DÜRÜST
