Toplantıya, BKP’den Salih Sonüstün ve Hüseyin Yılmaz Parlan, KSP’den Mehmet Birinci, YKP’den Alpay Durduran ve Murat Kanatlı, HP’den Tolga Atakan ve Şevki Kıralp, YDP’den Erhan Arıklı ve Derviş Sunalp Sencer, MDP’den ise Buray Büsküvütçü ile Hüseyin Mert Coşkun katıldı. Toplumcu Kurtuluş Partisi-Yeni Güçler ise, Meclis’te temsil edildiği gerekçesiyle toplantıya katılmadı. KSP Kıbrıs Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Mehmet Birinci, “Liderler ve Cenevre Konferansı’na katılan güçler üzerinden Kıbrıs sorununun çözülmesi mümkün değildir. Kıbrıs sorununun çözülebilmesi için Kıbrıs halkının etken hale gelmesi gerekiyor” dedi. Birinci, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda öne çıkan özellikle Cumhuriyetçi Türk Partisi ve Güney Kıbrıs’tan AKEL’in çözüm için bir çerçeve belirlemesi ve bu çerçeve ile yeni bir çözüm çalışması başlatılması gerektiğini de söyledi. BKP BKP’den Salih Sonüstün de, İsviçre’de güvenlik ve garantiler konusunda yer alan görüşmelerin “garantörlerin bir nevi çıkar çatışması” olduğunu söyledi. Türkiye’nin garantörlüğünün devamı konusunda Sonüstün, İngiltere ve Yunanistan’ın da garantörlüklerin devam etmesinin istenip istenmediğinin net olarak ortaya konmadığını ifade etti. Adadaki tüm yabancı güç ve askerlerin arınmış, garantör güçlerin olmadığı federal çözümden yana olduklarını kaydeden Sonüstün, “Sıfır asker sıfır garanti görüşünü bir şekilde benimsiyoruz” dedi. Sonüstün, güvenlik konusunun farklı bir konu olduğunu ve iki toplumun kendi çıkarları çerçevesinde bir yapının oluşturulması gerektiğini söyledi. YDP Yeniden Doğuş Partisi Başkanı Erhan Arıklı da, Kıbrıs Rum Yönetiminin, Kıbrıslı Türklerin eşitlik, egemenlik, Türkiye’nin garantisi talepleri ile ilgili açılım yapma niyeti bulunmadığını söyledi. Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili BM parametreleri çerçevesinde çözüm sürecinin bittiğini, yeni parametrelere ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Arıklı, “Bir an evvel Ankara-Lefkoşa parametrelerinin belirlenip hayata geçirilmesi zaruridir” dedi. YKP Yeni Kıbrıs Partisi’nden Alpay Durduran da, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik müzakerelerin zoraki yapıldığını ve “bitti gibi göründüğünü” söyledi. Kıbrıs sorununun çözümü yönünde uluslararası kuruluşlar tarafından alınan pek çok karar bulunduğunu söyleyen Durduran, “Alınmış binlerce karar vardır. Bu kararlara göre Kıbrıs’ta bir uluslararası sorun vardır, bu sorunun çözülmesi için çabalar gösterilmeye devam edilecektir. Bu talepler hiç bitmeyecektir. Bu taleplerin biteceğini sanmak yanlıştır” dedi. Kıbrıs Türklerinin en büyük sorununun yönetimdeki aksaklıkların giderilmesi ve daha etkin bir idareye kavuşmak olduğunu ifade eden Durduran, yönetimin Kıbrıs’ta çözümü zorlaştıracak yeni durumlar yaratmaktan da kaçınması gerektiğini söyledi. Deniz haklarına da değinen Durduran, sorunun çözümlenmesi gerektiğini, sürdürülebilir bir yapı için tek açık kalan kapının Kıbrıs’ın yeniden birleştirilmesi olduğunu ifade etti. YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı ise, Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler’in toplantıya katılmamasını değerlendirdi ve Parti Başkanı, Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı’nın olduğunu iddia etti. Kanatlı, Siyasi Partiler Yasası ile Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nın Anayasaya aykırı olduğunu ekledi. BÜSKÜVÜTÇÜ MDP’den Buray Büsküvütçü de, müzakerelerde çözüm yönünde ayak direten tarafın Rum tarafı olduğunu, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye’nin garantiler ile asker konusunda elinden geleni yaptığını söyledi. Büsküvütçü, Kıbrıs Türk toplumunun devletine sahip çıkması ve iç işleyişini iyileştirmesi gerektiğini belirtti. HP Halkın Partisi’nden Tolga Atakan da, müzakerelerde bir yanda sorunu çözmek için çaba sarf eden, masaya öneri getiren bir taraf; öte yandan da masadan kaçmak için çeşitli ayak oyunları sergileyen bir taraf bulunduğunu ifade etti. Atakan, görüşmede, Kıbrıs Rum tarafının tek taraflı yapmakta olduğu sondaj da dahil, bundan sonra atılması gereken adımlar konusunda parti görüşlerini toplantıda aktardıklarını ekledi.