Başbakanlık YAGA KOBİGEM’den yapılan açıklamaya göre, YAGA KOBİGEM Direktörü Ebru Kaptan Sertoğlu, “Girişimcilik hibe programları, gurur verici bir noktada. Gençlerin ülkeden göç etmek zorunda kaldığı bir dönemde, YAGA KOBİGEM açmış olduğu hibe programları ile gençlere umut ve isteyince nelerin başarılabileceğinin kanıtı oldu” dedi. “En önemli önceliğimiz, ülkede genç beyinlerin göç etmesini önlemek ve sürdürülebilir işletmeler açılmasını sağlamak’’ diyen Sertoğlu, kendi ülkelerinden uzak yerlerde yaşayan gençlerin, ülkelerine dönerek yatırım yapmalarına teşvik eden program ayrıca zor ekonomik dönemlerde dahi ayakta kalmayı başaran işletmelerin açılmasına vesile olduklarını dile getirdi. “Hibe almaya hak kazanan girişimcilerimize verdiğimiz eğitimler ve akabinde verdiğimiz danışmanlık hizmeti sayesinde ikinci yıl yüzde 85’e varan ayakta kalma oranına sahiptir” diyen Sertoğlu, bu oranın dünyada yüzde 50 olduğunu kaydetti. Sertoğlu, bunun beyin göçünü önlemekte de çok ciddi bir katkı koyduğuna dikkat çekti. Sertoğlu, girişimcilik hibe programlarının 2016 yılında başladığını ve şu anca 4’üncüsünün gerçekleştirildiğini belirterek, alınan sonuçlar itibariyle, girişimcilik hibe programlarının diğer programlardan daha ayrı bir öneme sahip olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Böylesi ölçekte bir ülke için, girişimcilik hibe programlarından alınan sonuçlar, bizleri ister istemez çok gururlandırıyor. Bizleri en çok üzen kısmı da hala duymadım diyenlerin olmasıdır. Özellikle de genç girişimci arkadaşlarımızın da programlara bizlerle birlikte katılarak, onların programları anlatması bizim için daha önemlidir.” YAGA KOBİGEM Direktörü Ebru Kaptan Sertoğlu, girişimcilik hibe programlarının uzun soluklu bir program olduğuna dikkati çekerek, Mayıs ayında ilan edilen programa 109 kişinin müracaat ettiğini tüm aşamaları tamamlayarak, program sonrasında 40 genç girişimcinin işletmelerini açarak hibe programlarından yararlanabildiğini belirtti. Sertoğlu, girişimcilik hibe programlarına başladıklarında, olumsuz tepkilerle karşılaştıklarını dile getirerek, kimsenin programlara başvurmayacağı düşüncesine kapıldıklarını ve ilk yıl yaş sınırlaması getirmediklerine dikkati çekerek, “ilk yıl 2016 yılında, Türkiye Cumhuriyeti’nden program için 3 Milyon TL’lik bir kaynak ayrılmıştı ve başarı oranı artınca 3 milyon 700 bin TL’ye yükseltildi. Bütün olumsuz düşüncelere rağmen, ilk yıl programlarımıza başvuru sayısı 412’ydi ki bu rakam Türkiye ölçeğindeki bir ülkenin rakamlarına eş rakamlardı” ifadelerini kullandı. Ülkedeki böylesi hibe programlarındaki algıya da değinen Sertoğlu, 2016 senesinde açıklanan hibe programına müracaatın yüksek olmasının nedeninin, hibe adı altında, siyasal gücü kullanarak herkesin alabileceği algısı olduğunun altını çizdi. ‘’Bunun böyle olmadığını program kendini kanıtlamıştır’’ dedi. Programların ciddi ve gerçekçi devam ettiğini belirten Sertoğlu, eğitim süreci içerisinde genç girişimcilerin sektör değişmesinin bile söz konusu olabileceğini belirtti ve “Siz bize bir fikirle gelebilirsiniz ancak ülkenin hukuksal alt yapısı henüz o fikrinizi hayata geçirmeye müsait olmayabilir. İşte bu noktada, doğru yönlendirme yapabilecek danışmanlarımız, gerekli yönlendirmeleri yapabiliyorlar” dedi. Alınan eğitimlerin ardından, uzman kişilerden oluşan jüri karşısında yapılan sunumların önemine de dikkati çeken Sertoğlu, “alınan eğitimler, sadece iş ile ilgili fikirlerin olgunlaşmasına değil, sürdürülebilir bir yatırım için gerekli olan yöneticilik vasıflarının da gelişimine büyük katkı sağlamaktadır” dedi. Piyasanın katı olduğuna da değinen Sertoğlu, girişimcileri bu eğitim sürecinde, piyasa koşullarına hazırlamanın da önemli olduğuna dikkati çekerek “piyasa şartlarında ayakta kalabilmek için, şu olursa ne yapılmalı, bu olursa ne yapılmalı şekilde, senaryolar üzerinde eğitici ve öğretici güzel eğitimler verilmektedir’’ dedi. Eğitim sürecinin başlangıcından, komite noktasına gelinceye kadar, genç girişimci adaylarının aldıkları puanlara göre hibe almaya hak kazandıklarını belirten Sertoğlu, komitenin sadece 40 puanlık bir etkisinin olduğunu, süreç içerisinde alınan puanların önemli olduğuna dikkati çekerek, “ komite karar verdi geçtim olmuyor, eğitim içerisinde toplanan puanların büyük önemi vardır” dedi. YAGA KOBİGEM Direktörü Ebru Kaptan Sertoğlu, 4’üncü programa geçildiği için, bir önceki programların değerlendirmesini ve ölçümlerini de yapabilecekleri bir ortamın var olduğunu belirterek, “ilk yıl 41 işletme açtık. 41 işletme ilk senesinde yüzde 100 ayakta kaldılar. Bu 41 işletme ortalama 10 milyon TL ciro yaptı. Ve en önemli katkılarından birisi de toplamda 62 iş istihdamı yarattılar. İkinci senesinde ayakta kalabilirlik açısından yüzde 85 ki dünya ortalaması yüzde 50 olduğunu düşünürsek, standartların çok çok üzerinde bir orandır” ifadelerini kullandı. İkinci yıl, ayakta kalan işletmelerin cirolarında büyük bir artışın gözlemlendiğini belirten Sertoğlu, en büyük sevindiren gelişmenin de, ikinci yılında ayakta kalan işletmelerin iş istihdamının 78 kişiye ulaşması olduğunu kaydetti. MEDİNE ALBAYRAK: “BENİM GİBİ HERKESİN ÖNYARGISI VARDI” 2018 yılı genç girişimcilik hibe programlarını tamamlayarak, adli bilişim hizmetleri alanında hibe almaya hak kazanan genç girişimci Medine Albayrak, programa başvurmadan önce hem eğitimin verileceği, hem de üstüne işletme açabilmek için hibe para verilebileceği noktasında kimsenin inancı olmadığına dikkati çekerek, “benimle birlikte programa katılan herkeste de aynı önyargı vardı” dedi. Programların başlaması ile birlikte, YAGA KOBİGEM’in hiç kimsenin ne köken, ne siyasi görüş ne, de dünya görüşü ile ilgilendiğini, sadece iş fikri, proje ve işin ne kadar arkasında sağlam durulduğuna bakıldığını gördüklerini belirtti. Program sürecinde verilen işletme eğitimlerinin çok verimli ve çok kaliteli olduğuna dikkati çeken Albayrak, “komite aşamasına gelindiğinde, komiteden geçmesem bile, aldığım eğitimlerin işletme kurabilmek için ne denli yeterli olduğunu düşünerek, işletmenin nasıl ayakta kalabileceğini çok iyi öğrenmenin rahatlığı içerisine girdim” dedi. HALİL PORTAKALCIOĞLU: “İNGİLTERE’DEN ADAYA GELMEMİ SAĞLADI” İngiltere’den, ülkesine geri dönme konusunda YAGA KOBİGEM’in bir motive unsuru olduğunu anlatan Portakalcıoğlu ise, YAGA KOBİGEM’in girişimcilik programını İngiltere’de duyduğunu ve müracaatını İngiltere’den yaptığını belirtti. Eğitim sürecinden de bahseden Portakalcıoğlu, bir işletmenin nasıl ayakta kalabileceği konusunda profesyonel anlamda destek aldığını belirtti. Portakalcıoğlu, işletme sahibi olmayı eğitimlerden sonra öğrendiğini belirtti.