"Kıbrıs Sorununa İki Devletli Çözüm Konusunda Karar Önerisi” Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda oy çokluğuyla kabul edildi.

Kamuda örgütlü 5 sendika Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptı
Kamuda örgütlü 5 sendika Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptı
İçeriği Görüntüle

UBP Grubu’na bağlı bazı milletvekilleri, Demokrat Parti (DP) milletvekilleri, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Başkanı Erhan Arıklı ve Lefkoşa Bağımsız Milletvekili Hasan Tosunoğlu tarafından sunulan “Kıbrıs Sorununa İki Devletli Çözüm Konusunda Karar Önerisi” için bugün olağanüstü toplanan genel kurulda görüşülüp, oylandı. Ayakta ve el kaldırarak yapılan oylamanın ardından genel kurul bugünkü çalışmalarını tamamladı.

-Ertuğruloğlu

Teknik arıza nedeniyle verilen aranın ardından yeniden toplanan genel kurulda ilk sözü Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu aldı. Tahsin Ertuğruloğlu, "Kıbrıs Sorununa İki Devletli Çözüm Konusunda Karar Önerisi" konusunun, KKTC’nin varlığının milletvekillerince hazmedilip hazmedilmediği konusu olduğunu ifade etti.

Dışişleri Bakanı olarak görevinin bu devletin varlığını kalıcılığını ve kökleştirilmesini ön plana çıkarmak olduğunu kaydeden Ertuğruloğlu, popülist söylemlerle Kıbrıs konusunu ele almanın yanlış olduğunu vurguladı. Yapılan propagandaları Tufan Erhürman’a yakıştırmadığını söyleyen Ertuğruloğlu, iki devletli çözümün çözümsüzlük demek olduğu söylemini irdelemek gerektiğini söyledi.

Uluslararası camianın adada tek devlet olduğu yanlışında olduğunu kaydeden Ertuğruloğlu, Türk tarafının iyi niyetle 60 yıl federasyon görüşmelerine katıldığını ancak bu görüşmelerin bu yanlıştan dolayı başarısızlıkla sonuçlandığını belirtti.

1960 Anlaşması’ndan bahseden Ertuğruloğlu, bu ortaklığı Rum tarafının bozduğunu söyledi. Bu düzeni bozanı dünyanın ödüllendirmesini eleştiren Ertuğruloğlu, Türk tarafının bütün olumsuzluklara rağmen federal bir ortaklık için mücadele ettiğini anlattı.

Ertuğruloğlu, bunlara rağmen yapılan propagandayı Kıbrıs Türk halkına yapılmış bir haksızlık olarak değerlendirdi. Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulis’in Tatar’ın sözünü keserek, egemenliği ilgilendiren hiçbir konuyu Tatar ile görüşmeyeceğini söylediğini kaydeden Ertuğruloğlu, Rum tarafının bu anlayışını eleştirdi.

“Rum, Kıbrıs Cumhuriyeti statüsünü taşıdığı sürece bize ihtiyacı yoktur” diyen Ertuğruloğlu, adada iki ayrı millet ve iki ayrı devlet olduğunu vurguladı. Kıbrıs sorununun müzakere edilmesini engelleyen tarafın Rum tarafı olduğunu belirten Ertuğruloğlu, Kıbrıs sorununda siyasi eşitliğin egemen eşitliğe dayandırılması gerektiğini söyledi. Ertuğruloğlu, muhalefetin "egemen eşitliği" kabul etmediğini söyleyerek, “Bu halkı kandırmayın.” dedi.

Muhalefetin “Kıbrıs’ın kuzeyi de Avrupa Birliği olacak” yönündeki açıklamalarını da eleştiren Ertuğruloğlu, Avrupa Birliği’ne göre adada tek devlet olduğunu ve Kuzey’in de Avrupa Birliği olması için KKTC’nin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

Meclis’in gündeminde olan karar önerisini onaylamayanların yanlış içinde olduğunu kaydeden Ertuğruloğlu, bu karar önerisinin oy birliğiyle meclisten geçmesini gönülden arzuladığını belirtti.

Rumların Kıbrıs Türkü’nü yok etmek için her türlü girişimde bulunduğunu söyleyen Üstel, 1974 Barış Harekatı’na kadar bunun devam ettiğini, 1974 Mutlu Barış Harekatı ile Kıbrıs Türkü’nün özgürlüğüne kavuştuğunu belirtti.

1974’ten 2020’ye kadar federasyonun masada olduğunu aktaran Üstel, federasyon görüşülürken hiçbir zaman Rum yönetiminin Kıbrıslı Türklerin eşitliğini kabul etmediğini kaydetti.

Türk tarafının her platformda taviz verdiğini ancak egemen eşitlikten, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünden taviz vermediğini söyleyen Üstel, Annan Planı’na Kıbrıs Türk tarafı evet demesine rağmen vaat edilen hiçbir şeyin yerine getirilmediğini anımsattı.

Avrupa’nın göbeğinde Bosna Hersek’te yaşananlara işaret eden Üstel, BM kararı, Güvenlik Konseyi kararı olmamasına rağmen bugün yaklaşık 100 ülkenin Bosna Hersek’i tanıdığını söyledi. Gazze’deki ateşkese de değinen Üstel, yaklaşık 157 ülkenin Filistin’i BM kararı, Güvenlik Konseyi kararı olmadan tanıdığını belirtti.

Erdoğan’ın “KKTC’yi tanıyın” çağrısını anımsatan Üstel, KKTC’de bir halk,i bir devlet olduğunu belirterek, “Biz Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin destekleriyle bugünlere geldik.” dedi.

İki devletli çözüm politikasının Cumhurbaşkanı Ersin Tatar döneminde gündeme geldiğini kaydeden Üstel, Tatar’ın bu siyaseti uluslararası platformlarda masaya getirdiğini anlattı. Azerbaycan’ın da kapılarını KKTC’ye açtığını söyleyen Üstel, Türk Devletleri Teşkilatı’nın son toplantısına da Tatar’ın KKTC Cumhurbaşkanı sıfatıyla katıldığını belirtti.

29 milletvekilinin imzasıyla bu tarihi karar metninin Meclis’in gündemine geldiğini kaydeden Üstel, bundan sonraki süreçte KKTC’yi tanıtmak için Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte çalışacaklarını söyledi. Rum zihniyetinin değişmediğini söyleyen Üstel, “Biz bu tarihi kararı geçirmeye geç bile kaldık.” dedi.