Adamızın kuzeyindeki Rum mülklerinin yağmalanması, adanın demografik yapısını değiştirmek için sistematik nüfus taşınması, yerleşim yerlerinin ve Kıbrıslı Türklerin isimlerinin değiştirilmesi, eğitim sisteminin Türkiye’ye benzetilmesi asimilasyon ve entegrasyon politikalarının bir sonucudur.
Son dönemlerde özelleştirme ve koordinasyon ofisi kurulması çalışmalarını da sistematik olarak sürdürülen bu siyasetin araçlarıdır. Adamızın kuzeyindeki Kıbrıslı Türkler 1974 yılından beri “ateşkes” koşullarında yaşatılmakta ve Türkiye’nin kurdurduğu kukla hükümetler tarafından yönetilmeye çalışılmaktadır. Siyasi irademizin elimizden alındığı bu koşullarda talimatla yönetilen hükümetleri ortaya koyacağı icraat, ona emir veren TC devletinin direktifleri doğrultusunda olmaktadır. Bu durum İkinci Dünya Savaşı’nda Fransa’yı işgal eden Almanya’nın Fransa’da kurdurduğu “Vischy Hükümeti” ile yüzde yüz örtüşmektedir. Şu anda TC’den talimat alarak adanın kuzeyinde TC hükümetlerinin direktiflerini yerine getiren UBP-DP Hükümeti işbirlikçi Vischy Hükümeti’nin bir benzeri olup, Uluslararası Hukuk’a göre işgalci ile işbirliği yapan bu hükümet yetkilileri Uluslararası yargı önüne çıkarılmalıdır.
Özelleştirme, koordinasyon ofisi gibi işgali gizlemeye yönelik söylemlerin arkasına saklanıp, Kıbrıs Türk Toplumunu yok etmeye yönelik asimilasyon ve entegrasyon politikaları ile adanın kuzeyini sömürge haline getiren bu işbirlikçi hükümet üyelerini uluslararası yargı önüne çıkarmak için her türlü uluslararası girişimi yapacağımızı saygılarımızla kamuoyunun gündemine getiririz.
Şener Elcil
KTÖS Genel Sekreteri
