KTOEÖS adına açıklama yapan Başkan Selma Eylem, hükümete dört soru yöneltti. Eylem, güneyde çalışan ve aylardır işlerine gidemeyip ekonomik sıkıntılar yaşayan işçilerin güneyde işlerine gitmelerine imkan tanıma ama geri gelmelerini engellemenin, kendi vatandaşını korumakla yükümlüyken mülteci durumuna sokmanın Anayasa, insan hak ve özgürlüklerine aykırı olup olmadığını sordu. Eylem, “Anayasa ve yasaları hiçe saydığınız demek değil midir? Bilim kurulundan görüş alıp bu görüşün tam tersi bir karar açıklamak ve bu görüşü tutanak tutmayıp gizlemek, yokmuş gibi davranmak siyasi bir karar değil midir? Siyaset uğruna halkı kandırmak, güvenirliğini bir kez daha ayaklar altına almak, toplum önünde yalancı konumuna düşmek, çözümü değil ayrılığı derinleştirmeyi hedeflemek demek değil midir?” ifadelerini kullandı. Covid-19 salgınından dolayı tedbir amaçlı sokağa çıkma yasağıyla birlikte kamu ve çoğu özel sektörun kapatılması ile çalışanların ekonomik sıkıntıya düştüğünü belirten Eylem, kamu çalışanlarından, özel sektör çalışanlarının desteklenmesi amacıyla kesinti yapıldığını ama özel sektör çalışanlarının tümüne zaten yetersiz olan bu maddi desteğin verilmediğini savundu. Eylem “Bu süreçte, halkını desteklemeyip çalışanından kesinti yapan, her şeye zam gelirken kanun gücünde kararnameyle hayat pahalılığını ortadan kaldıran, halkını geçim derdine sokan dünyada başka bir ülke var mıdır?” dedi. Eylem açıklamasında, hükümeti “virüs tamamen bitmiş geçmiş gibi kararlar üreterek tüm sektörleri hızlı bir şekilde açmakl” ve pandemi hastanesi yapmamak, olası ikinci dalgaya hazır olmamakla ve özel hastanelere milyonlar harcayarak sermayeden yana olmakla eleştirdi. KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, “TC'den dayatılan paketlerden birine, bakanların, hükümet ortağının haberi olmadan gizli gizli imza atarak başka bir ülke vatandaşlarının el koyup yönettiği kendi kurumlarından geriye kalan birkaçına daha el koymasına, akla uymayan ekonomik ve sosyal politikalara onay vermek halkına, ülkene ihanet etmek demek değil midir?” diye de sordu.