"5 yıl rektörlük yaptığı dönemde DAÜ Yasası, Anayasa, Çalışma yasası, Tüzük, Toplu İş Sözleşmesi tanımayan, DAÜ’ye yönelik yüzlerce dava açılmasına ve kurumu yüklü bir tazminata mahkûm etmesine rağmen Abdullah Öztoprak hala DAÜ’yü rahat bırakmamakta ısrar ediyor. Mevcut DAÜ Yasasının imkanlarını kullanarak kendini diktatör ilan eden, yüzlerce insanı işten atan, Üniversite kurumlarını peşkeş çeken, her türlü muhalif duruşa karşı yapmadığını bırakmayan ve onlarca milyonluk borç bıraktığı halde kendine ‘kurtarıcı’ rolü çizmeye çalışan Öztoprak rektörlük makamına geri gelmek için DAÜ’ye dava açtı. Dün Yüksek İdare Mahkemesi verdiği kararla Abdullah Öztoprak’ın görevine geri gelmesini sağlamadığı gibi rektörlük görevini yürüten vekilin atanma yöntemine yönelik gerekli yasal zemine işaret etmiştir. Sendikamız yetkililerin gerekli yasal önlemi bir an önce alacağına inanmaktadır.

Abdullah Öztoprak son mülakatında kurumu kaosa sürüklediğini ‘Şu anda halen rektör müyüm değil miyim onu da bilmiyorum’ sözleriyle itiraf etmiştir. Abdullah Öztoprak’ın bu konuda bilgilendirilmesi gerektiği anlaşılıyor: Sayın Öztoprak siz DAÜ’nün rektörü değilsiniz! Siz baskın, yasal zeminden yoksun ve antidemokratik bir yöntemle kendi atadıklarınız aracılığı ile rektör atama yetkisine sahip kuruma dayatma yapan, DAÜ’den emekli, hala daha maaş çeken ve ders dahi vermeyen bir personelsiniz. Sizin kurduğunuz baskıcı düzenden kurtulan DAÜ çalışanları sizin döneminizde yaptıklarınızı ve kurumumuza verdiğiniz zararları daha net görebilmektedirler. Artık DAÜ’yü rahat bırakınız."

DAÜ-SEN                                                                                                  
DAÜ BİR-SEN  
Editör: TE Bilisim