KKTC'de bir onurlu siyasetçi yok mu?

Sinan Dirlik, Hürriyet gazetesinde bugün yer alan "KKTC’de ezan sesi sustu" haberine resmi sitesinden tepki yazısı yayınladı. İşte o yazı;

'Türkiye ile her daim mükemmel bir uyum içerisindedir Kıbrıslı Türk Hükümetleri. Pek seviyorum bu sözü. TC nin AB’den sorumlu Bakanı, Anastasiades’e “Türkiye değil fasıl açmak için, AB üyeliği için bile bir karış toprak vermez” diye efelenirken, KKTC’nin yakışıklı Dışişleri Bakanı patlatıvermiş hemen “Türkiye ile çok iyi bir uyum içerisindeyiz” diye…

Herhalde KKTC Hükümetlerinin tüm bakanlarına bir “Uyum Kiti” zimmetleniyor göreve geldiklerinde. İhtiyaç hasıl olduğunda, ilgili bakan, ilgili bölümü açıp hemen patlatıveriyor bir “Türkiye ile çok iyi bir uyum içerisinde çalışıyoruz” kaşesini.

“Kimin toprağını kime vermekten söz ediyorsun be adam” diye soracak değil ya yakışıklı bakan?

Ha, TC nin Dışişleri Bakanı, Kıbrıs meselesi bu kez bambaşka soslarla yeniden ısıtılıp gündeme servis edilirken KKTC’nin dışişleri bakanının fikrini dahi sormadan Downer ile görüşüp, ardından “lütfen” yakışıklı bakanı İstanbul’da, üstelik bir otel odasında “kabul ederek bilgilendirmiş” ne gam? Müzevirlik etmenin alemi yok! Et ve tırnak gibiyiz ne de olsa! Düşünen kafalara zararlı fikirler üşüşür, TC bürokratları Kıbrıs’ı Kıbrıslı Türklerden çok düşünür!

Türkiye ile her daim mükemmel bir uyum içerisindedir Kıbrıslı Türk Hükümetleri.

Mesela TC bürokratları Adaya gelip “Siz Kıbrıslı Türkler… Nasıl desek? Yani biraz daha Müslüman olmanız, biraz daha Türk olmanız lâzım” diyerek ceplerine sıkıştırdıkları bol sıfırlı dolarlardan 22 milyonluk kısmını çıkararak “Evet evet! Size şöyle anlı şanlı bir külliye, koskocaman birkaç camii yapalım” dediklerinde yanakları mahcubiyetten al al olarak teşekkür eden 1 Başbakanı var Kıbrıs’ın.

Kibar adam tabii… Koskoca anavatandan uçağa doluşup Adaya kadar gelme zahmetinde bulunmuş, üstüne üstlük Adanın en mühim ihtiyacını şıppadanak kavrayıp bir de cömertçe kesenin ağzını açmış onca TC Bürokratına geleneksel Kıbrıslı Türk konukseverliğini göstermesin de ne yapsın? “Kıbrıslı Türk toplumunun geleceğini belirleyecek” bu alicenaplık, bu cömertlik karşısında teşekkür etmesin de ne yapsın?

Şaka gibi her şey!

O kadar büyük ve tatsız bir şaka ki bu, Türkiye’nin “büyük gazetesi” manşet patlatmış bugün: “KKTC’de ezan sustu!”

Küstahlığa, utanmazlığa, yavuz hırsızlığa o denli alıştırıldı ki Kıbrıslı Türkler, şu anda o gazetenin telefonlarının kilitlenmesi, twitter hesaplarının bombardımana tutulması, o kepazeliği “üreten” gazetenin KKTC temsilcisinin artık İstanbul’da “dinlendirilmesinin” istenmesi gerekirken hafta sonu kebabının peşinde bizim gıbriyakiler!

TC bürokratlarının aşağılamaları yetmiyormuş gibi bir de gazete manşetlerinden aşağılanmak! Bunu sineye çekmek! Şaka gibi!

Kıbrıs’ın Kuzeyinde o gazeteye, o gazetenin temsilcisine “Söyleyin Beşir’e 22 milyon Dolara külliye yapacağına, 7 milyon TL lik elektrik su borcunu ödetiversin cemaatlerine” diyecek 1 onurlu siyasetçi yok mu?

Sahi yok mu?'



(www.sinandirlik.com)