Halil Esendağlı'ya konuşan Zaroğlu, ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.

“ÖNCE CESARET”

Millet Partisi’nin kuruluş amacını ve parti çizgisini anlatan Zaroğlu, Millet Partisi’nin her şeyden önce cesaret temasını benimsediğini ve atılan tüm adımların da bu noktada şekillendiğini belirtti.

KKTC’nin içerisinde bulunduğu siyasi erozyona yeni bir parti ile merhaba demenin zorluklarından bahseden Zaroğlu; “Siyasete güvenin kalmadığı, popülist söylemlerle halkın kandırıldığı, temiz toplum diyenlerin en fazla kiri taşıyanlar olduğu ve hayatı ucuzlatacağım diyenlerin halkın cebine ateş gibi düştüğü bir ortamda, mevcut bir partiye mensup olup siyaset yapmak yerine yepyeni bir yolda yürümeyi seçtik; bu bizim en cesur adımımızdır dedi.

“HALKA DUYMAK İSTEDİKLERİNİ DEĞİL, GERÇEKLERİ SÖYLÜYORUZ”

Millet Partisi’nin mevcut duruma savaş açan bir parti olacağını dile getiren Zaroğlu; “Biz insanlara duymak istediklerini değil, gerçekleri söylüyoruz. Mevcut düzenin iyi işler yapmaya elverişli olmadığını anlatıyoruz, bu yüzden de; ‘genç ve dinamik kadromuzla, kadınlarımızın daha fazla söz sahibi olduğu partimizle, mevcut duruma savaş açacağız, sizlerde bu yolda bizimle misiniz?’ diye soruyoruz” dedi.

“İSTİFAMIN ARDINDAN 2000 KİŞİ BENİMLE GELDİ; BAŞBAKAN’IN ARDINDAN GELMEZ”

Millet Partisi kadrosunun ikna edilmiş değil inanmış insanlardan oluştuğunun altını çizen Zaroğlu, öğrenci olarak geldiği Ada’da kendisine duyulan güven dolayısıyla girdiği ilk seçimde milletvekili seçilme şerefine nail olduğunu,  tarihte örneğine az rastlanacak bir şekilde iktidar partisine mensup 2000 üyenin istifa edip kendisi ile aynı yolda yürümeyi tercih ettiğini dile getirerek bundan onur duyduğunu belirtti.Zaroğlu; “Bunu önemsizleştirmeye çalışıyorlar ama bu çok önemlidir. 2000 kişi istifa edip benimle yürümeyi seçti. Bugün Başbakan ‘ben gidiyorum’ dese 2000 kişi ardından gelmez” dedi.

“ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİĞİN ÇÖZÜMÜ MİLLET PARTİSİ’NDE”

Ülkedeki yasama ve yürütmenin birbirine girmiş durumda olduğunun altını çizen Millet Partisi Genel Başkanı, halkın da yıllardır aynı isimlerin aynı görevleri yapmasından memnun olmadığını ve bu öğrenilmiş çaresizliğinin çözümünün anahtarının Millet Partisi’nin elinde olduğunu; bunu gençlik ve dinamik popülasyonu ile ancak Millet Partisi’nin çözebileceğini belirtti.

“MİLLET PARTİSİ, KİLİT PARTİ OLACAK”

“Millet Partisi olarak hedefimiz belli; yerinde oturarak olmaz bu işler. Önyargılı olmakla da olmaz. Bu sisteme itiraz varsa mücadele edeceğiz” diyen Zaroğlu; önümüzdeki seçimde Millet Partisi’nin iktidara ortak ve kilit parti konumunda olacağını iddia etti. Mevcut partilerinde kilidi açmak için Millet Partisi’nin sistem değişikliği teklifini değerlendirmesi gerekeceğini belirten Zaroğlu; Anahtarı önümüze koyacaklar, çözüm yollarını birlikte konuşacağız” dedi.

“HEP MİLLET MENFAATİNİ GÖZETTİM, YİNE ÖYLE YAPACAĞIM”

Meclis'te mevcut hükümete desteğinin olmayacağını yineleyen Zaroğlu; "Bizim ittifakımız milletledir" diyerek, halkın menfaatine olan konularda nisaba destek vereceğini, diğer durumlarda ise hükümete desteğinin mümkün olmadığını belirtti.

Dörtlü koalisyon hükümeti zamanında da halkın menfaatini gözeterek, çok eleştirilmesine rağmen hükümete destek verdiğini dile getiren Zaroğlu; “Bir parçası olarak bulunduğum hükümette de farklı düşüncelerim oldu. Hayat Pahalılığı konusunda duruşum netti. İkna etmek içinde saatlerce uğraştılar. Ama ben hep milletin menfaatini gözettim. Muhalefette de hükümette de sorumluluğumu yerine getirdim. Doğru olanı yaparak,halkın yanında durdum” dedi.

“BAŞBAKAN VE YARDIMCISI HERHALDE KAÇAK MAZOTTAN BİRER BARDAK İÇTİLER”

Ülkedeki mevcut duruma değinen Bertan Zaroğlu, piyasadaki pahalılıktan dolayı halkın ocağına incir ağaçları dikilirken, Kurultay dışında ülkede çözülmesi gereken hiçbir sorun konuşulmazken; Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın adeta başka bir ülkede yaşarmışçasına açıklamalarda bulunduklarını belirtti.

“Başbakan’ın çıkıp benim dönemimde bu ülke iyi işler gerçekleştirdi her şey iyi gidiyor demesi, Başbakan yardımcısının biz önümüzdeki seçimde açık ara birinci parti çıkacağız demesi beni şaşırtıyor. Bu nasıl bir düşünce? Böyle bir ortam da nasıl böyle bir söylem. Herhalde kaçak mazottan birer bardak içtiler, aklıma başka şey gelmiyor” diyerek, ülke gerçeklerinden uzak yapılan açıklamalara tepkisini dile getirdi.

“MİK İHALE İPTAL ETMİYOR, BUNA ZORUNLU KALIYOR”

Kıb-Tek’e alınan ihalesiz akaryakıtlar konusuna da değinen Zaroğlu, Ekonomi ve Enerji Bakanı’nın ülke elektrik mi kalsın” demesine rağmen 9 aydır ihale yapmadığını ve bunun sorumlusu olarak Merkezi İhale Komisyonu’nu gösterdiğini belirtti.

“MİK Başkanı bir bürokrat olarak çıkıp açıklama yapamaz, Bakan’ı yalanlayamaz” diyen Zaroğlu; MİK’e verilen taban fiyatının 28 dolar olarak belirlendiği ve teklif edilen rakamların bu rakamdan yukarıda olmasından dolayı MİK tarafından iptal edilmek zorunda kalındığını anlattı.

“TEMİZ AKARYAKIT GETİRMEK ZATEN ASLİ GÖREVİN”

Enerji Bakanı’nın akaryakıtın temiz çıktığını açıklaması konusuna da değinen Zaroğlu; “Akaryakıt temiz çıktı benden özür dileyin diyor. Zaten bir Enerji Bakanı’nın görevi ülkeye temiz akaryakıt temin edebilmek. Bu asli görevin. Zaten ülkeye temiz yakıt getirmekle mükellef olan bir kurumun Bakanısın” diyerek, Arıklı’nın söylemlerini eleştirdi.

“BİZ BİRLİKTE BU SÖYLEME SAVAŞ AÇMIŞTIK, ARIKLI KENDİSİ YENİLDİ”

Kıb-Tek’te akaryakıt dışında yaşanan bir çok usulsüzlüğün olduğunu dile getiren Zaroğlu, bunları eleştiren kişilerin ise sürekli birilerinin adamı olmakla suçlandığını belirtti. Eleştiriler karşısında Bakan Arıklı’nın da; “Ben 75 göçmeniyim, o yüzden ben eleştiriyorlar” söylemine değinen Zaroğlu, konu ile ilgili şöyle konuştu;

“Bu nasıl söylem? Biz kurduğumuz partiyi bu düşünceyi yıkmak için kurmadık mu? Bu söylemi reddediyorum, kendisi de ediyordu. Biz zaten buna savaş açmıştık. Kaldı ki senin yanlışların eleştiriliyor, eleştiren herkes bakana göre birilerinin adamı oluyor bir de. Makam sahibi bir insanının, böyle bir söylemde bulunması kesinlikle kabul edilebilir bir durum değil.Bunu kesin bir dille kınıyor ve reddediyorum.”

“MİMARA VERİLEN VATANDAŞLIĞI DEĞİL, VATANDAŞLIĞI VERDİREN YASAYI TARTIŞALIM”

Türkiye tarafından KKTC’ye armağan edilecek olan Külliye’nin yapımında görev alacak mimara vatandaşlık verilmesi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Zaroğlu; söz konusu vatandaşlığın değil, bu vatandaşlığa imkan veren yasaların tartışılması gerektiğini söyledi.

Söz konusu yasayı eleştiren vekillerin de zamanında iktidarda olduğunu hatırlatan Zaroğlu; “Bu yasayı eleştiren zihniyet bu iktidara geldi. Bunu değiştirselerdi neden yapmadılar? Muhalefette ikeneleştiriyorlar, hükümete gelince değiştirmiyorlar. Eleştirrken doğru yerden eleştirmeliyiz. Yasaya göre Bakanlar Kurulu buraya gelmeyen birinebile vatabdaşlık verebilir” dedi.

“ÖNCE CAN SONRA CANAN”

KKTC’de yapılan bir yapı için, KKTC’deki meslek gruplarının aktif rol alması gerektiğini düşündüğünü dile getiren Millet Partisi Genel Başkanı;”Benim ülkemde bu geminin içerisinde beraber yüzdüğüm arkadaşlarımın bir şeylerden daha fazayararlanmasını isterim, aktif rol almasını isterim. Türkiye'den gelen firmaların önemi benim ülkemdekilerden fazla değil. Önce can sonra canan” dedi.

Editör: Haber Merkezi