Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği, Gıda, Tarım ve Enerji Bakanlığı’na “muhtıra” verdi ve hayvancılık sektöründe yaşanan sıkıntılara süratle çare üretilmesini, çözüm bulunmasını istedi, eylem uyarısında bulundu.

Tarım Bakanlığı’ndan ülkeye dışarıdan getirilen süt ve süt ürünleri izinlerinin iptalini, kuraklık tazminatlarının ödenmesini ve üreticilerin korunmasını talep eden birlik, çiğ süt ve üreticiden alınan vergileri eleştirdi, “siyaset yapma peşinde değil, ekmek ve geleceğinin kavgasında” olduğunu vurguladı.

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği, bugün, Tarım Bakanlığı önüne giderek, basın açıklaması yaptı, bakanlığa hayvancıların yaşadığı sıkıntılarla ilgili “muhtıra” verdi ve acil çözüm istedi.

Birlik üyeleri basın açıklamasının ardından Tarım Bakanı Önder Sennaroğlu tarafından da kabul edildi. “Muhtırayı” okuyup birlik üyelerini toplantı salonunda kabul eden Sennaroğlu, ülkede büyük bir kuraklık felaketiyle karşı karşıya olduklarını, üreticilerin yaşadığı tüm sıkıntıları iyi bildiğini, ancak bu sıkıntıların tamamıyla aşılmasının mümkün olmadığına işaret etti ve “bu kötü yıl el ele verirsek atlatılabilir” dedi.

Sennaroğlu, ülkede kuraklıktan dolayı yaşanan felaket ortamının üreticilerle, tarım sektörü ile birlikte tüm ülkeyi etkilediğine dikkat çekerek, bakanlığın, tarım sektörünün bu kötü yılı en asgari zararla atlatabilmesi için yaptığı çalışmalar ve verdiği desteklere işaret etti.

Hükümetin balya ve arpaya destek verdiğini, üreticiye bu yıl için balyada 5,4 milyon TL, arpada da 5 milyon TL devlet desteği verildiğine dikkat çeken Sennaroğlu, “Hükümet hiçbir şey yapmadı” demenin doğru olmadığını, sıkıntıların en asgariye indirilmesi için çalışmaların yapıldığını, küçükbaşa doğrudan gelir desteği verildiğini, borçların yüzde ellisinin bir yıl ertelendiğini, sıfır faizli kredi imkanı sunulduğunu anlattı.

Sennaroğlu, üreticiyi rahatlatmak için ellerinden geleni yaptıklarını, tüm sıkıntıları giderecekleri gibi bir iddialarının bulunmadığını ancak bu kötü yılın üreticilerle el ele verilip atlatılabileceğine vurgu yaptı.

İthal süte artık izin verilmeyeceğini de söyleyen Sennaroğlu, üreticinin ürettiğini satabilmesi için ellerinden geleni yapacaklarını dile getirdi.

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları da, bakanlık önündeki basın açıklaması ve bakan Sennaroğlu ile gerçekleştirdiği görüşmede yaptığı konuşmalarda, tarım sektörü ve hayvancının kuraklık ile vergi artışlarından dolayı yaşadığı sıkıntılara değinerek, bakanlığın bu sıkıntılara karşı sadece “çalışıyoruz” dediğini, ancak “sınıfta kaldığını” savundu.

Naimoğulları, üreticinin, çiğ süte ve diğer alanlara konan vergi artışlarından dolayı sıkıntı yaşadığını, kuraklık zararının ödenmemesinden dolayı sıkıntı yaşadığını, Gelir ve Vergi Yasası değişikliği nedeniyle mağdur edildiğini anlatarak, Tarım Bakanlığı’nın adını “Ticaret Bakanlığı” olarak değiştirdiğini söyledi.

Süt ve süt ürünlerine verilen ithalat izinlerini de eleştiren Naimoğulları, ülkede üretimi bulunan süt ve süt ürünlerine izin verilmesinin doğru olmadığını, bu izinleri vermesi için bir komisyon kurulması gerektiğini ve bu komisyonda kendilerinin de yer alması gerektiğini kaydetti.

Naimoğulları, tek dertlerinin ekmek ve gelecek olduğunu ifade ederek, bakanlığın, üreticinin bittikten sonra kaynak yaratmasının bir işe yaramayacağını, bu yüzden üreticinin sıkıntılarının hızlı bir şekilde giderilmesi gerektiğini söyledi.

Doğru işler yapan ve adımlar atan bakanlığın her zaman yanında olacaklarını, doğru olan için her türlü kavgayı vermeye hazır olduklarını belirten Naimoğulları, son uyarı olarak bu muhtırayı verdiklerini, bundan sonraki süreçte iyi niyet, diyalog ve yardımlaşma değil, daha ağır eleştiri ve eylemlerin söz konusu olacağını vurguladı.

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin Gıda, Tarım ve Enerji Bakanlığı’na sunduğu muhtıra özetle şunları içeriyor:

“Küçükbaş hayvancılara önermiş olduğunuz koyun başı 50 kg hibe arpa desteğinin hayata geçmesini sağlamanız gerekir. Yoksa büyük çapta hayvan açlıktan ölecektir.

Kaba otun son ihale fiyatlarının da göze alındığında fiyatının aşağıya çekilmesini, ayrıca ödeme vadesinin 6 aya çıkarılmasını talep etmekteyiz. Üreticinin 2 ayda balyayı ödeme durumu kalmamıştır.

Özellikle ödenen 52 TL koyun başı desteğinin bir kısmı borçlara kesildikten sonra birçok üretici bu kurak senede mağdur olmuş ve çıkmaz içine girmiştir. Acilen bu üreticilere sizin verdiğiniz sözü yerine getirerek kesilen paralarını iade edip borçlarını bir yıl sonraya erteleyiniz.

4 Temmuz tarihinde meclisten geçirilen yasanın uygulanmasına şiddetle her türlü tepkiyi koyacağız. Böyle bir kurak senede stopaj vergisini tarıma 20 kat, hayvancının sütüne 2 kat, sulu tarıma 2 kat artırarak tek taraflı olarak üreticinin mağdur edilmesi kabul edilemez bir durumdur.

Bunun yanında askeri ücret seviyesinde geliri olan ve daha önce vergiden muaf olan orta ve küçük ölçekli hayvancıyı da bu yasayla vergiye tabii tutmanız çok yanlış bir olaydır. Bu kararın değiştirilmesi için çaba sarf etmeniz gerekir.

TÜK’e almış olduğunuz kuzuların ödemesini bu hafta içinde yapmanız hayvancıya nefes aldıracaktır.

Tarım Bakanlığı’nın vereceği her türlü ithal süt ve et ürünleri izinlerinin bizlerinde içinde bulunacağı bir komisyon kurulmadan yapılmaması gerekir.

Uzun vadeli , sıfır faizli kredi imkanlarının yaratılması için çaba sarfetmeniz üreticinin yemini ve balyasını almasına yardımcı olacaktır.

Hayvan hastalıkları hayvancıyı bitirmiştir. Bu konuda kaynak yok deyip sesiz kalmak çare ve çözüm değildir. Tarım sigortasının fon kaynaklarını özellikle korkmadan ülkeye gelen ithal süt ve et ürünlerine koyacağınız yüksek fonlarla destekleyip bu hastalıkların üzerine ciddi şekilde gidebiliriz.

Bu sıkıntılar acilen çözülmeli ve üreticinin nefes alması sağlanmalıdır. Hayvancılar Birliği her zaman dayanışma içinde olmuş ve zor günlerde birlikte hareket etmeyi de iyi bilmektedir.

Bu yüzden bundan sonraki süreç bundan önceki gibi olmayacağını her kesin bilmesi gerekir. Bizler ekmeğimizin ve geleceğimizin peşindeyiz.” 
Editör: TE Bilisim