Cumhurbaşkanı ve bağımsız cumhurbaşkanı adayı Dr. Derviş Eroğlu,
“Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın Kıbrıs’taki garanti sistemine yönelik
saldırısının RumYunan
zihniyetinin eskisi gibi devam ettiğini gösterdiğini” vurguladı.
Eroğlu, “ Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin olası bir antlaşmada
da devam etmesi bizim için olmzsa olmazdır dedi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu dün akşam Lefkoşa Surlariçi bölgesinde ziyaretlerde
bulunarak bölge sakinlerine cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Kıbrıs konusu hakkında
bilgi verdi.
Eroğlu’na ziyaretleri esnasında Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı, DPUG Genel
Sekreteri ve Milletvekili Hasan Taçoy, UBP Lefkoşa İlçe Başkanı ve Milletvekili Faiz
Sucuoğlu, UBP Lefkoşa Milletvekilleri Tahsin Ertuğruloğlu, Ersin Tatar ve Zorlu Töre
ile bazı örgüt başkanları eşlik etti.
Kalabalık bir dinleyici topluluğu tarafından karşılanan Eroğlu’nun sözleri sık
sık alkışlar ve tezahüratlarla kesildi.
5 yıllık cumhurbaşkanlığına atıfta bulunarak zamanın çabuk geçtiğini ifade
eden Eroğlu, Kıbrıs sorununun Rum tarafı ve onu destekleyen Yunanistan’ın tavırları
nedeniyle bitmediğini söyledi.
Yunanistan Başbakanlığına yeni seçilen Alexis Tsipras’ın Kıbrıs’a geldiğini ve
Rum lider Anastasiadis ile basın toplantısı yaptığını anımsatan Eroğlu “bir cümlesi çok
önemliydi. Türkiye ile Yunanistan’ın ilişkileri Kıbrıs’tan geçer demiştir. Türkiye’nin
etkin ve fiili garantisini içeren mevcut garanti sitemine ise karşı çıkmıştır.” diye
konuştu.
Kıbrıs sorununun 50 yıllık bir mesele olduğuna dikkat çeken Derviş Eroğlu,
Kıbrıs Türk liderliğinde gelmiş geçmiş tüm müzakerecilerin iyi niyetine rağmen bir
anlaşmaya varılamadığını söyledi.
BM Genel Sekreterlerinin bulmuş olduğu tüm çözüm belgelerini Rum tarafının
reddettiğini anlatan Eroğlu “sürekli reddediyorlar ama masada yine oturmaya devam
ediyoruz” dedi.
Eroğlu şöyle devam etti:
“YUNANİSTAN İLE GÜNEY’İN KIBRIS POLİTİKASI HER ZAMAN
BELLİDİR”
“Biz Kıbrıs’ta yaşayabileceğine inandığımız bir anlaşma arayışı içindeyiz.
Yaşayabilmesi için bir kere 1974 öncesinde dönüş olmayacak. 1974 öncesinde
yaşadıklarımızı bize yaşatmayacak. Bugün var olan gerçekleri dikkate alan,
Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinde ve vatandaşlarımız hakkında kimsenin yorum
yapmayacağı bir anlaşma arayışı içindeyiz. Yunanistan’da yeni bir seçim oldu ve aşırı
sol bir parti seçim kazandı. Ortağına baktığınız zaman da aşırı sağ. Savunma Bakanı
olan ortağının başkanı, geçtiğimiz günlerde Kardak kayalıklarına giderek zamanında
orada ölen Yunan askerleri için denize çelenk attı. Dışişleri Bakanları ise Putin’in
dostu. Yani her tarafa mesajlar vermeye çalışıyorlar. Kendileri de AB’ye sıcak
bakmayan, Almanya düşmanı bir parti. Yunanistan da darbelere alışkın bir ülke. Bizim
temennimiz darbeyle görevden gitmeleri değil, dünyayla barışık politikaları ortaya
koymaları ve Türk düşmanlığı değil Türk dostu politikalarla hareket etmeleri gerekir.
Yunanistan’da ister sağcısı ister solcusu gelsin, Kıbrıs politikaları değişmez. Biz yeter
ki ne istediğimizi bilelim. Anavatan ile işbirliği içerisinde olalım. Türkiye’nin etkin ve
fiili garantisi olmadan barışı sağlamanın mümkün olmadığını düşünelim ve ona göre
hareket edelim. Bizim için Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi olmazsa olmazdır.”
2010 seçimlerinde 2 adayın yarıştığını, şimdi ise 6 adaylı bir seçime gidildiğine
işaret eden Cumhurbaşkanı Eroğlu, “2 aday bağımsız. Görevde ve Cumhurbaşkanı
pozisyonunda olduğum için ben de bağımsız aday olarak yarışa girdim. Barış ateşiyle
yanan bir partinin adayı olmakla onur duyduğunu belirten bir Sibel hanım var. Ben
isim kullanmam ama hani bazen sanki kendisi CTP’nin dışındaymış gibi konuşma
yapıyor. Oysa kendisi de CTP’nin , Sayın Yorhancıoğlu’nun adayıdır” dedi.
Barış yapmanın sadece CTP’nin tapusunda olmadığına vurgu yapan Derviş
Eroğlu, “Kıbrıs’ta barış vardır.Eksik olan anlaşmadır” dedi.
KKTC’nin yaşayabileceğine inandığı bir anlaşma arayışı içinde olduğunu
yineleyen Eroğlu, halkın şu an özgür bir ortamda yaşadığının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu konuşmasına şu şekilde devam etti:
“BİR BAYAN DİYOR Kİ ÖZGÜRLÜĞE KAVUŞACAKMIŞIZ”
“Bir bayan diyor ki, seçildiği taktirde gençler özgürlüğüne kavuşacakmış.
İkincisi, temiz toplum ve siyaset olacakmış. Dış dünyada itibarını yitiren Kıbrıs Türk
halkı kendisiyle birlikte itibar kazanacakmış. Biz çok şükür itibarlıyız. İtibarımız da,
özgürlüğümüz de yerindedir. 1974’ün yarattığı coğrafyada kurduğumuz KKTC çatısı
altında huzur ve güven içerisinde özgürce hareket etmenin tadını alıyoruz.”
“KKTC MASADAKİ GÜCÜMDÜR”
Geçmişi yaşayanlardan biri olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu,
Türkiye’nin 1974’teki müdahalesinin hata olarak değerlendirenlerin de olduğunu
belirtti.
KKTC ilanının da hata olduğunu söyleyenlerin bulunduğunu da ifade eden
Eroğlu “KKTC’nin kuruluşuna evet demelerinin bir tek nedeni vardı o da o mecliste
oturmak içindi. Çünkü 14 Kasım akşamı rahmetlik Denktaş, bağımsızlık bildirisini
imzalamayanlar zannetmesin ki KKTC çatısı altında oturacak demişti. Sabah gelip
imza verdiler ama tarih bir gün hangi şartlar altında imzaladığımızı elbet yazacaktır
dediler” diye konuştu.
KKTC’nin varlığının müzakere masasındaki gücü olduğunu söyleyen Eroğlu,
KKTC olmasaydı toplum lideri olarak masada azınlık haklarını kabul etmek zorunda
kalacağını belirtti.



Editör: TE Bilisim