Dünya Basın Konseyleri (WAPC) Yönetim Kurulu Toplantısı’nın açılışına Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ve Türkiye Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay da katıldı.

Ertuğruloğlu, Acapulco Hotel’de yer alan açılışta yaptığı konuşmada, on yıllarca ambargolara maruz kalmış Kıbrıs Türklerine yönelik gösterilen açık kalplilikten dolayı WAPC’ye teşekkür etti ve WAPC’nin bir Kıbrıslı Türk sivil toplum örgütünü üye yapan ilk uluslararası kuruluşlardan biri olduğunun altını çizdi.

Kıbrıs meselesiyle ilgili olarak Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs Rum Liderinin anlaşmaz tutumundan dolayı New Yokt’ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri ile KKTC Cumhurbaşkanı arasında yer alan toplantıdan bir takvim, Kıbrıs sorununa 2016’da çözüm bulmak için gerekli olan 5’li görüşmeyi de içeren bir yol haritası çıkmadığına dikkat çekti.

Ertuğruloğlu, “50 yılı kapsayan müzakerelerin sonunda, 2016’da da bir çözüme ulaşılamadığı takdirde iki taraf arasında devam eden mevcut sürecin sona ereceği bilinen bir gerçektir” dedi.

Kıbrıslı Türklerin geçmişte Kıbrıslı Rumlar tarafından uğratıldığı mağduriyetler sonrasında 1983’te kurduğu KKTC’de demokrasisi ve ekonomisinin güçlenmesi için çalıştığını kaydeden Ertuğruloğlu, KKTC’de yer alan seçimlerin de adil yapıldığının Özgürlük Evi raporunda da belirtildiğine işaret etti.

Kıbrıs Türk tarafında düşünce ve basın özgürlüğünün anayasa ile koruma altında olduğunu kaydeden Ertuğruloğlu, ülkedeki medya kuruluşları hakkında da bilgi veridi.

21’inci yüzyılda basının dünyada bazı bölgelerde erişiminin güçlenmesinin kaygı verici olduğunu kaydeden Ertuğruloğlu, basın özgürlüğünün gelişmesi çalışmalarında Kıbrıslı Türklere de yardımcı olması fırsatının kendilerine de tanınmasından dolayı memnun olduğunu söyledi.

Ertuğruloğlu, böyle bir etkinliği KKTC’de düzenlenmesinden dolayı WACP yetkililerine teşekkür etti.

AKER

Kıbrıs Türk Basın Konseyi Başkanı ve Dünya Basın Konseyleri Birliği(WAPC) Başkan Yardımcısı Şule Aker, basın mensuplarının çok zor şartlarda görev yapmakta olduğunu, basın mensuplarının görevlerinde karşılaştıkları sıkıntıları mümkün olduğunca ortadan kaldırmanın konseyin görevleri arasında yer aldığını söyledi.

Konuşmasında dünyada basının tekelleşmesinin arz ettiği tehlikelere değinen Aker, basının tekelleşmesinin insanların görüşünü topluca kaydırma gücünü sunduğunu kaydetti.

MUKAJANGA

WAPC Başkanı Kajubi Mukajanga, tarafsız ve bağımsız medyanın demokrasinin temeli olduğunu, WAPC’nin güçlü şirketlere değil insanlara karşı sorumluluk duyan bir medya için çalıştığını ifade etti.

Kıbrıslı Türklerin uluslararası toplumda hak ettiği yeri almasını da görmek istediklerini ifade eden Mukajanga, bu ziyaretlerinin Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakereler hakkında bilgi edinmek ve kendi ülkelerinde Kıbrıs süreciyle ilgili yanlış bilinenleri düzeltme açısından da önemi olduğunu söyledi.

SHRESHT

WAPC Başkan Yardımcısı Kishor Shresht, dünya genelinde insanların dini olsun, etnik olsun bölünmeye doğru gittiğini, basın mensuplarının da bu çerçevede kurban olduğunu, saldırıya maruz kaldığını ve öldürüldüğünü kaydetti.

Shresht konuşmasında Nepal’de de basın alanında yaşanan sıkıntıları anlattı.

CONEBEARE

WAPC Genel Sekreteri Chris Conebeare, medyanın 4-5 şirketin elinde olduğunu, bu grupların kendi gündemlerini oluşturduğunu, ancak basının insanlara karşı sorumlu olması gerektiğini, insanların sesi olması gerektiğini belirtti.

Basının tarafsızlığının önemine vurgu yapan Conebeare, basının, kuruluşlara karşı sorumlu olmaması gerektiğini belirtti.

EKŞİ

Eski WAPC Başkanı Oktay Ekşi ise, medya kuruluşlarının bulundukları ülkeye yönelik haber sunulduğu dönemin geride kaldığını, güçlü basın kuruluşlarının pek çok ülkeyi birden yönlendirebildiği bir döneme geçildiğini, bunun da insanların düşüncelerinin dünyanın büyük medya kuruluşları tarafından şekillendirmesini getirdiğini kaydetti.

Ekşi, bu durumun değiştirilmesinin dünyada barışın korunması adına önemli olduğunu belirtti.
Editör: TE Bilisim