Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektör Vekili Prof. Dr. Necdet Osam, üniversite sayısını artırılarak hiçbir yere varılamayacağını, sadece mevcut üniversitelerin sıkıntıya sokulacağını söyledi. Osam, “1970 yılında İngiltere’de yaşanan üniversiteler çöplüğü yolunda biz de büyük adımlarla ilerlemekteyiz” dedi.

Öğrenci sayısındaki artışın ekonomiye katkı koyduğunu ancak sosyal sıkıntıları da beraberinde getirdiğini kaydeden Osam, “Ülkedeki öğretim üyeleri konusunda niteliksel ve niceliksel sıkıntıları var.. Öğrencilerin sağlık sorunları hat safhadadır. Bu memlekete taşıdıkları hastalıkları birilerinin düşünmesi ve yazması lazımdır. ‘Üniversite açalım, öğrenci gelsin’ demekle olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Osam bugün Lefkoşa Golden Tulip Otel’de düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında birçok konuda bilgi verdi. Tanıtım çalışmaları, akademik işler, öğrenci işleri, mali işler, mahkeme ve davalar, teknik işler, insan kaynakları, rektörlüğün çalışmaları gibi başlıklar altında değerlendirmelerde bulunan ve veriler paylaşan Necdet Osam, KKTC’deki üniversitelerin durumu hakkında da değerlendirmeler yaptı.

Toplantıda Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Sözen, Prof. Dr. Hıfsiye Pulhan, Prof. Dr. Salih Katırcıoğlu, DAÜ İstatistik ve Bilgi İşlem Şube Amiri Kazım Hakverdi, Halkla İlişkiler ve Basın Müdürü Murat Aktuğralı ve üniversite avukatı Olcayto Seyis hazır bulundu.

“DAÜ, KIBRIS’TA İLK SIRADA”

Necdet Osam, DAÜ’nün uluslararası kalite göstergesi bakımından Kıbrıs genelindeki üniversiteler arasında ilk sırada yer aldığını kaydetti.

“Bu ada bizim önümüzde hiçbir üniversite yok” diyen Osam, “Amiral gemisiyiz, amiral gemisi olmaya, diğer küçük gemileri etrafımızda götürmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Dünyada 25 bin üniversite olduğunu kaydeden Necdet Osam, “Dünyadaki üniversitelerin görünürlüğünde 745’inci sıradayız. Adada, dünyadaki ilk 2 bin üniversite içinde bulunan tek üniversiteyiz” dedi.

DAÜ’nün bazı yüksek lisans programlarının dünyada 6’ncı sırada yer aldığını da vurgulayan Osam, “Sanırım bunlar amiral gemisinin Gazimağusa Limanı’nda olduğunu gösterir. Bu gemiyi götürenler bizleriz. Hangi yasayla? 1986 yılında çıkarılan yasayla…” ifadesine yer verdi.

“DAÜ’DE DURUM OLUMLUDUR”

Osam, “Biz üniversiteyi bu noktaya getirirken bize bir yerden vahiy mi geldi? Yoksa DAÜ ile ilgili hazırlanan yeni yasanın maddeleriyle gizlice bir şey mi yaptık da bu göstergeler ortaya çıktı…? Hayır” şeklinde konuştu.

Necdet Osam, “Bu yönetimle ilgili bir yıl içinde 2 cilt almanak düzenlendi. Bunu üzülerek söylüyorum ama bunun içerisinde bir tane güzel söz yok. Sonuç itibarıyla DAÜ’deki durum olumludur. Biz birbirimize değer vermek durumundayız” dedi.

“ÜNİVERSİTELER ÇÖPLÜĞÜ YOLUNDA”

Üniversite sayısını artırarak hiçbir yere varılamayacağını, sadece mevcut üniversitelerin sıkıntıya sokulacağını savunan Osam, KKTC’deki üniversite anlayışında yanlış bir gidişat olduğunu kaydetti.

Osam, “1970 yılında İngiltere’de yaşanan üniversiteler çöplüğü yolunda biz de büyük adımlarla ilerlemekteyiz” dedi.

“BENİM 30 BİN ÖĞRENCİM VAR, SENİN 10 BİN ÖĞRENCİN VAR TARTIŞMALARDAN KURTULALIM”

Üniversitelerin, üniversite yöneticilerinin ve devleti yönetenlerin nitelik ağırlıklı düşünceye ulaşması gerektiğini kaydeden Necdet Osam şöyle devam etti:

“Adada 14 üniversite var, eminim 15 tanesi daha beklemektedir. Sürdürülebilir olma konusunda dikkatli davranmak zorundayız. . Sürdürülebilir bir üniversite yaratmak bizim ekibimizin sapmaz hedefi ve temel gayesidir. Biz de bu konuda ödün vermeyeceğiz. Büyüklük kavramında da vazgeçelim. Öğrenci sayıları konusundaki ‘benim 30 bin öğrencin var, senin 10 bin öğrencin var’ tartışmalardan kurtulalım. Bu anlamsızdır. Bunların hiçbir bilimsel verisi yoktur.”

“ÖĞRENCİLERİN SAĞLIK SORUNLARI HAT SAFHADADIR”

Öğrenci sayısındaki artışın ekonomiye katkı koyduğunu ancak sosyal sıkıntıların da KKTC’ye taşındığını ifade eden Osam, şunu ekledi:

“Ülkedeki öğretim üyeleri konusunda niteliksel ve niceliksel sıkıntıları var. Öğretim üyelerinin yükseltilmesi konusunda ciddi sorunlar var. Kalite göstergeleri olmadan alt yapı çalışmaları yapılmaktadır. Üniversitelerde böyle bir şey olamaz. ‘Bu programı açayım da hoca arkadan gelir demek’ yanıltmacadır. Öğrenci sayısındaki artış ekonomiye destek veriyor. Doğrudur ama sosyal sıkıntılar ekonomik boyutun ötesinde. Mesela insan kaçakçılığı konusu var…bunu yapanlar var. Biz DAÜ olarak bu konuda çok hassas davranıyoruz. Öğrencilerin sağlık sorunları hat safhadadır. Bu memlekete taşıdıkları hastalıkları birilerinin düşünmesi ve yazması lazımdır. ‘Üniversite açalım, öğrenci gelsin’ demekle olmaz.”

Osam, KKTC’nin eğitim ve turizm olmak üzere 2 alanda gelişme gösterdiğini ancak bu gelişmelerin çarpık olduğunu ifade etti.

“DAÜ KÜÇÜLDÜ HABERLERİ SPEKÜLATİFTİR”

Basın toplantısında DAÜ ile tanıtım faaliyetlerine değinen Osam, 106 farklı ülkeden öğrenci getirildiğini söyledi.

Osam, “Öğrenci akışında azalma var, DAÜ küçüldü haberleri spekülatiftir” dedi,

“BİLİMSEL YAYINLARIN YÜZDE 75’İ DAÜ’DEN”

Akademik işler konusunda da bilgi veren Osam, 30 öğretim görevlisinin son bir yılda yükseltildiğini ifade ederek, “Aynı dönemde 353 yüksek lisans tezi, 36 doktora tezi tamamlandı. Bilimsel dergilerde toplam 438 makale yayınlandı. 257 öğretim üyemize yayın teşvik ödülü olarak 117 bin Dolar takdim edildi” dedi.

“8 PROGRAMA AKREDİTASYON”

19 üniversiteyle işbirliği anlaşması imzaladıklarını, bu ay sonundan başlamak üzere Belçika, Fransa ve ABD’de bulunan 3 üniversite ile işbirliği anlaşması imzalayacaklarını kaydeden Osam, “1 0cak 2015 tarihinden bugüne kadar toplam 8 adet akreditasyon çalışması başarıyla sonuçlandı. Şu ana kadar eğitimin akademik kalitesinde yükselme var, gerileme yok” dedi.

Lisansüstü çalışmalar konusunda da bilgi veren Necdet Osam, “Ocak 2015- Ocak 2016 tarihleri arasında 353 adet yüksek lisans tezi 36 adet de doktora tezi tamamlandı. 320 öğretim üyesine teşvik ödülü olarak 200 bin dolar verildi. Araştırma ve eğitim için kütüphaneye yapılan verisel yatırım ise yaklaşık 3 milyon dolara ulaştı” dedi.

Necdet Osam, “Bilimsel yayınların yüzde 75’i DAÜ’den” ifadesine de yer verdi.

DAÜ’DEKİ ÖĞRENCİ SAYISI 19 BİN 730

Osam, DAÜ’de 3 bin 141 KKTC, 8 bin 524 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ile 8 bin 65 yabancı öğrenci bulunduğunu; üniversitedeki toplam öğrenci sayısının 19 bin 730 olduğunu söyledi.

Üniversitenin mali yapısına da değinen Osam, “Devlet katkısı olarak bu yıl bütçemize mahsuplaşmak üzere 20 milyon TL tahsis edildi. Bütçemizin miktarı ise 409 milyon TL olarak hesaplandı” dedi.

Sıkı mali disiplin içinde olduklarını da vurgulayan Osam, “Üniversitenin maliyesine yüzde 31.43 kaynak aktı. Bu rakam son derece önemli. DAÜ, 2016 Eylül ayını son 15 yılda ilk kez artı değerde kapatacak” dedi.

Personelin hem maaşının hem de 13’üncü maaşının geçtiğimiz Aralık ayında ödendiğini de belirten Osam, DAÜ-SEN ve DAÜ-BİRSEN ile diyalog ve olabilirlik çerçevesinde toplu iş sözleşmesini imzaladıklarını söyledi.

“REKTÖRLÜĞE ADAY OLACAĞIM. HUZUR SAĞLAYICI İYİ BİR EKİBİZ. BUNU BAŞARIYLA GÖTÜRÜYORUZ”

Geçmiş dönemde döner sermaye personelinde özlük haklarında yasaya bağlı olmadan bundığını savunan Osam, çalışanlara geriye dönük özlük hakları konusundaki ödemenin önümüzdeki ay yapılacağını açıkladı. Osam, “Bu insanlara verilen ödül değil, ceplerinden alınan paralardır” dedi.

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Osam, bir soru üzerine “Rektörlüğe aday olacağım. Huzur sağlayıcı iyi bir ekibiz bunu başarıyla götürüyoruz” dedi.

Yine bir soru üzerine öğrenciler demokratik hakların tüme sahip olduğunu söyleyen Necdet Osam, “DAÜ’de hiçbir öğretim görevlisi öğrencisini rencide edecek duruma giremez” ifadesine yer verdi.

“ONUR KIRICI VE YARALAYICI HABERLER”

DAÜ’de özel bir yurtta işlenen cinayetle ilgili soruyu da yanıtlayan Osam, gazetelerin bu haberle ilgili “DAÜ’de cinayet başlığı” kullanmasını eleştirerek, “Bu başlık onur kırıcı ve yaralayıcı” dedi.

Bu yöndeki haberleri kırgınlık ve kızgınlıkla karşıladığını dile getiren Osam, “Bu cinayet Mağusa’daki bir evde de olabilirdi” şeklinde konuştu.

Yurt dışından DAÜ konusunda araştırılma yapıldığında, ilk görülenin bu haberler olduğunu kaydeden Osam, cinayetin iki kişi arasında yaşanan münferit bir olay olduğuna işaret ederek, üzüntüsünü yineledi.

Osam, “Bu cinayetin hesabını verebilecek durumda hiç kimse yoktur. Hesap kimin hesabıdır biliyor musunuz? O cinayeti işleyen çocuğun Allah ile kendi arasında kalan bir hesaplaşma var” dedi. 
Editör: TE Bilisim