CTP Basın Bürosundan verilen bilgiye göre, Strazburg’ta, AKPA Siyasi İşler ve Demokrasi Komitesi’nde “Doğu Akdeniz’de Barış ve İstikrarın Korunması” başlıklı raporun ele alındığı oturumda konuşma yapan Candan, Doğu Akdeniz’de barış ve istikrar için Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar ile Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilerin önemine vurgu yaptı.

Şu anki siyasi durumun işbirliği ortamı oluşturulmasına katkı koymadığını, 2017’deki Crans-Montana konferansından bu yana müzakerelerin donduğunu anlatan Candan, Kıbrıs’taki mevcut durumun ne Kıbrıs adasında ne de bölgedeki diğer sorunların aşılmasına yardımcı olduğunu kaydetti.

Candan, kapsamlı çözüm müzakerelerinin duraksamasının, Kıbrıs’taki iki taraf ve Doğu Akdeniz’deki paydaşların ortak çıkar ve kaygılarının bulunduğu alanlarda işbirliği yapılması yönünde bir engel oluşturmaması gerektiğini, özellikle Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon konusunda işbirliği yapılması gerekliliğinin altını çizdi. Candan, Kıbrıslı Türklerin de Ada etrafındaki doğal kaynaklar üzerinde eşit hak ve söz sahibi olduğunu hatırlatarak, bu çerçevede Kıbrıs Türk tarafının yapmış olduğu öneriler bulunduğunu ifade etti.

Candan, ayrıca, Doğu Akdeniz’deki tüm paydaşların katılacağı ve Kıbrıslı Türklerin de dahil olacağı bir bölgesel konferans gerçekleştirilmesi önerisini de desteklediğini belirtti. Candan, yakın zamanda Lübnan ve İsrail arasında imzalanan deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmasına atıfta bulunarak, söz konusu anlaşmanın karmaşık siyasi durumlarda bile işbirliği yapabilmek için mekanizmaların oluşturulabileceğini gösterdiğini ifade etti.

Boğazköy-Dikmen ana yolundaki kazada alkollü sürücü yoldan çıktı… Boğazköy-Dikmen ana yolundaki kazada alkollü sürücü yoldan çıktı…

Candan, EuroAsia Enterkonnekte projesi ve AB’nin desteklediği Kıbrıs’taki ara bölgede bir güneş enerjisi santrali kurulması gibi hususların Doğu Akdeniz’de barış ve güvenliğe katkı sağlayacak şekilde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Doğu Akdeniz’de bulunan ülkeler için ortak bir konunun da düzensiz göç sorunu olduğunu kaydeden Candan, bu hususta da ortak adımlar atılması gerektiğini, ancak bu şekilde sorunların üstesinden gelinebileceğini söyledi.

Candan devamla, bölge sorunlarının aşılmasında sivil toplumun da önemli bir rol oynayabileceğini, bu çerçevede Yunan-Türk Forum’unun çalışmalarını önemsediğini ve söz konusu Forum temsilcilerinin AKPA Siyasi İşler ve Demokrasi Komitesi toplantısına davet edilmesinin faydalı olabileceğini düşündüğünü belirtti. Kıbrıs konusunda ise mevcut durumun sürdürülemez olduğunun altını çizen Armağan Candan, Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın sağlanmasının önündeki başlıca sorunlardan birinin Kıbrıs konusu olduğunu, Kıbrıs’ta iki eşit taraf bulunduğunu ve tüm konular ele alınırken Kıbrıslı Türklerin siyasi eşitliğine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Candan Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümünün bölgedeki gerilimin azalmasına büyük katkı sağlayacağını kaydetti. Candan son olarak “Doğu Akdeniz’de Barış ve İstikrarın korunması” başlıklı rapor çalışmaları kapsamında raportörün hazırladığı memorandumda yer alan, AKPA bünyesinde oluşturulacak ve tüm paydaşlarla birlikte Kıbrıslı Türklerin de içinde yer alacağı bir forum oluşturulması fikrini de desteklediğini ifade etti.

Editör: Haber Merkezi