KKTC’nin COVİD-19 sınavı Mart ayı başlarında Almanya'dan gelen 65 yaşındaki bir kadın turistle birlikte resmen başladı.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerini hazırlıksız yakalayan ve çok ağır bedeller ödeten COVİD-19’un  KKTC’yi teğet geçmesi beklenemezdi.

Sağlık sistemindeki yetersizlikleri bilen KKTC yönetimi elinden geldiğince işi sıkı tuttu. Mücadele sırasında her şey dört dörtlük olmasa da ‘yiğidi öldür hakkını yeme’ denebilecek gayretler de görüldü.

KKTC dünyada ölüm vakası görülmeden sokağa çıkma yasağı ilan eden ilk ülke oldu.

Dünyadaki birçok ülkeden daha önce hareket eden KKTC, Türkiye basınına göre şimdiden mutlu sona ulaştı. Tam bir haftadır ülkemizde yeni vaka görülmüyor.

Hükümet ile Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı arasında bir panik havasında başlayan sürecin ilk günlerine Akıncı’nın  ‘OHAL’ çağrısı damga vurdu.

Hükümet OHAL söylemlerine sıcak bakmadı ama OHAL benzeri tedbirleri hemen devreye koydu.

Süreci bulandıran diğer bir gelişme de çok başlılık oldu. Hükümetin ayrı Cumhurbaşkanının ayrı bilim kurulları kafalarda karışıklığa yol açtı. Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle Cumhurbaşkanı Akıncı mücadele sürecinin dışında kalmak istemedi.

Kamuoyunda özellikle iletişim konusundaki başarısızlığı ile yoğun eleştirilere maruz kalan Sağlık Bakanı Ali Pilli süreç içerisinde siyasi polemiklerin içerisine girmedi.Kendine yapılan acımasız eleştirilere rağmen sadece görevini yaptı.

Dünyanın tanımadığı KKTC, Avrupalı konuklarını kendi hastanelerinde tedavi etti ve ülkelerine gönderdi.

Yurt dışında yaşayan vatandaşlarını KKTC’ye getirdi karantinaya aldı. Hatta konaklama koşullarıyla ilgili yastık kılıfından havlusuna en küçük detaylarla bile ilgilenmek üzere Başbakan Yardımcısı yerinde incelemelerde bulundu.

Kıbrıs Türk halkı da büyük ölçüde izolasyon kurallarına uydu ve evinde kaldı. Birçok işyeri ekonomik sıkıntılara rağmen ‘önce sağlık’ dedi ve sabretti.

Ezelden var olan ekonomik sıkıntılar ve endişeler salgın sırasında zirve yaptı. Hükümet ağır aksak da olsa kıt kaynakla özellikle özel sektör çalışanlarının yardımına yetişmeye çalıştı.

Halk dayanışma içine girdi. Geçim sıkıntısı yaşayanlar için yardımlaşmalar başladı. Varlıklı işadamlarından ilaç temini için kendi uçağı ile yola çıkandan çok pahalı ilaçları ülkeye getirenler oldu.

Bazı özel hastaneler acil servis kapılarını halka ücretsiz açtı. Sağlık çalışanlarımız gecesini gündüz e kattı hayati tehlikeye rağmen elinden gelenin fazlasını yaptı.

Polisi, Askeri, Sivil Savunması COVİD-9 ile mücadelede elinden ne geliyorsa yaptı. Basın emekçileri halkı habersiz bırakmadı.

Sonuç olarak KKTC’nin birçok olumsuzluğa, eksikliklere ve yöneticilere eleştirilere rağmen çoğu gelişmiş ülkeden daha hızlı hareket ettiği ve neredeyse 1 ay gibi sürede vaka sayısında sıfırları gördüğü gerçeği karşımızda duruyor.

Editör: TE Bilisim