Çelik,"KKTC Cumhurbaşkanlığında geçmiş dönemde duyduğumuz Türkiye'yi, Kıbrıs davasını, Kıbrıs Türkü'nü inciten mesajların siyasi dönemi kapanmış oldu." ifadelerini kullandı.

Çelik şöyle konuştu:

"KKTC'de seçimler oldu ve KKTC'de Sn. Tatar cumhurbaşkanı seçildi. Sn. Tatar'ın ifade ettiği sözler yeni ve pozitif bir dönemin işaretçisidir. KKTC Cumhurbaşkanlığında geçmiş dönemde duyduğumuz birtakım incitici mesajlar, Kıbrıs davasını ve Kıbrıs Türkü'nü inciten mesajların da dönemi böylece kapanmış oldu. Sn. Tatar'ın gerçeklere dayanan çözümlerin altını çizmesi KKTC'nin hak ve menfaatlerinin korunması açısından yeni bir döneme işaret etmektedir.

'TÜRKİYE HAKLARINI SAVUNMAKTADIR'

Şu anda Oruç Reis 25 Ekim -4 Kasım sismik araştırma icra edeceği bir bölge söz konusu. Burası Yunanistan'a 440, ülkemize ise 130 km uzaklıktadır. Uluslararası hukukun işaret ettiği gibi Türkiye hukuki temelde haklarını savunmaktadır. Yunanistan ise maksimalist tezlerin peşinden koşmaktadır. Müzakereler söz konusu oluyor zaman zaman. Sahada fiili bir durum yaratmak gibi bir tutumdan söz ederse Yunanistan, müzakere kapımız her zaman açıktır. Türkiye Cumhuriyeti bir müzakere devletidir. Ama sahada fiili bir durum ortaya koydukları zaman cevabı verilir. Esas olan ilke Atatürk’ün ifade ettiği gibi 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesidir. Türkiye ile meselelerini müzakere yoluyla çözmek isteyenler için Türk diplomatları dünyanın en yüksek müzakere deneyimine sahiptirler. Her zaman kazan-kazan formülüyle birlikte Türkiye'nin diplomasi ekolünün bölgesel ve küresel barıştan yana çok ciddi sonuçlar üretebildiği görülmektedir. Müzakereyi bir istismar aracı olarak kullananlar varsa TC'nin buradaki kararlılığı esastır."

Editör: TE Bilisim