19 yaşındaki motosiklet sürücüsü Sami Sevinç ağır yaralandı 19 yaşındaki motosiklet sürücüsü Sami Sevinç ağır yaralandı

Bakanlığın konuyla ilgili açıklamasında, Kıbrıs sorununa “siyasi eşitliği temel alan iki-toplumlu, iki-bölgeli bir federasyon” çerçevesinde çözüm bulunması yönündeki görüşe raporda yeniden yer verilmesi AB’nin adadaki gerçekleri halen görmezden geldiğinin bir göstergesi olduğuna işaret edildi.

Dışişleri Bakanlığı açıklaması şöyle devam etti:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) amacı Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin AB nezdinde itibarını mesnetsiz iddialarla zedelemektir. AP ve diğer AB kurumlarının Rum tarafının ve Yunanistan’ın kötü niyetli politikalarına alet olmaktan vazgeçmesini ümit ediyoruz. Söz konusu raporda Türkiye’ye, “Kıbrıs'ta iki-Devletli çözüm önerisinden vazgeçmesi"ne yönelik yapılan çağrı AP’nin Adadaki gerçeklerden kopuk bir değerlendirme yaptığını ifşa etmektedir. Anılan yeni politikamızın KKTC tarafından tasarlandığını ve Anavatan Türkiye Cumhuriyeti tarafından desteklendiğini tekrardan vurgulamak isteriz. Kıbrıs Türk halkını izolasyona maruz bırakan, Rum tarafına ise konfor alanı sunan statükonun başlıca sorumlularından olan AB ve kurumlarının Kıbrıs konusunda yorumda bulunmasının hiçbir ahlaki hükmü bulunmamaktadır.

Rum tarafının federasyon temelinde yürütülen müzakere süreçlerini AB üyeliğini de kullanarak akamete uğrattığı hafızalarda yerini korumaktadır. Bu çerçevede yürütülen müzakereler sona ermiş ve Kıbrıs konusunda yeni bir sayfa açılmıştır. AB, Türkiye’ye saldırmak yerine, sorunun esas kaynağı GKRY’ne Kıbrıs Türkü’nün egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsü ile iki-Devletli önerisini kabul etme yönünde telkinde bulunmalıdır.

Kıbrıs Türk halkına izolasyonların kaldırılması konusunda verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmeyen AB ve kurumlarının tek desteğimiz olan Anavatan Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve mali yardımlarını raporuna derç etmesi kabul edilemezdir. İki Devlet arasındaki ilişkileri geliştirmek sadece ve sadece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kararlarına bağlıdır. AB ve GKRY’nin bu konuda söz hakkı bulunmamaktadır.

Raporda Kapalı Maraş’a atfen yer alan asılsız iddialar da GKRY’nin bu konuda yine uluslararası kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını göstermektedir. Bu bağlamda,  Kapalı Maraş’ın KKTC toprağı olduğunu ve Kapalı Maraş ile ilgili yetkinin de KKTC hükümetine ait olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz”

Editör: Haber Merkezi