Proje olarak bugüne kadar bir benzeri yapılmayan, 1.Birinci uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu'nda sona gelindi. 6 ülkeden 41 katılımcının emekleri ile yeniden yapılan tarihi heykellerin kopyaları Yarın (20 eylül cumartesi) görücüye çıkıyor.
Şu ana kadar yapılan 100'ü aşkın heykel, Akdeniz Köyü'nde yarın saat 18.30'da sergilenecek. Sergide Nezih Başkgelen, 'Neolitik'ten Arkaik'e' konulu bir de sunum yapacak.
8 Eylül'de başlayıp 22 eylül'de sona erecek sempozyum çerçevesinde, dünyanın farklı yerlerinden gelen 41 katılımcı, Akdeniz Köyü'nde bulunan ancak; yarısı Güney Kıbrıs'ta, diğer yarısı İsveç'te olan 2000 heykelin kopyalarını yapıyor.
Bu yıl ilki gerçekleşen proje ile küçük bir kısmı yapılan heykellerin, devamı gelecek yıllarda tamamlanacak. Her yıl tekrarlanacak projenin, dünya çapında bir etki yaratması, önümüzdeki yıllar için herkesi ümitlendirdi.
Proje başkanlığını Rauf Ersenal, kuratörlüğünü Ayhatun Ateşin'in yaptığı proje, Akdeniz Köyü'de bulunan ancak orijinalleri farklı yerlerde olan 2000 heykelin kopyalarının, 10 bin yıl önce yapıldığı teknik ve pişirme yöntemi ile yeniden yapılarak, köyde kurulacak bir müzede sergilenmesi planlanıyor.
Turizm Bakanlığı başta olmak üzere, Vakıflar İdaresi, TC Yardım Heyeti, ZOOM Dergi Gurubu, Asbank, Telsim gibi kurumların sponsörlüğünde gerçekleşen proje, AKÇEV DER bünyesinde yapıldı.
TARİHÇESİ; 1929 yılı Kasım ayında, o dönemin köy papazı Prokopios tarafından kilise yakınındaki tarlasında çalışırken rastgele bulunan bir heykel parçası, yine o dönemde Kıbrıs'ta kazılar yapmak için bulunan İsveçli arkeologların (SCE) büyük bir keşif yapmasına sebep olur. Kilise yanındaki bu tarlada, yarım daire şeklinde ortaya çıkarılan tapınağın çevresinde insan boyutlarına ulaşan 2.000 heykel, yapıldıkları ilk günkü gibi el değmeden bulunmuştur. Çoğu erkek olan ve başlarında konik başlık bulunan bu heykeller tanrılara sunulmak üzere bırakıldığı düşünülmektedir. M.Ö. 750-500 yılları arasındaki tarihi yansıtan eserlerin büyük çoğunluğu, o dönemin Koloni İngiliz İdaresi izniyle İsveç'e götürülmüş ve bugün Medelhavet müzesinde sergilenmektedir, geriye kalan kısmı da Güney Lefkoşa'da bulunan Kıbrıs Müzesi’nde sergilenmekedir.
