Müşteki avukatlarından Yiğit Gökçehan Koçoğlu, otel sahibi Ahmet Bozkurt’a sorular yöneltti.
Koçoğlu, inşaat yapılırken binayı gösterdiği kişilerin işin ehli olup olmadığını sordu.
Bu soruya karşılık Ahmet Bozkurt, işin ehli insanlarla iş yaptığını belirterek, binada kendisinin müteahhitlik yapmadığını, “müteahhidim” dediyse bile enkazdan yeni çıktığında söylediklerinin farkında olmadığını belirtti.
Kıbrıslı Türk müştekilerin diğer avukatlarının sorduğu soruları da cevaplayan Ahmet Bozkurt, 35 cm tespit edilen molozların kendisine ait olmadığını, 4 binanın kendi oteli üzerine yıkıldığını, molozların onlara ait olduğunu savundu.
Ahmet Bozkurt, söylediklerinin çarpıtıldığını ileri sürerek, binasının iki ruhsatlı bir yapı olduğunu, imar barışından bir kere yararlandığını, imar barışının şahsına münhasır bir durum olmadığını kaydetti.
-“Her yer ayakta olsa ve sadece İsias yıkılsaydı bütün suçlamaları kabul ederdim”
Tutuklanmadan önce otel yıkıntılarını gördüğünü söyleyen Bozkurt, “Adıyaman’ın yüzde 90’ının yerle bir olduğunu ifade ederek, “Her yer ayakta olsa ve sadece İsias yıkılsaydı bütün suçlamaları kabul ederdim” dedi.
“Kendisinin veya ailesinden herhangi birinin belediyeye yapılmış bir bağışa katkısı olup, olmadığının” sorulması üzerine Ahmet Bozkurt, belediyeye herhangi bir katkı, bağış yapmadığını, ticari ilişkisinin olmadığını kaydetti.
Binanın beklemede olduğu 6 yıl boyunca korozyona uğramaması için kolonlarını sıvattığını belirten Bozkurt, binada, Göksu nehrinden alınmış ve yıkanmış temiz kum kullanıldığını söyledi.
Bozkurt, bir soru üzerine binanın müteahhidi olmadığını belirterek, asma katın, 1993 yılında bina inşa edilirken yapıldığını, yeni tarihli asma kat yer almıyorsa bunun belediyeye sorulması gerektiğini kaydetti.
-“Binanın yıkılması, depremin şekli ve şiddetiyle alakalı”
Binanın projeye göre yapıldığını, üst katların kolonlarının inceltildiği konusunda bir bilgisi olmadığını belirten Ahmet Bozkurt, binanın yıkılmasının, binanın sağlamlığıyla ilgisi olmadığını, depremin şekli ve şiddetiyle alakalı olduğunu savundu.
Müşteki avukatlarının sorularının ardından sanık avukatlarının sorularına geçildi. Sanık avukatları bilirkişi raporunda yer alan bazı isimleri netleştirmek amacıyla Ahmet Bozkurt’a sorular yönetti.
-İpekçioğlu’ndan Bozkurt’a soru
İsias Otel’de kızını kaybeden DAÜ Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Pervin Aksoy İpekçioğlu, müşteki sıfatıyla sanık Ahmet Bozkurt’a soru sordu.
İpekçioğlu, mahkemeden, tüm sorumluların mahkeme huzuruna gelmesini ve gözünün içine baka baka cevap vermesini talep etti.
İpekçioğlu, Bozkurt’a, otel enkazına ne zaman ve saat kaçta geldiğini sordu.
Ahmet Bozkurt ise, enkaza depremin olduğu gün saat 13.30’da geldiğini söyledi.
En üst katı neyle kapattığını soran İpekçioğlu’nu yanıtlayan Bozkurt, tavan kısmının, pervole ve ısı geçirmeyen saçla kapatıldığını kaydetti.
Enkazın üzerinde bulunan kocaman betonun ne olduğunu sorusuna karşılık ise Bozkurt, bunun beyaz beton değil, ısı yalıtımı olduğunu kaydetti.
“3 saniyede çöken binada yumuşak kat düzensizliği var” diyen İpekçioğlu, Bozkurt’un nehir ile derenin farkını açıklayıp açıklayamayacağını sordu. Bozkurt, nehrin suyu ve akıntısının çok olduğunu, derede ise yazda su olmadığını söyledi.
İlk sanığın sorgulanmasının ardından duruşmaya Türkiye saatiyle 15.10’a kadar ara verildi.
Aranın ardından sanıkların sorgulanmasına devam edilecek.
Haber: Tuğçe Ülkü Aydın