Şahiner yazılı açıklama yaparak 2025 yılı mali bütçesini değerlendirdi.

Geçen yıllar içerisinde birkaç şirkete rant ve imtiyaz sağlandığını savunan Şahiner, bunun 2024 yılı bütçesindeki hedeflerde sapmaya, sektörlerin iflasına, 2025 yılında ise tarihi bir bütçe açığına vesile olduğunu ileri sürdü.

Şahiner, “Ülkede üretim sektörlerinin topyekûn durma noktasına geldiği, esnafın kepenk kapattığı, pahalılığın toplumu açlığa sürüklediği, kamusal hizmetlerin aksadığı bir noktada hazırlanan bu bütçe, toplum ile alay eden, ülkeyi iflasa sürükleyecek bir bütçedir.” iddiasında bulundu.

2025 yılı bütçesinde tutarsızlık ve hata olduğunu savunan Şahiner, şunları kaydetti:

“Çözümü bulmazsak, barışın sürekli tehdit altında olacağı bir adada yaşamak zorunda kalacağız” “Çözümü bulmazsak, barışın sürekli tehdit altında olacağı bir adada yaşamak zorunda kalacağız”

“2025 yılı içerisinde hayat pahalılığı beklentileri bilinçli bir şekilde yüzde 16 oranında düşük gösterilmiştir. Yine yandaş şirketlere rant sağlanırken oluşacak açık,  kamu çalışanların, üreticilerin ve belediyelerin sırtından çıkarılmaya çalışılmaktadır. 2025 yılı içerisinde mahalli gelirler bilinçli bir şekilde düşük gösterilerek belediyelere yapılacak olan katkıdan milyarlarca TL çalınacaktır. 2024 yılı ek mesai ücretlerinin  3 milyar TL civarında gerçekleşmesi beklenirken, 2025 yılı planlamasında  yine 3 milyar TL öngörülmüştür.”

Şahiner, bütçe rakamlarının, tarihi bütçe açığının çok daha üzerinde bir bütçe açığı, kamu çalışanlarının hayat pahalılığı artışlarında kesinti, angarya çalıştırılarak ek mesaileri ödenmeyecek olan kamu çalışanları, borç batağına sürüklenecek olan belediyeler, üreten kesimin desteklenmesinin durması, borçlanma sonucunda faiz giderleri ile daha da zor bir mali yıl gibi sonuçlar doğuracağını iddia etti.

Şahiner bütçenin “geminin karaya oturduğunun resmi olduğunu, ülkeyi kaosa sürükleyeceğini” ileri sürdü.

Editör: Haber Merkezi