Hasipoğlu, Maraş hakkındaki yazılı açıklamasında, Güney Kıbrıs’ın söz konusu gelişmelerden ötürü tedirgin olduğunu belirterek “Kapalı Maraş’ın bir an önce açıLması gerekiyor” dedi. Hasipoğlu açıklamasında şunları kaydetti: “Hükümetin Kapalı Maraş ile ilgili attığı ve atmayı planladığı adımlar Güney komşumuzu bayağı tedirgin ettiğini GKRY sözcüsünün açıklamalarından anlıyoruz. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu Kıbrıs Türk tarafının İsviçre’de gerçekleşen Kıbrıs müzakerelerinde sunmuş olduğu haritada Kapalı Maraş’ın Güney Kıbrıs yönetimine bırakılacağının belirtilmesine rağmen şimdi Kıbrıs Türk tarafının Maraş hamlesi ile bu harita önerisini ihlal ettiklerini iddia etmektedir. Ayrıca Anastasiades KKTC hükümetini şikayet eden bir mektubu da BM Genel Sekreterine gönderdiği bilgimiz dahilindedir. Öncelikle Cumhurbaşkanı Sayın Akıncı’nın İşviçre’de hükümete ve Meclise danışmadan müzakere masasına koyduğu haritanın içeriğini iki yıl sonra Kıbrıs Rum tarafı hükümet sözcüsünden öğrenmemiz Kurumlar arası istişarenin önemine dikkat çekildiği bu günlerde amaca hizmet etmediğini belirtmek isterim. Referandum tarihi dahi belirlenmeden Ülkemizin topraklarının pazarlık konusu yapılması ve daha da vahimi Crans Montana’da herhangi bir sonuç alınmadan, sürecin çökmesinden sonra, Cumhurbaşkanı tarafından Crans Montana da şekillenen Guterres çerçeve belgesini başlayabilecek yeni müzakere sürecinde zemin kabul edilebileceği açıklaması yine Cumhuriyet Meclisi ve hükümet ile istişare edilmeden yapılmıştı. Guterrres belgesine göre Türkiye’nin müdahale hakkı sürdürülebilir değil ve Kıbrıs Türk tarafı sunmuş olduğu harita Rum tarafını tatmin etmediği için daha fazla toprak tavizi verilmesi gerektiğini belirtmekteydi. Guterres belgesini ve Prodromo’nun açıklamasını birlikte okuduğumuz zaman Kıbrıs Türk tarafı haritayı geri çekmedi ve bir gün müzakere başlarsa Kapalı Maraş hala hazırda Rum tarafına verilmiş vaziyette ve fakat daha da fazla da toprak vermemiz gerekiyor! Dahası Rum tarafına göre Cumhurbaşkanımızın Guterres belgesinin görüşme zemini önerisi ile Kapalı Maraş projesi birbiri ile taban tabana zıt! Bir an için Kapalı Maraş’ı kendi yönetimimizde açtığımızı düşünelim, Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilen Guterres belgesinde Kapalı Maraş Rum tarafına verilmiş gözüküyor! Maalesef, İsviçre görüşmelerinde BM’nin bağlayıcı olmayan çözüm metni olarak olarak ortaya çıkardığı Guterres belgesi de Cumhurbaşkanlığı tarafından meclis ve hükümet ile istişare edilmeden görüşme zemini olarak belirlendi. Temennimiz bundan sonra Kıbrıs Türk halkı için oldukça hassas olan dış politika ve müzakereler konusunda Cumhurbaşkanlığı, Yasama ve Yürütmenin tam bir işbirliği içerisinde çalışmasıdır. Kapalı Maraş ile ilgili somut adımlar da atılacağına göre tüm ilgili paydaşlar bir araya gelip bu Guterres Belgesi zemin kabul edilir görüşünü de geri çekmemiz gerekmektedir. Zira bu durumda Cumhurbaşkanlığı başka, hükümet başka bir anlayış içerisinde olmuş olacaktır. Bunca zaman tüm çözüm planlarına hayır diyen Kıbrıs Rum tarafına da olası bir çözüm planında Kapalı Maraş’ın Güney Kıbrısın topraklarında yer alacağı anlayışının terk edilmesi gerekmektedir. Oradaki yasal hak sahiplerinin hakları korunarak pek ala bizim yönetimimizde Maraş açılabilmelidir. Bu konuda gerekli hukuki ve siyasi altyapı çalışmalarımız devam etmektedir. Zira 40 yıldır bir gün anlaşma olacak diye kapalı Maraş Müzakere Mağduru olarak bir atıl değer olarak kalmıştır! Bu yüzden kapalı Maraş bir an önce açılmalıdır.”