Siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, kurum-kuruluşlar ve halk, meclis çatısı altında bu tür olayların yaşanmasını kınarken, bir değerlendirme de ekonomi örgütlerinden geldi.
Halkın siyaset ve siyasetçiye güveni kalmadığına dikkat çeken ekonomik örgüt temsilcileri, bu tür yıpratıcı olayların yatırımcıyı ve yatırımları da olumsuz etkilediğini belirtti.
Siyasetteki güvensizlik düzeltilmedikçe ekonominin de düzeltilemeyeceğini ifade eden örgüt temsilcileri, buna artık bir son verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Çerkez: Yatırımcıyı endişelendirir
Ticaret Odası Başkanı Günay Çerkez, meclis kürsüsünden yükselen “Rüşvet” iddialarının ülkeyi her şekilde etkilediğini söyledi.
Halkı temsil eden vekiller arasında yaşandığı iddia edilen olayların üzücü olduğunu belirten Çerkez, ekonomiye, ülkeye ve siyasetçiye güvenin ciddi şekilde zarar gördüğünün altını çizdi.
Çerkez, “Artık bunlar son bulmalı” diyerek, halkı siyasilere güveninin yeniden sağlanması gerektiğini ifade etti.
Güven olmadığı taktirde ekonomik yatırımın da beklenmemesi gerektiğini belirten Çerkez, bu tür söylemlerin olduğu ülkeye yabancıların endişe ve çekinceyle yaklaştığını söyledi.
Çerkez, yaşanan olaylardan ders çıkartılması gerektiğini belirterek, “Kendimize gelmemiz gerekiyor. Şeffaf olmamamız lazım. Hesap verebilirlik olması gerekiyor” dedi.
Çıraklı: İbret olsun
Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı, rüşvet iddialarının ülke ekonomisine iyi veya kötü bir etkisi olacağını sanmadığını belirtti.
Yaşananların siyasetin ne kadar çirkin olduğunu gösterdiğini söyleyen Çıralı, milletvekili olmak için can atan insanların kendi menfaatleri için elindeki vekilliği ve oyu her dönemde sattığını iddia etti.
Çıralı, siyasetin aşağılandığını belirterek, “Toplum olarak bu tür insanlara geçit vermemeliyiz. Yaşananlar ibret olsun” dedi.
Müftüzade: Vatandaş inanmıyor
İş Adamları Derneği (İŞAD) yönetim kurulu üyesi mali müşavir Tamer Müftüzade, vatandaşın siyasiye olan güveninin sıfırlandığını vurguladı.
Ülke ekonomisini siyasilerin idare ettiğini belirten Müftüzade, “Siyasete güven olmadığından ekonomi konusunda alınan kararlara vatandaş inanmıyor” dedi.
Müftüzade, yatırımcının karşısında ciddi, bilgili ve dürüst bakanlık ve siyasetçi istediğini belirtti.
Yatırımcının isteğinin parasının korunması olduğuna işaret eden Müftüzade, “Güvence alınamıyorsa, yerli ve yabancı yatırımcı ülkeye sıcak bakmaz” şeklinde konuştu.
Tamer Müftüzade, ülkenin istikrarlı idareye ihtiyacı olduğunu ifade ederek siyasilerin kendi aralarında kavga etmemesi gerektiğini belirtti.
Angı: Yaşananlar kepazelik
Genç İşadamları Derneği (GİAD) Başkan Arsen Angı, rüşvet iddialarının özellikle meclis çatısı altında halkın temsilcisi vekiller arasında yaşanmasını “Kepazelik” olarak nitelendirdi.
Devam etmekte olan siyasi istikrarsızlığın rüşvet söylentileriyle tavan yaptığını belirten Angı, “Bu olayların ve istikrarsızlığın ülke ekonomisine ve turizmine olan yansımaları tabii ki olumsuz olacaktır” dedi.
Angı, “KKTC’de bir sivil toplum örgütü başkanlığını yapan bir kişi olarak rüşvet olayları yaşanırken meclisin ve içindeki milletvekillerinin beni temsil etmelerinden utanç duydum” diyerek, toplum olarak özellikle Türkiye'de alay edilir bir pozisyona gelinmesini üzüntüyle karşıladı.
Siyasi partilerin mevcut milletvekillerinin 2 kişi hariç hepsini aday gösterdiğine değinen Angı, “Bu da siyasi partilerimizin mevcut durumdan hoşnut oldukları anlamına gelir. Siyasi partilerimiz artık kendilerine çekidüzen vermelidirler” dedi.
Tulga: Siyasi yozlaşma
Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Başkanı Hürrem Tulga, rüşvet iddialarına fazla şaşırmadıklarını belirtti.
“Rüşvet olaylarını herkes biliyordu. Tek eksiği meclis kürsüsünden ifade etmekti. O da oldu” diyen Tulga, yaşananların idari ve siyasi yozlaşma olduğunu ifade etti.
Tulga, “İdari bir yapının olmadığı yerde ekonomi olmaz. Bu, yozlaşmanın sonucudur” dedi.
Siyasi yapı düzelmezse ekonomik yapının hiç düzelemeyeceğini belirten Tulga, popülizmden, kişilere göre politika üretilmesinden vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı.
Tulga, siyasi partilerin program üzerinden partilere seslenmesinin önemine değindi.
Vaatlerin kenara konularak, hedefin nasıl yapılacağının ortaya konması gerektiğini ifade eden Tulga, seçilen kişilerin meclisteki ilk icraatının da Siyasi Partiler Yasası’nı değiştirmek olması gerektiğini belirtti.
KIBRIS GAZETESİ
Editör: TE Bilisim
