Girne Ameriikan Üniversitesi (GAÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile GAÜ Tıp 
Fakültesi basın toplantısı, KKTC Basının yoğun katılımı ile, Hastane İnşaat alanında 
gerçekleştirildi.
Girne Karaoğlanoğlu bölgesinde yapımı sona yaklaşan GAÜ Hastane inşaat alanında 
düzenlenen basın toplantısına, KKTC Basını yoğun ilgi gösterirken, organizasyona, 
GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, Başkan 
Yardımcıları Doç. Dr. Asım Vehbi, Olgun  Üstün ve Cemile Esenyel, Rektör Prof. Dr. 
Kutsal Öztürk, GAÜ Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı Barlas Aytaçoğlu, GAÜ Sağlık 
Yatırımları Koordinatörü Günhan Nalbantoglu, Baştaşlar İnşaat Genel Direktörü 
Ahmet Baştaş ve Proje Mimarı Fevzi Özersay katıldı.
Akpınar: “GAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi Şubat 2017’de Hayat Bulacak” 
GAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi Basın Toplantısı’nda ilk olarak konuşma 
gerçekleştiren GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, hastanenin oluşum sürecini anlattı.
Akpınar konuşmasında, GAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi düşüncesinin ilk olarak 
1999­2000 yılları arasında başladığını belirterek, İlk önce 2005 stratejik gelişim 
programında yer aldığını,ardından hayata geçirilmesi için bürokratik durumların
aşılması noktasında çok büyük yol katedildiğini söyledi. Akpınar, özellikle son 3 yıl 
öncesine bakıldığında, kedilerini oldukça zorlayan bir takım engellerden yavaş yavaş 
sıyırarak şuanki aşamaya gelebildiklerini belirtti. Sağlık noktasında almış olunması gereken hizmetleri en iyi şekilde verecek bir 
hastane olgusu geliştirdiklerine değinen Akpınar,  Girne Amerikan Üniversitesi Eğitim 
ve Araştırma Hastanesi’nin 2017 Şubat ayında hayat bulmasını planladıklarını ve 
geçirilen sürecin GAÜ, Girne ve KKTC için ne kadar önemli olduğunun altını çizerek 
şunları söyledi;
“Özellikle yükseköğretim ve üniversite, daha sonra da bir araştırma adası olmasıyla 
ve daha da sonra sağlık ve sağlık yönünde ilerleyen Tıp Fakültesi ve destekleyecek 
sağlık fakülteleri ile birlikte sadece Girne Amerikan Üniversitesi’nin değil, diğer 
üniversitelerin de bu konuda atmış oldukları adımlar ile öyle görünüyor ki ada da 
sağlık alanında ilerleyen günlerde yeni bir takım araştırmalar da ortaya çıkacak” dedi.
Akpınar, “Girne Amerikan Üniversitesi olarak sağlık alanında, ortaya 
koyduğumuz vizyonu, ülkemizin kendi içinde bulunduğu çerçeve içerisinde 
hayat kazandırmayı kendimize görev bildik” Akpınar, “GAÜ olarak sağlık alanında, ortaya koyduğumuz vizyonu, ülkemizin kendi 
içinde bulunduğu çerçeve içerisinde hayat kazandırmayı kendimize görev bildik.Tabii 
ki bu sürecin hazırlanmasında gerek sağlık bilimleri üniversitesinin gerekse Florence 
Nightingale Hastanesi’nin çok büyük desteğini aldık. Sürecin bu şekilde şekilleniyor 
olması bizler için apayrı bir önem arzediyor. Bu adımın ileride daha başka projeler ile 
de genişleyeceğini ve Girne kentinin ileride sağlık noktasında daha ilgi çekici bir 
konuma dönüşeceğini görüyorum.Tabii ki hastanemizi şekillendirecek yapıların bir 
farklılığı olacak. Şu anda içerisinde bulunduğumuz, 86 dönüm civarındaki arazinin 
gerek sağlık, gerekse tıp fakültesi yatırımlarını da karşılayacak kadar büyük olmasına 
rağmen, yeşil alan da korunularak ve bir park haline getirilerek, Şubat 2017’de günün 
belirli saatlerinde Girne insanının yada ada insanın gezisine uygun hale getirilecek.”
dedi.
Aytaçoğlu: “GAÜ Eğitm ve Araştırma Hastanesi, Son Derece Üst Düzey 
Donanım ve Teknolojiye Sahip Olacak”
GAÜ Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı Prof. Dr. Barlas N. Aytaçoğlu gerçekleştirmiş 
olduğu konuşmasında, GAÜ’nün adanın ilk özel üniversitesi olmasıyla birlikte, 31 
yıllık geçmişinde her yıl artan öğrenci sayısı, öğretim üyesi sayısı ve kökleşen 
akademik gelenekleriyle gözde ve güzide kuruluşlarından birisi haline geldiğini belirtti. 
Aytaçoğlu, GAÜ’nün pek çok konuda göstermiş olduğu başarılarını, sağlık konusunda 
da öncü bir üniversite olma düşüncesinden hareketle Tıp Fakültesinin kuruluşu ile 
taçlandırmak istediğini, bu amaçla sağlık konusundaki yatırımlarını daha önce 
kurulmuş olan Sağlık Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik ve Ebelik Yüksek Okulu, Sağlık 
Meslek Yüksek Okulu ve Eczacılık Fakültesi ile başlattığını ifade etti. 
Aytaçoğlu konuşmasının devamında ise şunları söyledi;
“GAÜ Eğitm ve Araştırma Hastanesi, son derece üst düzey donanım ve teknolojiye 
sahip olacakken, hem öğrencilerimizin eğitimi hem de muhterem halkımızın hizmet 
alacağı eşsiz bir yapı olacaktır. Öncelikle doğrudan hizmet hastanesi olarak faaliyete 
başlayacak olan hastanemiz, eğitim ve öğretimin gereklerini de yerine getirecek olan 
ikinci etap binamızın bitirilmesi ile Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma 
Merkezi statüsüne kavuşacak ve anavatan Türkiye’de 3. basamak tıp hizmeti veren 
Üniversite Hastaneleri statüsüne ulaşacaktır. Amacımız bu yapılanmayı öğretime 
başlayacak olan hekim adaylarımızın 7. yarıyıldan itibaren kullanabilecekleri ve aynı 
zamanda hizmet üretebileceğimiz şekilde hayata geçirmektir.” dedi. 
Aytaçoğlu ayrıca, GAÜ Tıp Fakültesi ile ilgili vermiş olduğu bilgilerde,  eğitimin 
İngilizce hazırlık sınıfından sonra 3 ana başlık altında toplanacağını, bunların ilk iki 
yıl, Temel Bilimler, 3, 4 ve 5. Yıllar, Klinik Bilimler, daha sonrası ise Aile Hekimliği 
Dönemi olacağını belirtti. Aytaçoğlu ayrıca, GAÜ Tıp Fakültesi bünyesinde kurulması 
planlanan anabilim dalları hakkında da bilgi verdi.
Aytaçoğlu, GAÜ mezunlarının görev yapmakta olduğu evrensel boyuttaki birçok 
coğrafiyada olduğu gibi Kıbrıs’ta da hâlâ daha nitelikli sağlık personeli, hemşire ve 
hekim açığının mevcut olduğunu belirterek şu şekilde devam etti; 
“Bu durum sağlık hizmetlerinin istenilen düzeyde halka sunulamamasına ve arzu 
edilmeyen sonuçların doğmasına neden olmaktadır. Özetle söylemek gerekirse 
sağlık hizmetlerinde ülkemiz hak etmiş olduğu standartlara ulaşamamıştır dolayısıyla 
farklı girişimlerin gerekliliği kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.” dedi.
GAÜ Sağlık Yatırımları Koordinatörü Günhan Nalbantoglu, basın tanıtım gününde 
gerçekleştirmiş olduğu konuşmasında, GAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 2017 
Şubat ayında açılmasının planlandığını söyleyerek, KKTC’deki sağlık sistemini 
değerlendirdi. 2015 yılında sürdürülebilir sağlık konusunda bir rapor yayınladıklarını, 
2006 ve 2011 yillari arasinda 2 tane nüfus sayimi olduğunu ve 2006 yılında yapılan 
nüfus sayımı ve 2011 yılında yapılan nüfus sayımının aslında çok şey anlattığını 
belirterek, Girne ve Lefkoşa’da bir  yığılmanın olduğunu, yıllık nüfus artışında 
KKTC’nin rekor kırdığını söyledi. 



Nalbantoğlu konuşmasının devamında şunları söyledi, “İnsanlarda bir güvensizlik 
oldugunun biz de farkindayiz. Hukuk sistemimiz, adaletimiz, sağlığımız dahil 
herşeyimizde bir sıkıntı var. Eğer gerçek nüfusumuz 400 bin ise biz 
projeksiyonumuzu buna göre revize edebiliriz.  Bu araştırma ayrıca bize gösteriyor ki 
1000 kişiye düşen yatak sayisi KKTC'de 4,2'dir. İngiltere, Kanada ve Türkiye'den 
daha fazla, fakat kötü olan şey ise eğer yatak sayısını bölgelere göre dağıtırsak, 
ortaya korkunç bir rakam çıkıyor. Lefkosa’da 8,5, Magusa’da 2,3, Girne'de 
1,6, Güzelyurt’ta 1,3, İskelede neredeyse 0. Bölgeler arasında çok ciddi fark var. Bu 
yalnızca yatak sayısında değil, aynı şekilde doktor ve hemsire sayısında da böyle. Bir 
ülkede adalet sorunu varsa bu duruma geliriz. Burada sağlıktan önce adaleti 
çözmeniz  gerekir. Bu konuda Meclis Hükümet’ten daha suçludur. Ben açıkça 
söyleyeyim GAÜ kimliğimizin dışında ben KKTC vatandaşıyım ve bir babayim. Bizim 
çocuklarımıza birşey bırakmamız lazım. Bunu çözecek olan hükümetlerdir. 
Hükümetin plan yaparak, en önemli yapmasi gereken şey, özel sağlık sektörü ile 
kamu saglık sektörünü bir görmeli.” dedi.


Özersay: “GAÜ Eğitm ve Araştırma Hastanesi Kendi Elektriğini Kendisi Sağlayacak”
GAÜ  Eğitim ve Araştırma Hastanesi Proje Mimarı Fevzi Özersay ise Hastaneyle ilgili 
teknik detaylı bilgilendirme yaparak, GAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin artık 
fiziksel olarak biçim kazanmaya başladığını belirttti. Şubat 2017 ‘de hastanenin 1. 
etabının sonlanacağını ve 2. Etaba devam edileceğini söyleyen Özersay, GAÜ Eğitim 
ve Araştırma Hastanesi’nin yaklaşık 86 bin metrekaralik bir alana inşaa edildiğini ve 
şuan bir kısmının tamamlanıyor olduğunu belirtti. Mevcut yapının planlanan 
kompleksin yalnızca bir kısmı olduğunu belirten Özersay, binanın dış cephelerinde, 
batıda organik bir ağ şeklinde güneş kırıcılar, doğuda ise arazı içerisinde bulunan 
yeşil doku bulunacağını, böylelikle hem her kattan yeşilin algısı, hem de serinletici bir 
unsur olarak yeşil cephe kullanıldığını ifade etti. Özersay, hastanenin strüktürel 
sisteminin en ağır depremden sonra dahi hizmet verebilmesine yönelik tasarlandığını 
ve çatı sisteminde yer alan uzantıya yerleştirilecek güneş panelleri ile hastanenin 
elektriğinin büyük bir kısmını doğrudan güneş enerjisi ile sağlamayı hedeflediklerini 
belirtti. Özersay, hastanenin 4 ameliyathane, 2 doğumhane, anjiyö bölümü gibi 
bölümlerinde yüksek teknoloji aletleri kullanılacağını belirtirken, bu birimlerin 
bulunacağı bodrum katta su ve neme karşı özel ve KKTC’de ilk kez bu kadar büyük 
ölçekte kullanılan tümden radye temel ve perde duvarlar PVC bohçalama ile su 
yalıtımı yapıldığını söyledi. Mimar Fevzi Özersay, son olarak, bütün iç donanımlarda 
Florence Nightingale’in de danışmanlığında 5 yıldızlı otel konforunda tasarladıklarının 
altını çizdi.
Konuşmaların ardından, Akpınar Başkanlığında ki heyet ve basın mensupları, 
Hastane inşaatında incelemelerde bulundu.