Sahte PCR testlerine şaşırdık mı?

Şaşırmadık tabii!

Bundan sonra daha da sayıları artacak mı?

Tabii ki artacak!

Bu bize bir örnek olacak mı?

(Buna da “tabii ki” diye başlayarak cevap verilmeli) Tabii ki olmayacak!

***

Bugünlerde yoğun bir şekilde tartışma konusu olan PCR testlerinin ücretli olması ve ücretlerin kullanıcılar tarafından karşılanacak olması meselesi, toplumda ciddi bir tartışmaya sebep oldu!

Öyle ki esasında aşıdan çok daha doğru ve gerçekçi bir şekilde toplum sağlığını korumanın yöntemi testlerdir.

Testler günlük pozitif vaka sayısını açığa çıkararak önlemlerin planlanmasında etkili bir yöntem oluyor.

Lakin en iyi gelir getiren işlem olarak, sürümden kazanma mantığını bir tüccar edası ile kurgulamakta olan sosyal devletimizin sosyal iktidarı ve maliye bakanlığı hamlelerini başka türlü planlayamazdı. Nitekim aylık masrafı da karşımıza koyarak hesaplamaları ile kararlarını açıklamaya çalıştılar.

Kâr amaçlı bir şirketi değil bir devleti yönetiyor olduklarını unutarak bu türden hamlelere yönelmelerini bu toplum affetmeyecek!

Aşılı kişi ile aşısız kişi hastalığa aynı oranda bulaşarak, aynı oranda bulaştırabiliyorsa, neden aşılı 21 günde, aşısız 7 günde test sorgusuna tabi olacak…

Bu hatalı uygulamalar sebebiyle sanki testler bir tedavi şekliymiş gibi saçma sapan bir anlayışın geliştiğini de biliyor musunuz?

Aşılıyım neden test yaptırıyorum sorgulamasına giren bir toplum kesimi olduğunun farkında mısınız?

Bunun nedeni acaba ne kendinize sordunuz mu?

***

Test toplum sağlığını, aşılar ise bireysel sağlığı koruyan uygulamalardı. Tam tersi bir mantıkla hareket ederek testlerin değersizleştirilmesine sebep olan bu uygulama kararından ivedi olarak geri adım atılması kaçınılmaz!

Sahte PCR kağıtları ve aşı denetimlerinin resmi alanlar ile kısıtlı bazı işletmelerde olmayacak olması evrak sahtelemelerin veya başkalarının evrakları ile giriş yapılacak mekanların sayısını düşünmek dahi istemiyorum.

Bülent Ersoy ve orkestrası dahi buna baş vuruyorsa… Gerisini düşünmek anlamsız geliyor artık…

***

Aşının faydası…

Toplumsal bir fayda arayacaksak, kişi kendisini aşı ile koruyacaksa, hastane ve sağlık hizmeti kaynakları hususunda belki bir hafifleme yaratacaktır ki bundan da henüz hiç kimse emin değil!

***

İlginç ve kabullenmekte güçlük çekeceğimiz başka bir husus daha yok muydu sizce?

Sağlık Bakanı seyahat dolayısı ile Kurul toplantısında yok.

Vekaleti Eğitim Bakanı’nda.

Eğitim bakanı onun yerine de imza koymuş

Böylece karar alınmış olmuş!

İyi de bu kadar sağlık ile ilgili… Siz her ne kadar Maliye ile ilgili gibi algılasanız da…

O zaman da aklımıza Ali Pilli’nin de görevden alınma süreci geliyor mu, gelmiyor mu? Ne dersiniz?

Başka söz yok!

İzleyip, gidişatta ölen mi olacağız kalan mı?

Sosyal devlet sağlığımız ile ilgili konulara para olarak mı yurttaş ve insan olarak mı bakıyor…

Denemesi bedava demek isterdim, değil…!

Dr. Çiğdem DÜRÜST