Çiğdem AYDIN - DİYALOG Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) eski Genel Sekreteri Kutlay Erk, İsviçre’nin Crans-Montana kasabasında yapılan Kıbrıs Konferansında sonra çöken müzakere süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Çarpıcı açıklamalarda bulunan Kutlay Erk, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya yönelik eleştirilerde de bulundu. “Akıncı, ‘bundan sonra KKTC ile yolumuza devam ederiz. Bizim nesil için federal çözüm bitmiştir’ söylemlerinden sonra 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar o makamı işgal etmesin istifa etsin” diyen Kutlay Erk, tek çözümün Federal Kıbrıs olduğunu savundu. Kutlay Erk, Diyalog’un sorularına şu şekilde cevap verdi. Soru: Crans-Montana sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Cevap: Benim için sürpriz olmadı. Crans- Montana üzücü oldu ama sürpriz bir gelişme olmadı. Beklediğim bir durumdu, iki sebebi var bunun. Birincisi Kıbrıs Rum tarafı bir referandumda çoğunlukla evet demeye hazır değil. Bunu gören Anastadiadis 2018 Şubat’ındaki seçimlere hazırlanıyor ve doğru zaman değildi. Hem evet çıkaramayacaktı, hem de seçim kaybedebilirdi, dolaysıyla Crans-Montana aslında Rum tarafının 2018 Şubat seçimlerine bir meze gibi senaryo olmuştur. Bana göre Anastadiadis bu süreci yüzüne gözüne bulaştırmıştır. Seçilir mi emin değilim, demokrasi gösterecek ama ben seçilebileceğini zannetmiyorum. Soru: Bundan sonra ne olacak? Cevap: Tabi ki önemli bir üzüntü kaynağı, moral bozukluğu oldu bizim taraf için, biraz da öfke oldu, toz toprak havaya kalktı. “Yani şimdi ne yapacağız?”, “Bundan sonra öyle olur, böyle olur” diye bir takım açıklamalar oldu. Özellikle Akıncı’nın açıklamaları sanırım bütün bu olayın gerilimi, öfkesi, moral bozukluğu, hayal kırıklığı ve yorgunluğu ile fazla duygusal tepkiler verdi ve ileriye bakarak konuşmadı. “Bitti artık. Bizim nesil yapacağını yaptı bitirdi bundan sonraki nesillere şans diliyorum. KKTC ile yolumuza devam edeceğiz” dedi. Bana göre bir takım duygusal açıklamalar yaptı ve bununla beraber birincisi Akıncı’ya göre federal çözüm görüşmeleri bitmiştir. Artık ikincisi kendi neslinin yapabileceği de bitmiştir. Dolayısıyla eğer kendi neslinin yapabileceği bitmişse, federal çözüm de bitmişse Akıncı’nın Cumhurbaşkanı olarak Anayasa’ya göre, tek dosyası Kıbrıs sorunu ile ilgilidir. Yani eğer her şey bitip tükenmişse Cumhurbaşkanlığında 2020’ye kadar oturması aslında doğru değil. Bu sözlerini de duygusal değil de ciddi olarak söylemişse 2020’ye kadar o makamda oturması doğru değildir. Gelecek nesle başarı dileyen bir Cumhurbaşkanı Kıbrıslı Türkler için şu anda zaman kaybıdır.” Soru: Cumhurbaşkanı Akıncı istifa mı etmeli diyorsunuz? Cevap: Evet öyle diyorum, istifa etmelidir. Madem gelecek nesillere başarı diliyor ve bu konuda samimi ise, orada oturmasının bir anlamı yoktur. İstifa etmelidir ve gelecek nesillere o makamı şimdiden bırakmalıdır. Bu sözlerden sonra istifa etmeliydi. Ancak biraz daha kredi vermek lazım yoğun bir süreçten geçti, duygusal bir süreçten geçti, büyük gerilimler yaşadı. KKTC ile yolumuza devam söylemi konusunda ciddi ise ve duygusal bir açıklama değilse istifa etmelidir. Eğer belirttiğim anlamda duygusal bir açıklama ise kredisini biraz daha beklemek gerekir.” Soru: Peki sizce bitmedi mi? Cevap: Güvenlik Konseyi bitti diyene kadar bitmez. Güvenlik Konseyi kararıdır bu parametrelerde görüşmek ama konsey de kendi oturup bu parametreleri kendi başına almadı. Zamanında liderlerle görüşüldü ve Güvenlik Konseyi kararları geçti. Güvenlik Konseyi bitti demeden bitmiyor. Şu şekilde bitmiş olabilir artık; BM çatısı altında görüşmesiniz çünkü bu parametrelerde görüşebileceğiniz çatı budur. Eğer siz BM çatısı altında görüşecekseniz bunu görüşeceksiniz. Bitti derseniz taraflar doğrudan kendi aralarında görüşür. BM’den ayrı olarak görüşür o zaman istediği kadar tarafların görüşürsünüz. İsrail ve Filistin’in yapmaya çalıştığı gibi. Soru: Bizde öyle bir potansiyel var mı? Cevap: Hayır, bizde öyle bir potansiyel yok. “Biz iki taraf oturup kendimiz bu sorunu çözeceğiz, üçüncü bir taraf da istemiyoruz” denilebileceği bir iklim yok. Dolayısıyla Akıncı’nın tespiti de yanlış. Eğer Akıncı Rum tarafının seçimleri bitene kadar hala görevdeyse “Gelin görüşelim” ortamı doğacak. Ama unutmayın, onların seçimleri ardından bizde genel ve yerel seçimler sonrasında 2019’da Türkiye’nin seçimi var, 2020’de Cumhurbaşkanlığı seçimi olacak ancak Kıbrıs meselesinde ne olursa 2020’den sonra olacak. Biten parametreler değil tüketilen yöntemdir. Sadece Akıncı yeniden aday olacaksa 2020’ye kadar o makamda kalır, olmayacaksa da şimdiden ayrılmalıdır.