KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil yaptığı yazılı açıklamada, “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni paylaşmamak için direnç gösteren Kıbrıs Rum tarafının ‘görüşmeler devam etsin bu arada doğal gaz aramaları sürsün’ ana mantığına dayalı izlediği siyasi stratejiye karşılık, Sn. Akıncı’nın Türkiye’nin resmi tezi çerçevesinde adada süren varlığını arkasına alarak 1974’ten sonra yaratılan ganimet düzenini uluslararası hukuk içine sokmaya ve daha fazla siyasi hak koparmaya yönelik sonu gelmez siyasi talepleri bu sonucu doğurmuştur” iddiasında bulundu. İki tarafın açıklamaları yakından ele alındığında bunun tam karşılığının Ada’nın bölünmesi gerçeğini getireceğini savunan Elcil, Kıbrıs Türk toplumunun yok oluşa doğru sürüklendiğinin bir gerçeklik olduğunu iddia etti. Elcil, “Sayın Akıncı’nın bu gerçekleri görmesi ve içine girdiği siyasi kuşatmadan çıkması gerekmektedir. Kıbrıs Rum liderliğinin zihniyet değişikliğine gitmesini beklemek yerine, daha önce muhalefet yaptığı dönemde ve seçimler boyunca söylediği güven yaratıcı önlemler için parçadan bütüne prensibine göre açılımlar ortaya koymalıdır. Çözüm istemek çözümü beklemekle olmaz veya Türkiye’nin izlediği fetih anlayışına hizmet eden görüşme süreçleri ile hiçbir yere varılmaz” ifadelerini kullandı. Elcil, Kıbrıs’ın ve tüm Kıbrıslıların çıkarlarını ön planda tutan bir çözüm zihniyeti ile ancak çözüm olacağını belirtti. Elcil, Kıbrıs Rum liderliğinden zihniyet değişikliği isteniyorsa Maraş’ın açılması başta olmak üzere güven yaratıcı önlemler için somut olarak tek taraflı bile olsa açılım yapılması gerektiğini ifade etti.