Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, güvenlik ve garanti konularının, nihai şeklinin en son 5’li konferansta verileceği bilinci içerisinde, İsviçre’deki toplantıda fikir jimnastiği şeklinde ele alınacağını söyledi. Akıncı, “Kıbrıs sorununu çözmek istiyorsak, artık her şeyi konuşacağız” dedi.<br /> <br /> Akıncı, eğer her şey yolunda gider, yol kazasına uğranılmaz ve yıl sonunda bir çözüm sağlamak mümkün olursa “2017 ortasında referandum tarihine ulaşabileceğini” söyledi.<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile gerçekleştirdiği görüşmeden sonra Cumhurbaşkanlığı’na dönüşünde açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.<br /> <br /> Akıncı, İsviçre’deki toplantıda ele alınacak konulara ilişkin bir soruyu yanıtında, BM’nin liderler adına yaptığı ortak açıklamaya atıfta bulunarak, “Toprak”ın yanı sıra henüz çözümlenmemiş bütün konuların ilişkili olarak görüşüleceğini söyledi.<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Akıncı, “Biz nihai şeklinin en son 5’li konferansta verileceği bilinci içerisinde ve bunu unutmadan güvenlik ve garanti konularını da bir ‘brain storming’ şeklinde ele almak istiyoruz” dedi.<br /> <br /> Akıncı, şöyle devam etti:<br /> <br /> “Neticede bu topraklarda yaşayacak olanlar bizleriz ve geleceğimizin güvence altında olmasını ve toplumumuza da bu güvenceyi verebilmeyi en çok isteyen taraf biziz çünkü sayıca az olan toplum da biziz. Geçmişte de birçok sıkıntıyı yaşayan bizleriz. Dolayısıyla o konuda da fikir jimnastiğimizi sürdüreceğiz”<br /> <br /> Bütün konuların birbirleriyle ilişkili olduğunu, örneğin Toprak konusunu diğer konulardan tamamıyla kopararak konuşmanın mümkün olmadığını kaydeden Akıncı, müzakerelerde öteden beri, bütününde anlaşma sağlamadıkça, parça parça varılan mutabakatların geçerli olmayacağı prensibinin hakim olduğuna da işaret etti.<br /> <br /> Akıncı, “Dolayısıyla her şeyi konuşmak istiyoruz çünkü artık sonuna geldik diye düşünüyoruz. Yani 2017 risklerle doludur. Bunu herkes görüyor. Biz de bunu defalarca söyledik. Şimdi bu sıralarda her şeyi konuşmazsak, ne zaman konuşacağız. Zaman kalmadı” dedi.<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı,, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Ulusal Konsey ile gerçekleştireceği toplantıya ilişkin soru üzerine şu yanıtı verdi:<br /> <br /> “Rum tarafı ulusal konseyinde ne karar verir bilmiyorum. Ama bizim meclisteki partilerimize, Meclis Platformu toplantısında söylediğim bir şey vardı. Eğer New York’ta 5’liye giden bir süreç yaşanırsa onların da gelmesini isteyeceğimi söylemiştim. Yani nihai aşamada arzu ediyorum ben bunu. İsviçre olayı nihai aşama değildir”<br /> <br /> “EĞER HER ŞEY YOLUNDA GİDERSE, YIL SONU GENEL TABLOYU GÖRECEĞİZ”<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Akıncı, başka bir soruyu yanıtında, eğer her şey yolunda gider ve yol kazasına uğranılmazsa, yıl sonu genel tabloyu göreceklerini söyledi. Hem toprak, hem güvenlik-garantiler, hem de dönüşümlü başkanlıkla ekonomide bir genel çerçeve ortaya çıkacağını kaydeden Akıncı, “İlk günden beri hep söyledim. Anayasaların yazımı, federal yasaların yazımı, uygulamaya ilişkin bir sürü teknik konu 2017’ye sarkabilir” dedi.<br /> <br /> “2017 ORTASINDA REFERANDUM TARİHİNE ULAŞABİLİRİZ”<br /> <br /> 2017’nin ilk aylarında, örneğin Mart’a kadar o konular halledilirse, en az 3 ay da halka böyle bir planı tartışması için süre vermek gerektiğini söyleyen Akıncı, “Yani benim bu konudaki öngörüm eğer yıl sonunda bir çözüm sağlamak mümkün olur ise 2017 ortasında referandum tarihine ulaşabiliriz” ifadesini kullandı.<br /> <br /> 5’Lİ TOPLANTI KONUSU<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, tarafların 5’li toplantıyla ilgili farklı tanımlamalar kullandığına ilişin soruya yanıtında, şunlar söyledi:<br /> <br /> “Kafa karışıklığı şundan kaynaklanıyor terminolojide; Biz tarafları sayarken 3 garantör ve 2 toplum var, 5 deriz. Rum tarafı olaya böyle bakmaz. Onlar 2 toplum ama Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de olmasını isterler. Ona da ayrı sandalye isterler. Bunu da sık sık dile getirirler. Onun dışında AB’yi sayarlar, BM’nin 5 Daimi Temsilcisi’ni sayarlar. Eğer bir şey üretmek istemezseniz bir toplantıdan, böyle bir toplantı yaparsınız. Ama asıl olan belki de bu kavram tartışmalarına girmektense, Burgenstock tipi. Neydi orada? Farklı farklı odalarda farklı farklı masalar kurulduydu. Ona uygun bir şey yapılabilir.”<br /> <br /> Kendisinin AB’den bir temsilci gelmesine karşı olmadığını ancak BM’nin masasında bunun olmaması gerektiğini belirten Akıncı, “Şimdi mesela burada AB’nin temsilcisi vardır. Ama iki lider onay verirse odaya geliyor ve kendisine sorulan bir şey varsa yanıt vermek için geliyor. BM müzakerelerinin bir parçası değil” dedi.<br /> <br /> Akıncı, AB’nin 5’li toplantıda da olabileceğini çünkü AB konularının da konuşulacağını söyledi.<br /> <br /> TOPRAK KONUSU<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Akıncı, Toprak ile ilgili bir başka soruyu yanıtında, Toprakla ilgili olacak gelişmelerin, başka gelişmeleri de tetikleyecek şekilde gündeme gelirse anlamı olacağını belirtti.<br /> <br /> Akıncı, “Dolayısıyla biz o konuda ilkeleri, kriterleri daha detaylı konuşuruz. Daha farklı bir ayrıntıya geçileceğinde onunla paralel başka şeyler de gündeme gelecek. Zaten bunda, konuların birbiriyle bağlantılı konuşulacağı da yazıyor. 11 Şubat metninde de bu vardı. Konular birbirleriyle ilişkilendirilecek” dedi.<br /> <br /> “KIBRIS SORUNUNU ÇÖZMEK İSTİYORSAK ARTIK HER ŞEYİ KONUŞACAĞIZ”<br /> <br /> Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:<br /> <br /> “Yalnız şu noktada artık çok net olalım. Kıbrıs sorununu çözmek istiyorsak artık her şeyi konuşacağız. Bunları şimdi konuşmazsak ne zaman konuşacağız. Ama her şeyi. Sadece Toprağı konuşalım da başka bir şeyi konuşmayalım gibi bir şey olamaz. Sadece gidelim İsviçre’ye ve 5’li toplantıyı unutalım gibi bir durum olamaz. Hedef 2016 sonu olduğuna göre bütün bunlar peş peşe yaşanacak demektir. Yaşanmıyorsa orada bir tıkanma var demektir.<br /> <br /> Ama olumlu senaryo üzerinde düşüneceksek bunların aşama aşama, son tahlilde de garantörlerin de olacağı bir toplantıya doğru bizi götüreceğini ve nihayetinde de ortaya bir anlaşma metinin çıkacağını öngöreceğiz. Bunun için çalışacağız ama yol kazası her an mümkün. Bu gerçekleşmeyedebilir. Dolayısıyla gerçekleşmesi için çalışacağız. Umarım iki taraf da aynı duygularla hareket eder ve bir az önce söylediğim gibi Kıbrıs’a daha güzel günleri hep birlikte günleri getirebiliriz”