Kalecik’te yaşanan petrol sızıntısı hakkında yapılan politize yorumları ve önerileri okuyunca insan nasıl bir ülkede yaşadığını bir kez daha kavrıyor! Felaketle nasıl başa çıkacağımız tartışılacağına millet işi gücü bırakmış, devletin hiç ihmali yokmuş gibi AKSA üzerinden seçim politikalarına malzeme yaratmakla uğraşıyor. UBP iktidar ile, CTP iktidarı ile AKSA anlaşmalarının altında imzası olan devletimiz denetim yapmazsa daha beterleri de olur!

Petrol dolum tesislerine karşı yaptığım röportajlar nedeniyle zamanında baskı ve tehdit görmüş, çalıştığı gazeteden atılmış biri olarak ne kadar haklı bir tepki gösterdiğimizin kanıtıdır yaşananlar… Ama suçlanacak tek kuruluş AKSA değildir, her şeyden önce devleti yönetenler ve AKSA’yı denetimsiz bırakan ilgili devlet kuruluşları suçludur. Petrol dolumu yapılması sırasında olası sızıntılara karşı acil müdahale planı olmayan, Sivil Savunması’nı bile bu konuda eğitmemiş bir devletten bahsediyoruz…

Hiçbir bakanlığın doğrudan sorumluluk almadan yapılan temizleme çalışmalarının yavaşlığı gene iş bilmezliğimizden kaynaklanıyor. Sızıntı rüzgarın gücüyle Bafra Turizm Bölgesi’ne doğru ilerliyor. Bafra’daki su arıtma tesisi, arıtılacak suya petrol karışma ihtimaline karşı arıtmayı durdurdu ama şu anda 4 vidanjörle yaklaşık 30 kişi el yordamıyla denizdeki fuel oili temizlemeye çalışıyor. Halbuki bir çevre felaketi anında hükümetin tüm belediyelerdeki vidanjörleri ve ekipleri bölgeye yöneltmesi mümkün. 4 vidanjörle değil de, 40 vidanjörle; 30 kişi ile değil de, 300 kişi ile çalışılsa sızıntının hızla Bafra sahillerine gelmesi engellenecek. Şu anda Bafra’da alanında uzman olmayan bazı balıkçılar tarafından döşenen petrol emiciler yanlış döşendiğinden kayalara çarpıp, işlevsiz hale geliyor. Yeterli sayıda uzmanınız yoksa, uzmanlar ayrılır, daha fazla sayıda insanın çalışacağı ekipler kurulur, başlarına birer uzman verilir ve çalışmalar hızla yapılır.

Gelin görün ki Sibel Siber hükümeti bir türlü acil eylem planı hazırlayamıyor, ne hikmetse belediyeleri derhal göreve çağıramıyor. Bu sızıntının Bafra Turizm Bölgesi’ne gelmesi ne manaya gelir tahmin edebiliyor musunuz? Otellerdeki rezervasyonların iptali ile başlar, sonra tüm Kuzey Kıbrıs sahillerinin kirlendiği dedikodularıyla ülke turizmi yıllarca altından kalkamayacağı bir belanın içinde bulur kendini! Genç Turizm Bakanımız Mehmet Harmancı bunu hepimizden daha iyi bilir çünkü kendisi bir turizmcidir. Başbakan Sibel Siber insan sağlığı ile uğraşan, hepimizin sevdiği ve saydığı bir doktordur aynı zamanda.

Sayın Sibel Siber sizin bir kadın Başbakan olarak güçlü bir kadın milletvekili olduğunuzu görüyor ve icraatlarınızı takdirle takip ediyoruz. Ancak Bakanlar Kurulu’nda 6 saatlik toplantı yapacağınıza tüm bakanlarınızı bölgeye göndermenizi ve bir an önce bölgeye müdahaleyi her yol ve her araçla genişletmenizi bekliyoruz.