CTP Kadın Örgütü’nden yapılan yazılı açıklamada, ataerkil toplum yapısının bir sonucu olarak psikolojik, fiziksel, ekonomik ve duygusal şiddete maruz kalmak zorunda bırakılan kadınlar için daha fazla ses çıkarmak gereken bir dönemden geçildiği kaydedildi.
Gazete manşetlerinde yer alan kadın cinayeti rakamlarının, meselenin ürkütücü boyutlara ulaştığının göstergesi olduğuna işaret edilen açıklamada, “Bu, şiddete karşı mücadeleye yönelik çalışmaların en erken zamanda başlatılması için bir uyarıdır.” denildi.
Kadınlara yönelik şiddetin insan hakları ihlali olduğu ve şiddeti önleyici yasaların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada, şöyle denildi:
“Kadın sığınma evleri yeniden gündeme getirilmeli, polis teşkilatında kadınlara ve çocuklara karşı şiddete karşı hızlı müdahale edilmesi için birimler kurulmalı, temel insan hakları evrensel beyannamesinin ve toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerinin ilköğretim kuruluşlarında müfredata alınması ivedilikle gerçekleştirilmelidir.”
Evde, işyerinde, kamu dairelerinde, sokaklarda kadınlara yönelik taciz ve saldırılardan tüm siyasilerle birlikte bütün toplumun sorumlu olduğu kaydedilen açıklamada, şiddete karşı mücadelede geç kalındığı her gün, toplum huzurunun zedeleneceği kaydedildi.
