Başbakan Ersin Tatar, dün Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya kabineyi sunduktan sonra dışarda yaptığı açıklamaların basında başka yerlere çekildiğini söyleyerek, “Ayar vermek derken, kesinlikle haddimi aşarak hakaret anlamında bir şeyi asla kastetmedim” dedi. 
Tatar, “Ben ayar kelimesini Cumhurbaşkanı’nı terbiye etme noktasında söylemedim.  Asla böyle bir şeyi düşünmedim, kast etmedim. Cumhurbaşkanı da neticede müzakerecimizdir. Ama yaşananlar ışığında, meclisin ve yeni hükümetin oluşumu durumunda tekrar kendi görüşlerine bir ayar, yani bunları tekrar bir değerlendirmesi gerektiğini ifade ettim” şeklinde konuştu. 


Başbakan Ersin Tatar, dün yaşananlar,  güncel konular ve Kıbrıs konusunda TAK ve BRT’ye  değerlendirmelerde bulundu.
Başbakan Ersin Tatar, dün Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya kabineyi sunduktan sonra dışarda yaptığı açıklamalar sonrasında soruları cevapladığını anımsatarak, Kıbrıs konusu bağlamında yaptığı değerlendirmede, yaptığı açıklamalarının basında başka yerlere çekildiğini kaydetti. 


Başbakan Tatar, KKTC’de gerçekten uyumlu bir hükümetin iş başına geldiğini, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay’la uyumlu bir çalışma içinde olacaklarının mutluluğu içinde olduğunu söyledi. 

“UBP VE HP’NİN KIBRIS KONUSUNA BAKIŞ AÇISI ÇOK BENZEŞİYOR”
UBP’nin Kıbrıs konusuna bakış açısıyla, HP’nin bakışa açılarının çok benzeştiğine işaret eden  Başbakan Ersin Tatar, “Kıbrıs konusunda geçmiş hükümette Kudret Özersay’ın kolay kolay hareket edemediğini, yaptığı açıklamaların, bazı koalisyon ortakları arasında  sıkıntıya sebep olduğunu” kaydetti. 
Bu koalisyon hükümetinde böyle bir sıkıntı olmayacağını vurgulayan Başbakan Tatar, koalisyon hükümetleri döneminde Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın daha etkili bir şekilde bu görevini yürütebileceğine dikkat çekti. 

“CUMHURBAŞKANI İLE HÜKÜMETİN BİRAZ DAHA YAKINLAŞMASI GEREK”
Dünkü açıklaması sırasında, “Meclisin aritmetiğine bakıldığında, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya da şöyle bir değerlendirme yapmasını temenni ettim” diyen Başbakan Ersin Tatar, konuşmasını şöyle sürdürdü: 
“Ayar vermek derken, kesinlikle ve kesinlikle haddimi aşarak hakaret anlamında böyle bir şeyi asla kastetmedim. Orada cümle şöyle geldi, madem ki son dört yıldır yapılan görüşmelerde, ki sayın Cumhurbaşkanı dört yıl önce seçildikten sonra bir takım şeyler söyleyerek bu yola girdi ve bir takım büyük özverilerde fedakarlıklarda bulunduktan sonra bile karşı taraftan hiçbir iyi niyetin ortaya çıkmadığını, iyi niyet görmediğini ve bu aşamada artık garantörümüz olan Türkiye Cumhuriyeti’nin artık sadece federal temelde çözüm değil, alternatif bir takım görüşlerin de masaya, müzakereye gelmesini de söylemesi, bizim de hükümet olarak artık bu yönde taleplerimiz olduğuna göre Sayın Cumhurbaşkanı da herhalde dedim kendi pozisyonuna bir ayar verir. Kelime o şekilde geldi.”
Basında meselenin başka yerlere çekildiğine işaret eden Tatar, “Ben ayar kelimesini Cumhurbaşkanı’nı terbiye etme noktasında söylemişim gibi. Asla böyle bir şeyi düşünmedim kast etmedim. Cumhurbaşkanı da neticede müzakerecimizdir. Ama yaşananlar ışığında, meclisin ve yeni hükümetin oluşumu durumunda tekrar kendi görüşlerine bir ayar, yani bunları tekrar bir değerlendirmesi  gerektiğini ifade ettim” dedi. 
Çok önemli bazı köşe yazarlarının bile kendisini dinlemeden yorumlar yaptığına işaret eden Başbakan Ersin Tatar, “Ayar kelimem onların anladığı şekilde asla değildir, çok daha nazik çok daha kibar, Sayın Cumhurbaşkanına biraz olsun tekrar bir değerlendirelim demektir” şeklinde konuştu. 
 Cumhurbaşkanı ile hükümetin biraz daha yakınlaşması gerektiğini vurgulayan Başbakan Ersin Tatar, “Konuşmamda Meclis’in aritmetiği ve iradesine baktığımızda yine biraz daha yakınlaşması gerektiğini ima ettim. Türkiye’nin pozisyonuna da bakıldığında oradan da bu mesajlar geliyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın sadece görüşleri için söyledim, kendi kişiliğine asla böyle bir şey söylemedim” dedi. 

“YAPILMASI GEREKEN İLK İŞ EKONOMİK İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ “
Ülkenin içinde bulunduğu zor koşullarda yapılması gereken ilk işin ekonomik işbirliği protokolü olduğunu söylenen Başbakan Ersin Tatar, bürokratlarının meseleyi yakından takip ettiğini belirtti.  
“İnanıyoruz ki güvenoyu aldıktan sonra, tam tarih verememekle birlikte ekonomik işbirliği protokolünün tekrar gözden geçirilip, imzalanmasıyla tekrar bir hareketliliğin olabileceğini düşünmekteyiz” şeklinde konuşan Başbakan Ersin Tatar, bir hükümetin başlıca görevlerinden bir tanesinin ekonomiyle ilgilenmek olduğunu kaydetti. 
Sektörlere güven vermenin önemine işaret eden Tatar, başlıca sektörler olan turizm, yüksek öğrenim, tarımsal faaliyetler, hizmetler sektörü, bankacılık, sanayi, ticaretin iş dünyasının kendilerinden beklediği güven ortamını yaratarak, iyi yönetilebilirsek refahın artabileceğini, bir takım yeni projelerle hayat standardının yükselebileceği inancını dile getirdi. 
Uyumlu hükümetin, umut yaratma noktasındaki duruşunun piyasalara bir güven telkin ettiğini söyleyen Başbakan Ersin Tatar, “UBP-HP güçlü, 30 milletvekiliyle uyum içinde çalışacak. Türkiye ile uyum içinde ilişkilerini daha ileriye götürebilecek  ve dolayısıyla ekonomik anlamda halkımıza inşallah daha refahlı bir yaşam verebileceğiz” dedi.

“KKTC İÇİN BİR UMUT, BİR GÜZELLİK “ 
Protokoller ve bir takım anlaşmalar, ihaleler hayata geçtiğinde, yollardan ve trafikten başlamak suretiyle çeşitli sektörlerde bir hareketlilik olacağını ifade eden Başbakan Tatar, yeniden koalisyon hükümetinin kurulmasının çok kolay olmadığını, ama günün sonunda “KKTC için bir umut, güzellik” olduğunu vurguladı. 
Kendileri için yeni hükümetin çok büyük bir sınav olduğuna da dikkat çeken Başbakan Ersin Tatar, insanların kendilerinden çok önemli işler beklediğini, bunun gereğini yerine getirebilmek için, bu sorumluluk bilinciyle güzel işlere imza atacaklarına inanç belirtti. 

“YAZ AYLARINDA ÖNEMLİ YASALARIN GEÇİRİLMESİ İÇİN MECLİS ÇALIŞTIRILABİLİR DÜŞÜNCESİ İÇİNDEYİZ”
Meclisin yaz döneminde çalışıp çalışmayacağına yönelik bir soru üzerine ise Başbakan Tatar, yaz döneminde komitelerin zaten çalıştığını,  Genel Kurul’da da duruma bakacaklarını, eğer yasa varsa Genel Kurul’u açıp, olağanüstü bir toplantıyla bu yasaları geçirmek niyetinde olduklarını aktardı. 
Bu konuda Anayasa’da bazı sıkıntılar olduğuna dikkat çeken Başbakan Ersin Tatar, eğer bütün milletvekilleri ve bütün partiler bu sürece destek verirse, Anayasal engelin, engel olmaması düşüncesini dile getirdi. 
Bu kadar zaman kaybettikten ve uğraştıktan sonra yaz aylarının değerlendirilmesi gerektiğini, her iki ortağın da düşündüğünü söyleyen Başbakan Ersin Tatar, “Yaz aylarında önemli yasaların geçirilmesi için meclis çalıştırılabilir düşüncesi içindeyiz” dedi. 

KIBRIS KONUSU…
Kıbrıs konusunda sorulan soruları da yanıtlayan Başbakan Ersin Tatar, “Kıbrıs konusu sürekli evirilmekte. Doğu Akdeniz’deki hareketlilik, Güney Kıbrıs’ın çeşitli büyük ülkelerle anlaşmalar imzalaması, Türkiye’nin bu bölgede hak ve çıkarlarımızı korumak için iddialı adımlar atması, Fatih ve Yavuz gemisinin buralara gelip Kıbrıs etrafında sondaj çalışmalarında bulunabileceği ve Türkiye’nin pozisyonunun daha da netleşmesi, dolayısıyla Kıbrıs eski Kıbrıs değil. Yani sadece toprak meselesi değil, bu bölgedeki egemenlik hakları, bu bölgedeki hak ve çıkarlar. Sadece denizlerdeki değil, aynı zamanda hava sahası. Çok önemli kritik bir yerde yaşıyoruz. Biz bu süreci mutlaka ve mutlaka, her zaman olduğu gibi anavatanımız, garantörümüz Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yönetmek durumundayız” dedi. 
UBP ve HP hükümetinin, çalışmalarını uyum içinde, aynı anlayışla sürdüreceğini vurgulayan Tatar, şöyle devam etti: 
“Bu da uyumlu bir hükümet modelinde istikrar için son derece önemlidir. Biz uyum içinde çalışacağız, anavatanımız ve garantör ülke ile yine değerlendirmelerimiz rahatlıkla yapabileceğimiz, hiçbir sıkıntımız olmadığını ve ortak noktada bir bütün olarak pozisyon alabildiğimiz durumda dışa karşı da güçlü olacağımızı büyük bir mutlulukla söyleyebilirim.” 

“FRANSA’YA ÜS VERİLMESİ RUM TARAFININ BÜYÜK BİR AYIBI VE HUKUKSUZLUK” 
Fransa’ya üs verilmesi konusunda da Başbakan Ersin Tatar, bunun Rum tarafının büyük bir ayıbı ve hukuksuzluk olduğunu kaydetti. 
Rum tarafının kendilerini hala Kıbrıs Cumhuriyeti olarak gördüğüne dikkat çeken Başbakan Tatar, bu konuda Kıbrıs’ın üç garantörü olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin de söz hakkı olduğunu söyledi.  
Başbakan Ersin Tatar şöyle devam etti: 
“Uluslararası hukuka göre, böyle tek başlarına Fransa’ya üs vermeleri kabul edilemezdir. Bundan Kıbrıslı Türkler olarak rahatsızız. Ayni zamanda Türkiye de pozisyonunu netleştirmiştir. Türkiye de buna tabi ki olumlu bakmaz. Tepkimiz sonsuzdur. Bu pozisyonumuzu KKTC hükümeti olarak sürdüreceğiz. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da bu konuya tepkisini koyması gerektiğini ve mutlaka koyacağını, aksini düşündüğünü asla düşünmüyorum” dedi.  
Rum tarafının ortamı gerdiğine işaret eden Başbakan Tatar, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın 4 yıl önce görüşmeler başlamadan önce, bu sondaj çalışmaları, petrol gaz arama anlaşmalarının hepsinin durdurulması gerektiğini, çünkü görüşme sürecine zarar verdiğini söylediğini anımsattı. 
Başbakan Tatar, Rumların Cumhurbaşkanı Akıncı’yı dinlemediğini vurgulayarak, Rumların sondaj çalışmaları için 8 yeni anlaşma yapacağı bilgisini aldığını, bu insanlarla aynı çerçevede görüşmenin hiçbir anlamı olmadığını, artık Türk tarafının da bunları değerlendirmesi gerektiğini sözlerine ekledi. 

Editör: TE Bilisim