Haspolat’tan Gazimağusa yönüne gelen derelere bırakılan vidanjör atıkları, mezbaha atıkları, peynir altı suları ve arıtma tesisinden çıkan eksik arıtılmış suların Gazimağusa’ya uzanan dere yatağında yarattığı kirlilik ciddi boyutlara ulaşmıştır. Gazimağusa’nın felaketine neden olacak kirlilikte olduğu daha önce yaptığımız tahlil sonuçlarıyla kesinleşen dere yatağındaki suyun son tahlil sonuçları da çok daha ciddi tehlike sinyalleri vermektedir.
Hatırlanacağı gibi, Gazimağusa Belediyesi, Köprü Göleti ile Gazimağusa arasındaki dere yatağına set çekmek zorunda kalarak, bu akışı tıkamıştır. Bu müdahalenin ardından, devletin ilgili birimleri sorunu göstermelik bir tavırla geçiştirmeye çalışmış, ancak esas amacın Köprü Göleti’nde biriken kirli suları seti kaldırarak Gazimağusa Körfezi’ne ulaştırılması olduğu anlaşılmıştı.
Dere yatağının farklı noktalarından ikinci kez aldığımız su örnekleri ilk tahlil sonuçlarından farklı olarak tehlikenin boyutunun büyüdüğünü göstermektedir. Hem set yaptığımız noktadaki suyun, hem Köprü İle Çayönü arasında akan suyun, hem de Köprü Göleti’nden çıkan suyun yüksek derecede kirliliği devam etmektedir. Kamuoyuna bundan önce açıkladığımız tahlil sonuçlarına ve yeni tahlil sonuçlarına göre, Gazimağusa Beldiyesi’nin dere yatağının önünü kesmesinin haklılığı da devam etmektedir.
Sonuçlar bize, bu suyun kontrollü biçimde Köprü Göleti’nde ıslah edilmesi için hiçbir çalışma yapılmadığını göstermektedir. Konunun ciddi bir boyutu olan, dere yataklarına dökülen atıkların kontrol altına alınması için ne yapıldığını sormak hakkımızdır.
Gazimağusa Belediyesi’nin konuyu ciddiyetle takip ettiğini ve soruna köklü çözüm bulununcaya kadar da bu tavrını sürdüreceği bilinmelidir. Konuya muhatap olan yetkililerden de aynı ciddiyetle konuya yaklaşmasını bekliyoruz.
Editör: TE Bilisim
