Açıklamada, " BARIŞ ve DEMOKRASİ birbirini tamamlayan bir süreçtir, hak, hukuk, adalet ve kalıcı ekonomik refah ancak barış içinde yaşar, barış içinde büyür, barışla gelişir ve serpilir ifadelerine yer verildi.

Açıklama şöyle:
Barış kavramını açıklarken sözlük anlamının dışına çıkıp başka bir gözle anlatmak istiyoruz. Barış, bir savaş olmama durumundan çok ötesinde, barışın kişilerin ve toplumların gelişimi için ön şart olan karşılıklı anlayış, destek, yardımlaşma ve birlik, beraberlik içinde yaşama halidir.
Barış isteği; aynı zamanda kalıcı kültür, ekonomi ve refahla ilgilidir. Bireyin, hem kültürel, hem de ekonomik olarak bir bütünün parçası olmayı hissetmeleri ve ortak değerlerde buluşmaları demektir.

Kültürel ve ekonomik gelişimlerini sağlamış ülkelerde, birey bağımsızdır, özgürdür, barışçıldır ve aynı zamanda toplumsal ve küresel gelişimin de bir parçası olduğunun bilincindedir ve ona göre katkıda bulunur.
Bu da,karar verme merciinde bulunanların sivil toplum ve aydınlarla birlikte geliştirilecek bir eğitim ve kültür politikaları oluşturmalarını gerektirir.

Özgürlüklerin, korkuyla yer değiştirmediği, aydınlığın karanlığa üstün geldiği, bir umut çiçeğidir barış.

Barış bir gün değil, her gün hiç bitmeyen bir özen, bilgi, emek, yaratıcılık ister.
Barış vicdanların hiç susmamasıdır, sağırlaşan yüreklerin duymasını sağlamaktır.
Barış, dünyanın tüm renklerinin buluştuğu, insanlığın ortak bayrağıdır.
Bu bayrak, hepimizi, hayatı, dünyamızı mutlu huzurlu ve refah içinde gelişime açık bir geleceğe taşıyacaktır.

Barışın olmadığı yerde yıkıcı ve yıpratıcı, bölücü ve bozguncu tutumlar, eğilimler ve davranışlar vardır. Ahenk (uyum) olmayınca; düzenli ve evrimsel çalışma olanağı elde edilemez.
Dolayısı ile barış ve ahenk, her kuruluş ya da birimin olumlu ve verimli bir şekilde çalışmalarda bulunabilmesi için kaçınılmaz öğelerdir.

Barış, önce insanda ve insanın kendi iç dünyasında başlar. Kendimizden ve çocuklarımızdan başlayarak barış tohumlarını her fırsatta ekmeli, gelişimine katkıda bulunmalıyız.
Hırs ve tutkularımızdan, ön yargılardan, öfkeden, kibirden, ayrımcılıktan arınmalı; bunun yerine alçakgönüllülük, iyilik, doğruluk, dürüstlük, cesaret ve sabır gibi erdemlerle olgunlaşarak, kendimiz için kabul ettiğimiz kişilik haklarının başkalarının da vazgeçilmezleri olduğu bilincine vararak, birlik ve beraberlik içinde en önemlisi de, sevgiyle hep birlikte yaşamalıyız.

Tüm dünayda ve özellikle bize yakın orta doğuda dökülen kanlar durmalıdır.
Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü ve Aydınlık Yarınlar Hareketi’nin ilkelerinin en önemlilerinden bir olan ‘Barışın’ Kıbrısımıza ve dünyamıza egemen olması için gayretimizi sevgiyle, barış içinde aydınlık yarınlar ümidiyle sürdüreceğiz".

HASAN ARIBURUN
AYH GENEL SEKRETERİ 
Editör: TE Bilisim