Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunun son noktası da 5’li görüşme olacak” dedi.
2016 yıl sonunun, adı konmasa dahi, aslında bir takvim olduğunu ifade eden
Cumhurbaşkanı Akıncı, “2017’ye çözümsüz girmek demek bu işin artık federal
çözüm değil başka seçeneklerle gündeme gelmesi demektir. Bu nedenle
takvimin önemli olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı şöyle devam etti:
“Biz, bir ara takvimlendirme bir iş planı yapabilir miyiz diye gayret sarf ettik.
Maalesef Rum tarafı buna yanaşmadı, BM de 2 tarafın uzlaşması olmadığı
için bir şey söyleyemedi”.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum tarafının öteden beri bir tür takvim fobisi
olduğunu belirterek “genellikle takvim ve sürelerden bahsetmeyi pek
istemiyorlar” dedi.
Ekim ayında tarafları çok yoğun bir müzakere trafiğinin beklediğini anımsatan
Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle dedi:
“BM Genel Sekreteri’nin açıklamasında da ifadesini bulan 2016 hedefine
bağlılık devam edecekse yıl bitmeden 5’li zirvenin yapılacağı ön görülebilir.
Kıbrıs sorununun 4 başlığı üzerinde yoğun müzakere oldu ve ciddi ilerleme
sağlandı. BM Genel Sekreteri açıklamasında bunu ‘son bir yılda eşi
görülmemiş ilerlemeler sağlandı’ diye ifade etti.
Ekim ortasına kadar 4 başlıkta geriye kalan konuları tamamlayalım diyoruz.
Kıbrıs küçük yer, özellikle güneyde basına sızdırılıyor, bu konular abartılı
olarak manşetlerde yer alıyor.
Bu nedenle Kıbrıs Türk tarafı olarak biz toprakla ilgili yer ismi yüzdelik gibi
hassas konuları yurtdışında yapılacağı bir format konuşmak istiyoruz.
Kıbrıs’a dönüp toprak ayrıntılarını ertesi gün Rum gazetelerinin manşetlerinde
çarpıtılmış olarak göreceğimiz bir şekilde konuşmayacağız”.
Cumhurbaşkanı Akıncı, “New York’a bu konuda da artık bir yol haritasının
çıkması gerektiğinin bilinciyle geldik. Ancak Kıbrıs Rum tarafında takvim fobisi
BMGS ile yaptığımız görüşmede de yeniden nüksetti. Dolayısıyla açıklamaya
takvim, zaman dilimi ve format adını koyamadan ayrıldık” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, NTV canlı yayınında yaptığı açıklamada, “Bir kez
daha görüldü ki Kıbrıs Türk tarafı takvimlendirme, niyet, irade kararlılık ve
çözüm istekliliğini bir kez daha tüm dünya kamuoyu önünde kanıtladı; ama
hedefimiz bunun ötesinde tüm bunların Kıbrıs’ı çözüme taşınmasıdır” dedi.
“Rum tarafının da bu noktaya gelmesini istiyoruz” diye konuşan
Cumhurbaşkanı Akıncı, “Eğer 2016 sonuna kadar geriye sadece teknik
konular kalacak şekilde, çözümün ana parametrelerinin tümünü kağıda
dökemezsek ve müzakereler 2017’ye sarkarsa, 2017’nin riskleri ile karşı
karşıya kalacağız. Yeni BMGS gelecek dosyasını öğrenmeye çalışacak, şuan
destek veren ABD yönetimi değişecek, güneyin hidrokarbon çalışmaları
bölgeyi işbirliği alanı yerine yeni gerginlik alanlarına dönüştürecek ve güneyde
2018 başkanlık seçimlerinin kampanya dönemi başlayacak” dedi.
“Doğal takvim 2016’dır ve bu hedef herkesin hedefidir” ifadesini kullanan
Cumhurbaşkanı Akıncı, “Eğer gerçekçilik ve makuliyet hakim olursa, Rum
tarafı toptancı anlayışını bırakırsa, Kıbrıs Türk halkının bu topraklarda en az
onlar kadar söz sahibi olduğunu içselleştirirse ve Kıbrıs Türk toplumunun
eşitlik, özgürlük ve güvenlik içinde yaşayabileceği bir yapıyı içine sindirirse,
2016’da çözüm mümkündür” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilisim
