Sosyalist Enternasyonal üyeleri Lizbon’da ‘kriz’ ve ‘kadın’ı tartıştı. Kıbrıs’tan katılan CTP-BG’li heyet, ülke ve bölgedeki gelişmeleri aktardı.

CTP’den yapılan açıklamaya göre, CTP Kadın Örgütü Başkanı Sibel Sorakın ve Dış İlişkiler Sekreteri Fazilet Özdenefe, Sosyalist Enternasyonal’in Lizbon'da gerçekleştirilen konsey toplantısına katıldı.

Bu yıl, “Uluslararası Finansal Kriz Ve Kadın Üzerindeki Etkisi” ana başlığı altında toplanan Sosyalist Enternasyonal Kadın Konseyi,  1-2 Şubat tarihlerinde birçok ülkenin katılımıyla 2013’ün yol haritasını belirledi.

Toplantının ilk gününde Portekiz Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Antonio Jose Seguro  ve partinin  ilk kadın genel başkanı da olan Başkan Maria de Belem Roseira konuşma yaptı.

Dünya genelinde vergilendirmelerin hayata geçirilerek varlıkların daha adil dağıtılması, tüm politikaların temeline insan haklarının oturtulması, cinsel şiddetin ve tecavüzün savaş silahı olarak kullanımının sonlandırılması, cinsiyet eşitliğinin sosyal ve ekonomik gelişmenin itici gücü olduğunun fark edilmesi, gelişmekte olan ve fakir ülkelere yapılan yardımların azaltılmaları, kadınların ekonomik bağımsızlığının sağlanması için çalışma hayatına ulaşımının sağlanması konularında karar üreten Sosyalist Enternasyonal Kadın Konseyi çalışmalarını tamamladı.

ÖZDENEFE: “TÜRKİYE’YE DAHA DA BAĞIMLI HALE GELDİK”

Katılımcıların ülke ve bölgelerindeki sorunları aktardığı toplantılarda söz alan CTP Kadın Örgütü Dış İlişkiler Sekreteri Fazilet Özdenefe ise Kuzey Kıbrıs'ın hala daha dünyadan kopuk olduğunu, Kıbrıslı Türklerin izolasyonlar altında yaşadığını ve BM denetimindeki görüşmelerden bir sonuç çıkmadığını aktardı.

Özdenfene, “Her ne kadar şu anda dünyanın birçok yerinde sıcak savaşta ölüm kalım mücadelesi verilmekte ve Kıbrıs’a yoğunlaşmayı gerektirecek acil bir sorun yokmuş gibi gözükse de Kıbrıs’ta barış henüz tesis edilmemiştir ve savaşın olmaması barışın var olduğu anlamına gelmemektedir” dedi.

Hukuka uygun ve adil bir düzenin tesisinin önemine değinen Özdenefe, Arap dünyasının bir kısmının örnek aldığı Türkiye'deki demokratikleşme ve sivilleşme sürecinin Kuzey Kıbrıs'a paralel bir yansıması olmadığını iddia etti.

Kıbrıslı Türk kadınların izolasyonlar ve ekonomik baskılar arasında kimlik ve varoluş mücadelesi vermekte olduğunu belirten Özdenefe, mevcut sağ hükümetin, Kadına Karşı Her Türlü Şiddet ve Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi CEDAW’ın etkili olabilmesi için gerekli mekanizmaları hayata geçirmekten kaçındığını kaydetti.

Editör: TE Bilisim