Ne güzel söylemiş Mustafa Kemal Atatürk; ‘’Gerçek kurtuluş ancak cehaletin ortadan kaldırılmasıyla olur. Cehalet kaldırılmadıkça toplum yerinde kalıyor demektir, yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor demektir.”

Bugün baktığımız zaman ülkedeki eğitim seviyesi her ne kadar yüksek olsa da eğitim alanında ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır.

Ülkedeki en büyük kayıp Eğitim Bakanının istifa etmesi ile açılan yaradır. Her ne kadar bakanı sorgulamasak da birçok kişi yaşanan bugünkü karışıklığı yakından takip etmekte hatta ve hatta birebir içerisindedir.

Eğitim çok ciddi bir konudur.

Birçok okulda teçhizat eksikliği varken diğer taraftan yaşanan öğretmen eksikliği halen çözümlenemedi. Bayram süresi boyunca birçok kişi geçici öğretmenlik için arandı. Geleceğe ümitle bakan yeni öğretmen adayları bayram sonrası görevlendirildikleri okullarda eğitim verecekler. Bu kadar eksiklik bir anda giderilemez elbette ama en azından çocuklar boş tahtalara bakıp boş zaman geçirmezler.

Birçok okulda öğretmen yok. Bu sayede boşluklar doldurulacak ve eğitim yılındaki eksiklikler minimum seviyeye indirilecektir.

Tek sorun Eğitim Bakanlığı’ndaki boşluğun nasıl giderileceğidir. Yoksa gerisini zaten eğitimciler ellerinden geldikleri kadar gidermeye çalışacakları gibi fedakarlıklar da yapacaklardır.

Geçici olarak Eğitim Bakanlığına vekalet eden Serdar Denktaş birçok kesim tarafından ağır eleştirilere maruz kaldı.

Haksız değiller hani.

Birçok bakanlığı elinde tuttuğu gibi, bir de üzerine vekaletlik ekledi.

Kolay mı her alanda başarı sağlamak? Elbette ki değildir. Birçok kişi kendi alanı olmadığından dolayı işinde başarı sağlamakta zorlanır. Bakanlıklar da öyledir. Sağlık sektöründe uzmanlaşmış bir bakanı eğitim sektörüne verirseniz hata yapar ve bunun da bedelini ödersiniz. Tıpkı Arabacıoğlu’nda olduğu gibi. Ama her nedense işinde uzman olanlar da başarılı olamadı ülkemizde. Uzman olsalar da başaramayacak endişesi ile otururlar koltuklarında… Zaten baktığımız zaman kendi uzmanlık alanında başarı sağlamış birçok bakan şuan görev yürüttüğü bakanlıktaki görevinde zorlanmaktadır.

Hükümette olan iki ortağın yarattığı olumsuz sinerji buna en büyük etkendir. Yani sağ düşüncede olan bakanlıkla sol düşünce olan bakanlığın fikirleri asla örtüşemez. Sürekli olarak sıkıntılar yaşayan birçok bakanlık bugünkü Eğitim Bakanı ile ayni konumda ve istifanın eşiğindedir. Kısacası mesleğinizde uzaman olmanız bakanlığınızdaki görevinizde başarılı olacağınız anlamına gelmez. Bugün en başarılı bakan kim diye sorsalar şahsen kendi adıma düşünmem lazım derim.