Önemli bir şirketin eskiden muhasebeciliğini yapan bir arkadaş…
Dün mali polisteydi…
Çok önemli ihbarlarda bulundu;
“Dönemin bakanı bir siyasetçiye toplamda 3 milyon Dolar rüşvet verdik” iddiasında bulundu…
1.5 milyon Dolar bir şirket için, 1.5 milyon dolar da bir başka şirket için…
İhbarda bulunan ismi belli, rüşvet verildiği iddia edilen bakanın da adı belli, rüşvet veren iki büyük şirketin de isimleri belli, bunlar polis kayıtlarında yok çünkü, ihbar eden şahıs polisin tüm çağrılarına rağmen ifade vermek istemiyor…
Ya da bir şeylerden korkuyor!
…
Polis yetkilileri ile dün görüştüm ihbarın doğru olduğunu söylediler…
Ama ortada ifade olmadığı için de soruşturma başlatılmasının mümkün olmadığını eklediler…
İhbar doğru ama iddialar doğru mu o yapılacak soruşturma sonucunda ancak ortaya çıkar…
Ya da ilgili şirketler hayli büyük oldukları için her zaman olduğu gibi yine siyasetçiler devreye girer ve olay kapanır gider, hatta ihbarı yapan kişi amme fesatçılığından içeri girer…
Ama bu konuda polis, sonra hukuk sonra hükümet dimdik ayakta durur ve olayın üstüne giderlerse belki de bir ilk gerçekleşir ve bu ülkede bakanlık yapmış bir kişi, iki de dev şirket yetkilisi yargılanıp cezaevine gönderilir…
…
Peki gerçekten de ülkemizde rüşvet olayı var mıdır?
Kamuoyunun büyük bir bölümü olduğu yönünde görü belirtir..
Ben de farklı düşünmem ve siyasiler ile büyük şirketler arasında bir rüşvet çarkı olduğuna inanırım…
Ama bunlar hiçbir zaman ortaya çıkarılamaz, üstüne gidilmez ve rüşvet olayları devam eder gider!
Bazı siyasiler ceplerini doldurur, büyük şirketler verdikleri rüşvetin çok daha fazlasını devletin ensesinden ceplerine indirir.
Böyle gelmiş böyle gider misali!
…
Bir vekil niçin bakan olmak için bilmem neresini yırtar diye hep düşünmüşümdür!
Milletin vekili olmak onurlu, şerefli ve haysiyetli bir görevken daha fazlasını niçin isterler diye hep hayıflanırım…
Büyük bir heyecan içinde geçen genel seçimler kazanılan vekillik, mazbataların alınması ve ardından da hiç gecikmeden bakanlık kavgaları…
Haliyle ardından gelen rüşvet iddiaları!
Ve işin en ilginci de rüşvet aldığı iddia edilenler genelde her seçimde o veya bu şekilde yeniden seçilmesini bilirler…
 
 
Bütçe Dairesi’nde keyfi uygulamalar!
 
“İyi günler Levent bey
Yaklaşık bir aydan fazla süre geçti hala daha Bütçe Dairesi’nin terfileri açılmadı.
Haziran 2013 yılında Kamu Hizmeti Komisyonu’na yaptığımız başvurular Bütçe Müdürü Sonsel Tatlısu’nun keyfi hareketleri nedeniyle performans formları imzalanmadı.
Ayrıca 2015 bütçe hazırlık aşamalarında geçici personel 2/3 yıllık ek mesai yaptırıldı ama kadrolu 15 yıllık personel bütçe çalışmalarına katılmadı
Bu kadar keyfi uygulama son bulması gerek yok bulmaz ise yakın zamanda çok büyük sorun çıkacak.
Bu konuları araştırıp köşenizde yazarsanız iyi olur selamlar.”
 
(H.L.)
 
 
“Rekabet Kurulu göreve!”

“Rekabet Yasası 6. Maddesi'ne göre Ülke bütününde belirli bir mal veya hizmet piyasasında hakim konumda olan bir veya daha fazla teşebbüsün, hakim konumunu kötüye kullanması;
Doğrudan veya dolaylı olarak, haksız alış veya satış fiyatlarının ya da diğer haksız ticaret koşullarının empoze edilmesi yasaktır demektedir.
KKTC GSM hizmeti sunan iki şirket, 
KKTC Telsim ve KKTC Türkcell aralarında anlaşarak;
Ayni tarihte başlamak üzere,
Ayni Tarife uygulamasına başlamışlardır.
Bu uygulamaları Yasaya aykırıdır ve Rekabet Kurulu gereğini yapmalıdır. ..”
 
(Ülker FAHRİ)
 
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Ahmet KAŞİF, önceki gün Menteş Gündüz, Hamit Bakırcı ve Ergün Serdaroğlu ile çok özel bir toplantı yaptınız ve düğmeye basma kararı aldınız. Çok yakında DP-UG içinde kıyametin kopacağı iddia ediliyor. Yoksa Serdar beye Londra dönü bir sürpriz mi yapmaya hazırlanıyorsunuz?
…
Sayın Serdar DENKTAŞ, siz Ahmet Kaşif yurt dışındayken soğuk bir şaka yapıp görevden aldınız şimdi de o siz yurt dışındayken size sürpriz yapmaya hazırlanıyor. Buna bir de bakanlar katılırsa işte o zaman yandığınız gündür. Bakalım gelmeden operasyonu durdurabilecek misiniz?
…
Sayın Faiz SUCUOĞLU, önceki akşam yapılan Lefkoşa ilçe toplantısına tam 118 kişinin iştirak etmesi sizi epey memnun etmiş. Bakalım bu toplantıların ardından nasıl bir karar çıkacak diğer partiler bile merak etmeye başladı…
…
Sayın Abbas SINAY, istifanız gerçekleşmeyince meclise geri döndüğünüze göre alacağınız maaşı hak etmek istediniz galiba. Biz yine de sizden kürsüye çıkıp siyaseti kirletenleri açıklamanızı bekliyoruz. Biraz cesaret lütfen…
…
Sayın Mehmet ÇAKICI, LAÜ için kiralanan yurt ve binaların peşine düştüğünüzü öğrendik. Çok yakında size birkaç isim vereceğiz bunları takibe alınca sonuca çok daha kolay ulaşacaksınız…
…
Sayın Ali KİŞMİR, bazı siyasiler icazetli sorular sormadığınız için televizyon programlarınıza katılmayı kabul etmiyorlarmış. Demek ki doğru yoldasınız, siz de onları çıkaracağınıza halkın içinden kişileri çıkarın daha makbule geçecektir…
…
Sayın Menteş GÜNDÜZ, biz de niçin bu kadar sessizsiniz diye merak etmeye başlamıştık. Demek ki perde gerisinde hiç de boş durmuyor ve yeni operasyonlarda baş rol oynamaya hazırlanıyorsunuz. Hadi hayırlısı bakalım…
…
Sayın Dursun OĞUZ, uzman askerler konusunda yaptığınız girişimlerin sonucu hakkında yüzlerce arkadaş hayırlı haber bekliyor. Dün birkaç tanesi aradı konuyu bir kez daha meclis gündemine taşımanızı istediler…
…
Sayın Erdal ÖZCENK, Mağusa Hastanesi’nden birkaç hemşire aradı milletvekili olarak yaşanan olumsuz olaylarla ilgilenmeniz ve eskisi gibi hassas olmanızı istediler. Orada emeğiniz büyük, sizden sonra işler hiç de iyi gitmiyor…
…
Sayın Aysın KARADERİ, avcılar konusunda basına sitem edip ‘kapak olsun’ derken  her halde köpeğini yaşlı diye delik deşik edip öldüren avcıların marifetinden haberiniz yoktu. Ayrıca kapak olsun bizde küfür anlamındadır, hiç yakıştıramadık doğrusu!
…
Sayın Ergün SERDAROĞLU, DP’ye karşı Girne’deki operasyonu sizin yönettiğiniz söyleniyor. Çok konuşandan değil hiç konuşmayandan korkacaksınız değil mi? Gazanız mübarek olsun o zaman…
…
Sayın Tayfun ÇAĞRA, ‘Köylerimiz ve İnsanları’ adlı kitabınızın hayli rağbet gördüğü söyleniyor. Bu konudaki büyük bir boşluğu da doldurmuş oldunuz. Tebrik eder başarılı yayınlarınızın devamını dileriz…
…
Sayın Vatan MEHMET, ne yapıp ne edip Ali Tekman’ın yüzüğüne el koyduğunuz yönünde şikayet mesajı aldık. Kimi çakmak kimi tespih koleksiyonu yapar demek ki sizinki apayrı bir merak olsa gerek…
…
Sayın Polat ALPER, yeni binanız ile birlikte Rolls Royce antika aracınız da hayırlı olsun. Yaş kemale erince antika eşyalar daha bir rağbet görüyor değil mi? Kazasız belasız sürüşler temenni ederiz
…
Sayın Hasan SERTOĞLU, Futbol için harcanan paraları dağılımı konusunda yaptığınız açıklama spor camiasında büyük yankı yarattı. Özellikle halı ve çim sahaların kime ve hangi şartlarda yaptırıldığını ortaya çıkarın yeter de artar bile!
 
GÜNÜN FOTOĞRAFI:
 

Günün Fıkrası
 
Maaş

Özel bir firmada elemanların maaşlarını alırken imzaladıkları kağıtta şöyle bir cümle yazıyormuş:
- Maaşlarınız tamamıyla size has ve özel bir meseledir, bunun içindir ki, sizden başka hiç kimse maaşınızı bilmemelidir.
Yeni bir eleman maaşını alıp kağıdı imzalarken, bu cümleyi okumuş ve cümlenin altına şu sözleri eklemiş:
- Kimseye maaşımı söylemeyeceğim, elbette ben de sizin kadar utanç içindeyim...