Bir bakan arkadaşla sohbette soruyorum…

“Atamalar niye bu kadar gecikti” diye!

Önce derin bir nefes alıyor sonra nedenini söylüyor;

“O kadar çok söz verdik ki…”

UBP’de onun içindir şu anda sıkıntılı bir dönem yaşanıyor…

Hadi bakan atamaları konusu geride kaldı diyelim!

Müdür ve müsteşarlık konularında büyük yarış devam ediyor…

Söz verilenler makam alınca mutluluktan uçarken, makam alamayanlar hemen muhalif gardını alıyor…

“Bu hükümet fazla gitmez ki…” diye!

Ersen Tatar onun için büyük bir sıkıntı yaşıyor bu sıralar…

Bu vartayı atlatırsa ne ala!

Ama atlatmak zorunda çünkü bu ülkenin makam atamasından çok daha fazla ciddi işleri var…

Şimdi UBP Parti Meclisi üyeleri büyük bir yarış içinde…

Birkaç tanesi dışında çoğu bir yönetim kurulu üyeliği kapma peşinde!

Bastırdıkça bastırıyorlar…

Sahi ne var ki şu yönetim kurulu üyeliğinde!

Önemli kararlara imza atınca acaba servet mi yapacaklarını düşünüyorlar…

Aslında yalan değil!

Bazı yönetim kurulu üyelikleri var ki alınan kararlar devletin milyonlarının kaderini belirliyor…

Tabi ki çoğuna kötü niyetlidirler demiyoruz ama!

Öyle olan da yok değil…

Çünkü bizde devlet kurumlarında sistem avantaya her zaman açık kapı bırakıyor!

Yapılan milyonluk ihaleler…

Ardından bundan elde edilen kazançlar!

Tüm bunlar gösteriyor ki UBP parti tüzüğünde hiç gecikmeden bir takım değişiklikler yapılmalıdır…

Kendi bilecekleri iş ama bu tüzük kaldığı sürece her UBP iktidarında bu sorunlar yaşanacak, hem parti içi huzursuzluklar artacak hem de işe göre adam değil, adama göre atamalar ülkeye tek kuruşluk fayda sağlamayacaktır!

Sonra bir parti meclisine seçilen bir üye bu göreve partisine hizmet etmek için mi seçiliyor?

Yoksa partiyi merdiven gibi kullanarak devletin makamlarına yerleşmek için mi?

Ersin Tatar ve parti yönetiminin akıl varsa tüzüğü değiştirirler…

Partinin çeşitli organlarına seçilenlerin devletin her hangi bir kurumuna atanmasının önünü keserler!

Bunu yapmazlarsa…

Şimdi olduğu gibi yönetim kurulu üyelikleri bile altın değerinde görülecek ve bu anlamsız yarış parti var oldukça devam edecektir!

Bizimkisi naçizane bir tavsiyedir…

Ama partideki aklıselim insanların düşüncesi de bizimkisinden farklı değildir!

“Tüp gaz indirimi için ne bekleniyor?”

“1 Ocak 2019 tarihinde Doğal Gaz 2.982 Dolar x 5.30 TL= 15.80 TL iken Tüp Gaza zam yapılan 4 Haziran 2019 tarihinde Doğal Gaz 2.418 Dolar x 5.78 TL= 13.98 TL'ydi.
2 Temmuz 2019 bugün ise Doğal Gaz 2.284 Dolar x 5.65= 12.90 TL'dir.

Özetle TL'nin değer kaybına rağmen Tüp Gazın ham maddesi konumundaki Doğal Gaz yılbaşından bugüne TL bazında %18.35, zam tarihinden bugüne %7.73 UCUZLAMIŞTIR…”

(Devrim BARÇIN)

“Kuzey Kıbrıs’ta 90 bin insanın kumar sorunu var”

“Avrupa’da kumar bağımlılık oranı %1

Kumarda bağımlılık en az Avrupa ülkelerinde.

Orta oranda kumar bağımlısı ülke Kuzey Amerika ve Avustralya.

Yüksek kumar bağımlısı ülkeler Singapur, Hong Kong, Macao gibi Asya ülkeleri.

Bu ülkelerde bağımlılık oranı %2

Kuzey Kıbrıs’ta ise 2018 verilerine göre kumar bağımlılığı %13.9

Oysa bu oran 2007 yılında % 2.2’ydi.

Şimdi gelelim Evkafın su meselesine…

Ülkeler kumara adaptasyon (uyum) geliştirebilirler diyor, Çakıcı.

Bunun en canlı örneği Macao’ymuş.

Macao, dünyanın en büyük kumar şehridir. Kumar endüstrisi ve hacmi açısından Las Vegas’tan daha büyüktür. Ama çok ilginçtir Macao’da yaşayan insanların kumar bağımlılığı yoktur.

Çünkü kumarhaneleri kendi ekmek yerleri, iş yerleri olarak görürler. Macao bir Çin şehridir. İspanyol koloni geçmişi vardır. Benzer kültürel özellikleri taşımasına rağmen Singapur ve Hong Kong’da kumar bağımlılığı daha yüksektir. (%2)

Macao’da yerli insanın kumar bağımlılığı yok.

(Dilek KIRICI)

MERAKLI KÖŞE?

Fazla alınca niye itiraz yok?

Hayat pahalılığı ödeneğinden yüzde 2 kesinti yapılacağı kararı ortalığı kaldırdı…

Bazı sivil toplum örgütlerine de iyi bir fırsat geçti hükümeti eleştirmek için!

Hadi ilk tepkileri anlarız da…

Bakan Amcaoğlu bunu nedenini açıkladı ve detaylarıyla anlattı!

Buna rağmen tepkilerin devam etmesi hayli ilginçtir…

Aslında olay gayet basittir!

Eski hükümet döneminde her nedense artık bir yanlış hesap yapılmıştır…

Bu hükümette yapılan yanlışı düzeltmiştir!

Yanlış hesabın Bağdat’tan döndüğü gibi…

Kim bu hoca?

DAÜ’de öğretim üyeliği yapıyor…

Hem de bölüm başkanlığı yapıyormuş!

Etik dersleri de veriyor…

Ama gelin görün ki şu anda poliste bir dosya açıldı hakkında!

Etik dışı bazı imzalar attığı gerekçesiyle…

Onun içindir DAÜ yönetiminin görevlendirmeli hayati önem taşımaktadır!

Etik dersleri verenler etik dışı icraatlara imza atıyorsa vay halimize…

Protokolde neler var?

Bir hafta için imzalanıyormuş…

Ardından para gelecek çünkü!

Önce 6 aylık sonra da 3 yıllık…

İyi güzel de bu imza atılmadan önce protokolde neler olduğunu kamuoyuyla paylaşsalar ve bilgilendirme yapsalar daha iyi olmaz mıydı?

Sonra sendikaların pusuda beklediklerini bilmiyorlar mı?

Paylaşımcı olmayan alınan kararların çok da sağlık sonuçlar getirmeyeceğini düşünmeleri gerekiyordu…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ersan SANER, bazı örgüt başkanlarınızın devlete yapılan atamalarda istediklerini alamayınca erken kurultay için manifesto hazırlama girişimi başlattıklarını biliyor muydunuz? Şimdiden önleminizi alın ve sürprizlere de hazır olmanız tavsiye ediliyor…

Sayın Ali PİLLİ, biraz da karakteriz gereği gayet ılım ve hoşgörülü bir yapınız var ama eğer çok genç bir doktora bile görevlendirme konusunda söz geçiremiyorsanız ileride çok daha büyü sıkıntılar yaşayacaksınız demektir bizden uyarması!

Sayın Cemal REDİF, dün Başbakanlığa yaptığınız ziyaretten sonra Ersin beyin özel kalem müdürlüğüne atanacağınız yönünde yorumlar yapılmaya başlandı. Eğer öyleyse de birkaç güne kadar atamanız gerçekleşecek demektir, hayırlara vesile olsun artık…

Sayın Reşat DEĞİRMENCİ, Tarım Dairesi Müdürlüğünüz şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Konunun doktorasını yapmış birisi olarak bu görevi zaten çoktan hak ediyordunuz bundan böyle omuzlarınızdaki sorumluluk şimdi daha da arttı…

Sayın Ersin TATAR, atamalar devam ededursun artık parti tüzüğünde bir takım köklü değişiklikler yapmanın da zaman geldi gibi gözüküyor. Zira parti meclis üyelerinin yönetim kurullarına üye olmak istemesi kadar garip bir şey olamaz değil mi?

Sayın Hakan FELLAHOĞLU, Vakıflar İdaresi yönetim kurulu üyeliğiniz artık kesinleşti. Bu da demektir ki başkanlık bir dahaki bahara kaldı. Emirler bazen yüksek yerden gelince ona uymaktan başka bir şey kalmıyor değil mi?

Sayı Emirali DEVECİ, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarlık atama yazınız dün Cumhurbaşkanlığına iletildi, büyük ihtimalle birkaç güne kadar onaylanır ve yıllarca yürüttüğünüz bu göre bir kez daha dönersiniz. Hayırlı olsun…

Sayın Ödül MUHTAROĞLU, parti rozeti takmadan tam 9 başbakan gördüğünüz DPÖ Müsteşarlık görevinden dün itibarıyla alınınca ve bunu haber sitelerinden öğrenince haklı olarak alındığınız konuşuluyor. Siyasetin gözü kör olsun artık!

Sayın Salih KAYIM, belli ki yine birilerinin nasırına fena halde basmış olmalısınız ki bir takım korsan sitelerle saldırı kampanyasına uğramışsınız. Siz düzgün kaldığınız müddetçe çamur üstünüzde durmayacaktır gülün geçin deriz…

Sayın Bülent DİZDARLI, bir kez daha Çetinkaya ruhu galip gelmiş ve mesleğinize devam etmeme kararı alarak sarı kırmızılı camianın bayına geçmeye karar vermişsiniz. Sizi kulüpte en fazla bekleyen sorun mali yetersizlik olacaktır mendilleri de hazırlamak gerek değil mi?

Sayın Özer KANLI, füze olayından sonra Başbakan adına yaptığınız açıklama parti içinde konuşulmaya devam ediyor ve edecek gibi de gözüküyor. Bu tür konularda ileride ciddi bir muhalefetle karşılayabilirsiniz şimdiden uyarmış olalım…