Mehmet Akacan ise duruşmada fenalık geçirdiği için hastaneye kaldırıldı. Girne Adli Şube’de görevli polis memuru, zanlıların 03 Ekim 2018 tarihinde Girne'de meydana gelen “Resmi evrak Sahteleme, Sahte Resmi evrakı tedavüle Sürme ve sahte davranışla kayıt temini” suçlarından methalder olduklarını söyledi. Polis, mahkemede bulunan tüm zanlıların şu an huzurda bulunmayan ve meselede yine zanlı konumunda bulunan Orkun Altınbaş ile birlikte şu an rahmetlik bulunan Hüseyin Cahit adına Girne bölgesinde bulunan 18 ayrı koçanlı mallarını toplam 3 milyon 50 bin sterlin karşılığında satın aldıklarına dair sahte bir satış sözleşmesi düzenledikten sonra Hüseyin Cahit’in vekili olarak Ahmet Bayraktar’ın konu sözleşmeyi imza etmesine müteakip konu sözleşmeyi Girne kaza mahkemesinde tedavüle sürdüklerini belirtti. Polis memuru, Hüseyin Cahit’in vefat etmeden önce Girne’deki arazisini Vakkas Altınbaş’a 7.050.000 Sterline sattığını, 4.000.000 sterlinlik tutarının satış günü ödendiğini söyledi. Polis, geriye kalan 3.050.000 sterlin içinde Vakkas Altınbaş 'in Hüseyin Cahit’e iki adet 1.525.000 sterlinlik çekler yazdığını ifade etti. Cahit’in 9 Ağustos 2017 tarihinde vefat ettiğini kaydeden polis, akabinde zanlıların Girne kaza Mahkemesinde ara emri almak dava dosyaladıklarını ve Dia Towers Ltd’nin Direktörü Orkun Altınbaş’ın Cahit’in Girne bölgesinde bulunan 18 ayrı koçanlı mallarını satın aldığını ve kendilerine devrinin olmadığını belirterek, 1.525.000 sterlinlik çeklerin ödemesinin durdurulmasını talep ettiklerini belirtti. Polis memuru, 06 Kasım 2019 tarihinde mesele ile ilgili olarak zanlı Ahmet Bayraktar’ın şubeye celp edildiğini ifade etti. Polis memuru, Bayraktar’ın gönüllü ifadesinde Hüseyin Cahit’in vefatından yaklaşık 2 ay sonra Vakkas Altınbaş’ın kendisi ile görüştüğünü iddia ettiğini anlattı. Polis, zanlının iddiasında Altınbaş’ın Hüseyin Cahit’e ait 18 ayrı koçanlı malları satın aldıklarına dair sahte bir sözleşme hazırlayacaklarını, vekil olarak sözleşmeye imza atması halinde 1 milyon sterlin ödeme yapmayı teklif ettiğini söylediğini aktardı. Polis memuru, zanlının teklifi kabul ettiğini, Refet Uzun’un da 2017 yılı içerisinde sahte sözleşmeyi hazırladığını ve kendilerine getirdiğini anlattığını açıkladı. Polis, zanlı Bayraktar’ın alıcı konumunda olan Orkun Altınbaş, Mehmet Altınbaş ve kendisinin sahte sözleşmeye imza attığını, imza atılırken herhangi bir tasdik memurunun bulunmadığını söylediğini anlattı. Polis, zanlı Bayraktar’ın daha sonra kendisini yetkili vekil olarak göstermek için 16 Haziran 2017 tarihinde Mehmet Ormancıoğlu ile birlikte geriye dönük bir sahte vekalet hazırladıklarını itiraf ettiğini açıkladı. Polis, sözleşmenin yapıldığı 3 ekim 2016 tarihinde tasdik memuru Kemal Yorgancıoğlu tarafından tedavüle sürülen sözleşmede imzaları bulunan zanlı Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş ve zanlı konumunda olup yurtdışında olan Orkun Altınbaş ‘ın yapılan muhaceret kontrollerinde 3 Ekim 2016 tarihinde ülkede olmadıklarının tespit edildiğini dile getirdi. Polis memuru, ayrıca zanlıların tutukluluk süresinde 6 kişinin sorgulandığını 3 kişiden ifade alındığını ve bunların 2'sinin bahse konu sözleşmeden haberdar olduklarını söylediklerini kaydetti. Söz konusu 2 kişinin, Hüseyin Cahit ile Vakkas Altınbaş arasındaki 7 milyon 50 bin sterlinlik satış sözleşmesinin sadece Hüseyin Cahitin , Girne Mete Adanır Caddesinde bulunan mülkünü kapsadığını merhum Hüseyin Cahite ait diğer 18 mülkün satışının söz konusu olmadığını beyan ettiklerini dile getiren polis, sorgulanan tanıkların, bu konuda ifade verebilecek 10 yeni isim verdiğini ve bu isimlerin de sorgulanacağını kaydetti. Polis, ayrıca bu süre zarfında zanlı Mehmet Altınbaş'ın el yazı örneklerinin alınarak incelenmeye gönderildiğini söyledi. Polis memuru, 18 koçanlı malı satın almış gibi gösterilen Dia Towers Ltd’nin direktörünün sedef altınbaş olduğunun tespit edildiğini ancak satış sözleşmesinde Vakkas ve Mehmet Altınbaşın imzalarının bulunduğunu ve Sedef Altınbaş’ın ifadesine de başvurulacağını söyledi. Vergi, tapu daireleri ve bankalardan soruşturma yapılacağını kaydeden polis, ayrıca mesele ile ilgili 10 kişiden ifade alacaklarını söyledi. Polis memuru, öte yandan Mehmet Altınbaş’ın ifadesinde sahte sözleşme imzalanırken, Mehmet Akacan’ın bir süreliğine olay yerinde olduğunu ancak imza işlemleri bitmeden ayrılmadığına dair beyan verdiğini belirtti. Soruşturmanın devam ettiğini kaydeden polis, zanlıların 8 gün daha tutuklu kalmasını talep etti. Zanlıların avukatlarının da tutukluluk talebine itiraz etmesi üzerine saatler süren duruşma gerçekleştirildi. Avukat Tahir Seroydaş, meselede zanlı konumunda olan Orkun Altınbaş’ın şu anda Ukrayna’da olduğunu belirterek, hafta içinde ülkeye dönerek adalete teslim olacağını ifade etti. Duruşma esnasında Mehmet Akacan fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Mahkeme, bunun üzerine karar vermek üzere duruşmaya ara verdi. Arananın ardından Akacan’ın avukatı gıyabında duruşma yapılmasını talep ettiç. Mahkeme talebi kabul ettikten sonra kararını açıkladı. Yargıç Meltem Dündar, meselenin 16 aylık bir mesele olduğunu ancak polisin bazı kanıtları incelemediğini, tahkikatta eksiklik olduğuna vurgu yaptı. Dündar, söz konusu olan 18 koçanın şu anda kimin adına olduğuna dair de tespit yapılmadığını söyledi. Dündar, zanlıların çevre şahadetine etki edebileceğine dair iddiaya karşın ise soruşturmanın 16 aydır zanlıların bilgisi dahilinde sürdüğüne dikkat çekti. Dündar, Mehmet Akacan’la ilgili ortaya kesin bir iddia konulmadığını, suçla bağlantısının araştırıldığının belirtildiğini ifade etti. Dündar, soruşturmanın geri kalan kısmının Mehmet Akacan ve Mehmet Şefik Ormancıoğlu ile ilgili olmadığını ifade ederek, iki zanlının teminata bağlanmasına, 5 zanlının da 3 gün daha tutuklu kalmasına emir verdi. Dündar, zanlılar Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş, Refet Uzun, Kemal Yorgancıoğlu , Ahmet Bayraktar’ın tutukluluk sürelerinin 3’er gün daha uzatılması, Mehmet Akacan’ın KKTC vatandaşı 2 kefilin 100’er bin Türk liralık kefalet senedi imzalaması, zanlı Mehmet Şefik Ormancıoğlu’nun, KKTC vatandaşı 2 kefilin 200’er bin Türk liralık kefalet senedi imzalaması ,he iki zanlının yurt dışına çıkışlarının yasaklanması, pasaport, kimlik ve seyahat belgelerine el konulması ve haftada 1 kez en yakın polis karakolunda ispatı vücutta bulunmaları gelirine el konulması ve haftada 1 en yakın polis karakoluna ispatı vücutta bulunmaları şartlarıyla tutuksuz yargılanmak üzere teminata bağlanmaları, zanlıların teminat şartlarını yerine getirememesi halinde 2 ayı geçmemek kaydıyla merkezi cezaevinde tutuklu kalmaları emrini verdi.