KKTC Umut Derneği binasında basın toplantısı düzenleyen Dinçoğlu, toplantının ardından, evi işgal ettiklerini Vakıflar İdaresi’ne dilekçe ile bildireceklerini ifade etti. Büyük şehir ve yerleşim yerlerinde ailelerine kiralık ev bulmakta sıkıntı yaşayan vatandaşların derneğe başvurarak çare aramakta olduğunu kaydeden Özlem Dinçoğlu, “Bunlara eşlerinden ayrılmış gelir seviyesi en aşağılarda sosyal yardım alan veya asgari ücret altında çalışan kadınlar da dahil” dedi. Ülkeye plansızca getirildiğini belirttiği öğrencilerin piyasayı yükseltip, yıllık peşin kira modelini ev sahiplerine alıştırmalarından dolayı, namusuyla çalışıp yaşam sürdürmeye çalışan ailelerin, yeni yuva kurmak isteyen genç çiftlerin, şiddet mağduru olduğu için yıllardır yaşadığı evi terk etmek zorunda kalan kadınlar ve çocukların zor durumda kalmakta olduğunu savunan Dinçoğlu, şöyle devam etti: “Bu şart ve koşullar, maalesef ailelerin her türlü suça, fuhuşa, uyuşturucuya ve kötü alışkanlıklar gibi konuların istismara açık olma hallerini aktif durumda tutmaktadır. Konu hakkında ilk müracaat edilen kurum olan Vakıflar İdaresi yapılan müracaatlar karşısında ya ‘ev yok’ diyor yada tespit edilen evi bir başkasına veriyor.” Vakıflar İdaresi’nin politize olduğunu iddia eden Dinçoğlu, “Son dönemde yardım konularında çok olumlu ve başarılı işlere imza atmış olsalar dahi vakfa ait mülklerin gerçek ihtiyaç sahiplerine verilmesi konusunda ciddi bir zafiyeti olduğu herkesçe bilinmektedir” dedi. Özlem Dinçoğlu, Vakıflar İdaresi mülk kiralama yasası, asgari ücrete endeksli bir kiralama yasası ve ticari zihniyetle ülkeye getirildiğini belirttiği öğrenciler için üniversitelere yurt yapma zorunluluğu yönünde yasal düzenleme yapılmasının takipçisi olacaklarını da ifade etti.