Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şu sırada Kanal D ve CNN Türk'ten canlı ve ortak olarak ekrana gelen "Başbakan ile Özel" programında, gazeteciler; Taha Akyol, Enis Berberoğlu, Hande Fırat ve Hakan Çelik'in gündeme ilişkin sorularını yanıtlıyor.
Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili yaptırdıkları kamuoyu araştırmasında yüzde 66 kabul gördüklerini açıkladı.
"Çözüm sürecinde ben halkıma inanıyorum" diyen Erdoğan, Güneydoğu'ya açılışlara gittiklerinde yoğun katılımların olduğunu anlattı.

PAZARLIK YOK SADECE İMRALI'NIN KOŞULLARI İYİLEŞTİRİLDİ
Başbakan kamuoyunda terör örgütüyle pazarlık yapıldığı iddialarıyla ilgili, "Karşılık değil bir amaç uğruna bunu yapıyoruz. Öyle, al başkanlığı ver şunu, ev hapsiymiş falan filan bunu söyleyen bizi doğru anlamamış" dedi.
Akyol'un, "pazarlık yoksa neden Öcalan böyle bir çağrı yaptı" şeklindeki sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi: "Biz ona televizyon verdik ve onu hayata dahil ettik. Sonra her gün jimnastik yapma imkanı verdik. Arkadaşlarıyla görüşmelerini hergün birer saat yapsın dedik. Benim verdiğim, verebileceğim şey budur. Bu insan orada mahkum sonuçta. Kılıçdaroğlu'nun masanın bir ucunda o bir ucunda başbakan sözü çok çirkin bir ifade."
Erdoğan, CHP ve MHP'den DHKP-C'nin parti merkezlerine ve Adalet Bakanlığı'na yapılan saldırıyla ilgili geçmiş olsun telefonu bile etmediklerini sözlerine ekledi.
Başkanlık sistemini sadece kendileri döneminde gündeme gelmediğini kaydeden Erdoğan, daha önce Özal hatta Türkeş tarafından da gündeme getirildiğini hatırlattı.

"SİLAHSIZ ÇEKİLMELİLER"
PKK'nın silahları bırakmamasıyla ilgiliyse Erdoğan, "Niye silah silahsız olarak geçişini yap. Silahını Türkiye'de bırak, silahsız çekil. İster gömsün, ister mağaraya bıraksın ama silahsız gitsin. Bizim güvenlik görevlilerimizin de silahsız insana kurşun sıkacak değil" diye konuştu.
Erdoğan, operasyonların durması için silahların susması değil bırakılması gerektiğini belirterek, "Yeni bir Oslo sürecine müsade etmem" dedi.

Yurt dışındaki uzantılarının da silahsızlandırılması için kampların olduğu ülke liderleriyle görüştüğünü vurgulayan Erdoğan, "Sadece Irak değil, Yunanistan'la görüşüyoruz. Yunanistan sözünde durdu ve kamplarını dağıttı. O kamplardaki 14 kişiyi gözaltına aldılar ama sonra tekrar bıraktılar. Şimdi takip ediyoruz süreci" şeklinde konuştu.
Çekilecek terörist sayısının bin ila bin 500 arasında olduğunun kendilerine iletildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Nereye gitmek isterlerse gidebilirler. Ben onu bilmem. Benim bildiğim, oradaya bambaşka bir hava gelecek. Biz her zaman ne dedik? Silahla değil, siyasetle mücadele edin. 30 yıl mücadele ettiniz ama bir sonuç alamadınız. Orada sağlanacak huzur ülke geneline yayılacak. Orada başlayacak olan yatırımlarla biz sıçrayacağız. Önümüzdeki 2 yıl yerel ve genel seçimler var. Bu süreci başarıyla aşabilirsek o zaman Türkiye'nin önü açılacak."
Erdoğan, "Terör örgütleri şunu çok iyi bilmeliler, terörle bir sonuç edilemiyor. Biz de asla terörle mücadede rehavete kapılmayız, tedbirler sürüyor. Eğer terör olmasaydı bugün 1'e 3 katlarken, 1'e 5 katlamış olacaktık ve Kürt kardeşim de bunun faydasını görecekti" dedi.

AKİL İNSANLAR KOMİSYONU

Çözüm süreciyle ilgili gündeme gelen "Akil İnsanlar Komisyonu"yla ilgili de bilgi veren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Çalışmalar bir kaç günde içinde başlayacak. Akil insanları biz belirleriz. Toplumda karşılığı olan insanlardan oluşmasını istiyoruz. 7 kişinin biri başkan,2 kişi sekreterliğini yürütecek, 4 kişi de üye olacak. 1 ay içinde tüm çalışmaları yapacaklar. O bölgedeki STK'larla görüşmeler, konferanslar olacak. Nihai raporu hazırlayıp topluma deklare edeceğiz."

IRAK'TA SÜNNİ VE ŞİİLER HUZURSUZ

Erdoğan, hafta içi Barzani'nin ziyaretiyle ilgili bir soruya "Irak'ta Maliki hükümetine yönelik gösteriler sürüyor. Sadece Sünniler değil, Şii kesimde de ciddi bir huzursuzluk var. İran'a gelince, İran'ın tavrını kabullenmemiz mümkün değil" dedi.
Irak anayasısına göre oradaki petrollerin yüğzde 17'si Kuzey Irak'a ait olduğunu belirten Erdoğan, "Bunu kabul edemeyen Irak hükümeti, bir takım dayatmalarda bulunarak Bölgesel Kürt Yönetimini sindirme yoluna gitti. Yerel yönetim de bu açığını bizim üzerimizden kapatmaya çalıştı. Bizde hay hay dedik. Şimdi onlarla ticari sözleşmenin içine girdik" dedi.

"GÜÇLÜ TÜRKİYE ASLA EYALET SİSTEMİNDEN KORKMAMALIDIR"
Eyaletler yapılanmalarıyla ilgili eleştirilere yanıt veren Erdoğan, "Bunlar dünyaya bakmıyorlar. Gelişmiş ülkelere baktığınızda eyalet sistemi korkusu yok. Tarih bilgileri de yok. CHP hadi neyse de MHP'ye şaşırıyorum. Osmanlı'yı her koşulda örnek gösteriyorlar ama Osmanlı eyalet sistemiyle yönetilen bir imparatorluktu. MHP'nin büyükşehir yasasına karşı çıkması da bundan. Üniter yapıyı bozacak bir durum yok ortada. Eyalet sistemi içerisinde üniter yapıyı da koruyabilirsiniz. Güçlü Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalıdır" dedi.

KADIKÖY BELEDİYESİNDEN İÇKİ YASAĞI

Kadıköy Belediyesinin ilçede bazı içkili mekanları geceyarısından sonra kapatma kararı aldığını açıklayan Erdoğan, bu karara destek verdiğini ama bunu AK Partili bir belediye yapsaydı medyada haber olacağını ifade etti. Konuyla ilgili anayasada hükümete bir yetki verildiğini hatırlatan Erdoğan, "Bu konuda fütursuzca davranan belediyeler var. Okulların yakınlarına kadar girdiler biz buna sert bir şekilde müdahale ettik" dedi.

İSRAİL'İN ÖZRÜ
İsrail'in özrüyle ilgili bundan sonra yaşanacak sürece ilişkin soruya Erdoğan, "İkinci aşama tazminat safhası. Önümüzdeki hafta İsrail'den bir heyet gelecek. Filistin'e ambargo sorunu da aşılmış durumda. Gazze'ye ziyaret planım var, tarihi henüz netleşmedi" diye yanıt verdi.

RUHBAN OKULUNU AÇMA ŞARTI
Ruhban Okulu'nun açılması konusunda engel olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Obama ve öncesinde Bush'la bu konuları görüştüğümüzde bu okulu açın dediklerin de benim teklifim şu oldu: Biz bu işi çözeriz, yasa gerektirmiyor, kolay iş. Bizim istediğimiz bir kaç şey var. Atina'da camilerimiz var. Buna müsade edin bu camileri açalım. Ve Sensinot Meclisi üyeleri bitmişti. Bunların da Türk vatandaşlığı yok. Biz de üye gönderin Türk vatandaşı yapalım dedik. Şimdi sayıları 21'i buldu. Ben Merkel ile görüşmem de bunu dile getirdim. Kendisine bunun karşılığında Batı Trakya'daki müftülüğünün tanınmadığını söyledik. Bu sorunu çözerlerse bizde ruhban okulunu da açarız. 
Editör: TE Bilisim