Türkiye’nin Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Kıbrıs sorunun çözümü konusunda umutlu olduğunu belirterek, Türkiye'nin her zaman yapıcı bir tavır içinde olduğunu söyledi.

Bağış, 24 TV'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Mısır'da ordunun yönetime el koymasına ilişkin soru üzerine Bağış, Avrupa Birliği'nin (AB) Mısır'da ordunun yönetime el koymasına karşı net bir tavır alamadığını belirterek, "Avrupa Birliği buna 'müdahale' dedi. Bunu neresi müdahale, düpedüz darbedir. Darbeye darbe diyemeyenler maalesef orda yaşanan vahşete vahşet diyemediler" dedi.

Bağış, "Olası darbeyi engellemek için Türkiye olarak çok uğraştık. Yeterli bulmadığımız mesajlar bile tamamen Türkiye'nin baskısı sonrası ortaya çıkan mesajlardır" dedi.

Darbenin ortaya çıkmasından sonra ilkesel bir tepki koyan Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden de aynı tepkiyi koymasını beklediğini belirten Bağış, Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'un yaptığı açıklamalar ile AB'nin de olayları görmeye başladığını söyledi.

"AVRUPA BİRLİĞİ İLKELERİYLE BAĞDAŞMAYACAK ŞEYLER"

AB üyesi ülkelerin Mısır'daki darbeye farklı yaklaştıklarını kaydeden Bağış, şunları söyledi:

"Bazı ülkeler maalesef Mısır'daki darbecilere biraz yol vermek istediler. Bunun doğru olmadığını onlar da görmeye başladılar. Çünkü Avrupa Birliği'nin üzerine kurulu olduğu ortak değerlerin en önemlisi demokrasidir. Demokratik yöntemle seçilmiş bir cumhurbaşkanını alaşağı etmek, halkın onayından geçmiş bir anayasayı lağvetmek, bunlar Avrupa Birliği ilkeleriyle bağdaşmayacak şeylerdir."

Mısır'da generallerin yanlarına sözde toplum liderlerini alarak hükümetin devrildiğini ilan ettiğini ifade eden Bağış, "Avrupa Birliği buna 'müdahale' dedi. Bunu neresi müdahale, düpedüz darbedir. Darbeye darbe diyemeyenler maalesef orada yaşanan vahşete vahşet diyemediler. Sabah namazını eda ederken insanlar kurşuna dizildi. 50 küsur insan öldü. Vahşet yaşandı" diye konuştu.

"BİZİM TARAFIMIZ DEMOKRASİDİR"


Mısır'da kimsenin tarafını tutmadıklarını belirten Bağış, "Bizim tarafımız demokrasidir. Sayın Mursi demokratik yöntemlerle seçilmiş bir Cumhurbaşkanı olduğu için biz kendisinin arkasında duruyoruz. Mısır halkı iradesini ortaya koyarak başka birisini seçerse biz onunla da çalışırız. Ama şu an itibariyle seçilmiş tek bir cumhurbaşkanı vardır. O da Sayın Mursi'dir. Onun için Mursi'nin görevine dönmesi çok önemlidir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin AB ile katılım müzakerelerinde yeni bir fasıl açılıp açılmayacağına ilişkin soru üzerine Bağış, 22. fasılla ilgili Fransa eski Cumhurbaşkanı Sarkozy tarafından konulan engelin halefi tarafından kaldırıldığını söyledi. Faslın açılması ile ilgili bütün çalışmaları yaptıklarını hatırlatan Bağış, 26 Haziran'da saat 16.00'da faslın resmi açılışı için Brüksel'e davet edildiklerini ancak Almanya Başbakanı Merkel'in teknik nedenler ileri sürerek engellediğini kaydetti. Almanyalı yetkililerle görüşmeye çalıştıklarını ancak dönüş yapmadıklarını belirten Bağış, medya üzerinde tartışma başlatmaktan başka çaresinin kalmadığını söyledi.

"TÜRKİYE BÜYÜK BİR DEVLETTİR GEREKİRSE JEST YAPAR GEREKİRSE REST ÇEKER"

Bağış, medya üzerinden başlayan tartışmanın ardından AB Konseyi'nin faslın açıldığını ilan ettiğini, sadece faslın açılış töreninin ekim sonrasına bırakıldığını söyledi. Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu ifade eden Bağış, "Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin Avrupa Birliği bakanıyım, Avrupa Birliği'nin Türkiye bakanı değilim. Bazen anamuhalefet bunu karıştırıyor. Beni Avrupa'nın başmüzakerecisi zannediyorlar, ben Türkiye'nin başmüzakerecisiyim. Türkiye büyük bir devlettir. Gerekirse jest yapar gerekirse rest çeker. "

AB'yi insan hakları, ifade özgürlüğü ve temel haklarla ilgili 23. ve 24. fasılları açmaya davet eden Bağış, "Türkiye ile ilgili eleştirilerin yüzde 90'ı bu fasılların içeriği ile ilgili. O zaman hodri meydan. Koyun bu açılış kriterlerini, onları yerine getirelim. Türkiye de ilerlesin. Avrupa Birliği Türkiye'ye ödevini yap diyecek ama ödevin ne olduğunu söylemeyecek. Açılış kriterlerini yayınlamayacak. Biz ifade özgürlüğünde Macaristan'dan Malta'dan daha mı geriyiz? AB üyesi Almanya, Fransa ve Belçika'dan daha mı geriyiz? Neden? Güney Kıbrıs Rum Yönetimi veto ediyor. 27 ülke Güney Kıbrıs Rum yönetimini ikna etsin" ifadelerini kullandı.

Bağış, Kıbrıs sorunun çözümü konusunda umutlu olduğunu belirterek, Türkiye'nin her zaman yapıcı bir tavır içinde olduğunu söyledi.

"TÜRKİYE KİMSENİN ÇANTADA KEKLİK MÜTTEFİKİ DEĞİL"

Bağış, Türkiye'nin AB yolunda eksen kayması yaşadığına ilişkin yorumları değerlendirerek, "Türkiye'nin eksenin falan değiştiği yok. Türkiye yükseliyor. Türkiye artık kimsenin çantasındaki keklik müttefiki değil. Türkiye kendi iradesiyle karar alabilen, aldığı kararlar bölgesinde etki yapan ve Türkiye sorulmadan önemli kararların alınamayacağı noktaya geldik. Çok şükür Türkiye'nin ekseni hep aynıdır. Doğunun en Batılı, Batı'nın en Doğulu ülkesidir" diye konuştu.

"BİZ MÜKTESEBATIN YÜZDE 70'Nİ ZATEN İÇ HUKUKUMUZA UYGULAMIŞIZ"

Türkiye'nin AB için de vazgeçilemeyecek bir ülke olduğunu ifade eden Bağış, AB sürecinin, sonuçtan daha önemli olduğunu söyledi. Hedef olarak AB'den vazgeçmelerinin mümkün olmadığını kaydeden Bağış, açılamayan bütün fasıllarda sorunun siyasi engellerden kaynaklandığını söyledi. Bağış, "Bana üyelik tarihi versinler Türkiye şu tarihte üye olacak desinler iki yıl içeresinde Türkiye tam üyeliğe hazır hale gelebilecek noktadayız. Biz müktesebatın yüzde 70'ni zaten iç hukukumuza uygulamışız. Maalesef önyargılar var. Bu önyargıları kırmak için diklenmeden dik durarak bu süreci yönetmemiz gerekiyor" dedi.

"TÜRKİYE'Yİ DARBE ANAYASASI AYIBINDAN KURTARALIM"

Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulması gerektiğini ifade eden Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün anayasanın içindeki değişiklikleri yapıp paket halinde Meclis'ten geçirelim. En azından darbe anayasası ayıbından Türkiye'yi kurtaralım. Anayasamız sivilleşsin. Maddeleri değiştirip sonra referanduma sunalım. Başkanlıkla ilgili tartışma varsa bunları yeni anayasa üzerinden yapalım. Türkiye'yi darbe anayasası ayıbından kurtaralım. Bu anayasanın ruhunda halen darbeci zihniyet var. Bunda uzlaşılamayacak bir şey yok. 
Editör: TE Bilisim