Haber başlığını görünce umutlandık...

Günler sonra Tüketiciler Derneği tüketici adına yararlı bir açıklama yapacak diye!

Tabi ki hayal kırıklığına uğradık...

Diyor ki Başkanı;

Bizim hükümet Çin’e maddi tazminat davası açsınmış...

Vay guzum vay!

Çine kafa tutacağız yani...

Tazminatı kazanıp parayı kıracağız!

Biz de zannetmiştik ki;

Dernek artık kış uykusundan uyanıyor...

Salgın nedeniyle vatandaşın ensesine çöken bazı işletmeleri protesto filan edecek!

Hatta halkı sokağa döküp Başbakanlık önünde eylem yapacak...

Binlerce tüketici salgın döneminde yediği kazıkların hesabını soracak!

Hatta kendini kazıklayanlara boykot uygulayıp dersini verecek...

Yok öyle değilmiş!

Çin’e tazminat davası açalım...

Bir de Çin mallarını boykot edelim!

Siz de Allah’a havalesiniz...

Bu güne kadar tüketici adına ne yaptınız ki bundan sonra yapasınız!

Tüketiciler şimdiye kadar hep sahipsizdi ama...

Böyle bir dönemde en azından bir kurtarıcı bekliyordu!

...

Şu meşhur naylon poşetler konusunu unuttuk sanılmasın...

Marketlerden tanesi 25 Kuruşa almaya devam ediyoruz!

Marketler bu paranın 12 Kuruşunu devlete veriyor ki şimdiye kadar bu fonda ne kadar para birikti hiç açıklanmadı onun için kafamızda çeşitli sorular var...

Ama bu iş en çok marketlere yaradı kalan 12.5 Kuruş ile hem poşetleri satın alıyorlar!

Hem de bizim üzerimizden bedava reklamlarını yapıyorlar...

Onlar uyanık biz keriziz ya!

Yollarda uçuşan poşetlerde bile onların reklamı yapılıyor, reklamın iyisi kötüsü olmaz ya...

Hadi onu geçtik, bu geçmiş hükümetlerin bir zaafı olarak bir yerlere yazıldı!

Şimdi de maskeler üzerinden cukkayı götürmeye başladılar...

Utanmadan sıkılmadan da camlarına yapıştırdıkları kağıtlara bakın;

-Lütfen maskesiz girmeyin...

Aslında girebilirsiniz de!

Çünkü içeride raflarda 5 TL’den vatandaşa satılıyor...

Maskesiz girebilirsin anlayacağın!

Ama bizden satın almak şartıyla...

Tüketiciler Derneği uyuyor mu!

Yoksa Çin’e savaş açmak için çizmeleri giymekle mi meşgul...,

Şimdi tartışma çok büyük...

İşletmeler açılacak mı açılmayacak mı!

Öncelikle hangileri açılacak...

Açılanlar iyi de açılmayanlar maraz etmeyecek mi!

Tedbirlerden daha ziyade sektörlerin ismi konuşuluyor...

Bu arada dikkat ediniz;

Siyasiler de birbirine girmiş durumda...

Resmen sidik yarışı başlattılar!

Kimine göre dün açılacaktı...

Kimi Pazartesi’ni işaret etti!

Kimi de hepsini yalanlayarak basında çıkan listeleri yalanladı...

Burada maksat ilk açıklamak sanırız!

Bundan bile siyasi rant bekliyorlar...

Birbirlerinin tehesine basa basa hem de!

...

Önümüzdeki günlerde mühim kararlar bekliyor bizi...

İşyerlerinin açılmasından sonra bazı sektörlerin alacağı tedbirler de sıralanmış!

İçlerinden biri var ki evlere şenlik, diyor ki ilgili maddede;

Mağazalardaki soyunma odaları kapalı olacak, kullanılmayacakmış...

Ne mühim bir karar böyle!

Mağazalara gideceksiniz, hiç üzerinize giymeden göz kararı alacaksınız ve bunların iadesi de olmayacak...

İnsanlarla resmen dalfa geçerler!

Bir tur atsınlar büyük marketlere...

Hiç mi denetleme gibi bir huyları yok bunların!

Marketler market olmaktan çıkmış, takım elbise, tişört, eşofman takımı, her türlü don ve atlet, kazak, tişört, bilumum giysiyi satıyorlar 1.5 aydır...

Soyanma odaları da ardına kadar açık!

Salgın varsa odalarda vatandaş yandı...

Bunlar ise haberleri bile yok!

Şimdiye kadar kadar soyunma odalarında eğer bulaşmışsa bundan sonra ne medet umuyorsunuz ki...

Herkes alacağın almış zaten!

Esnaf kepenki kaldırınca da yine sinek vavlayacak...

Biraz ciddiyet lütfen!

...

Marketlere düşman değiliz ama...

Bir çoğu sağlık önlemlerini önce göstermelik yaptı sonra bıraktı!

Alnımıza makineyi uzatıp ataşimizi ölçen gennçler kapıda görünmüyor artık...

Dezenfekte ilaçları da ona keza!

Eldivenlerin yerinde de yeller esiyor...

Çünkü marketler için bu kadar masraf yeter de artar bile!

Onlar cepleri doldurdu ama tüketici öyle mi?

Hem kazıklanıyor bile bile hem de sağlık yönünden tüm korunma önlemleri ortadan kalkmış durumda...

Tüketici tüketici olalı hiç bukadar sahipsiz ve yalnız kalmamıştı!

...

MESAJ KUTUSU

Sayın Teberrüken ULUÇAY, Cumhuriyet Meclis’ine arşivlenmesi için gönderilen gazetelerdeki bazı haber ve yazıların gecenin bir yarısı başkalarına ulaştırıldığından haberiniz var mı? Köstebekler öyle güzel çalışıyor ama işte gelin görün ki bu memlekette hiçbir şey gizli kalmıyor!

...

Sayın Hasan Yılmaz IŞIK, Tüketiciler Derneği Başkanı olarak bırakın Çin’e savaş açıp mahkemeye vermeyi fiyatlar altında ezim ezim ezilen tüketicilerin dertlerin ederman olun biraz da. Zira yıllardan beridir iki satın yazılan basın bildirileri şimdiye kadar kimsenin derdine derman olmadı, bundan böyle de olmayacak gibi görülüyor...

...

Sayın Akile BÜKE, sürecin normale dönmesinden sonra bazı üniversite izinlerini iptal etmek için derin bir çalışma içinde olduğunuz konuşuluyor. Geç bile kalmıştınız ama doğru karar ürettiniz. Zira bazıları giderayak izinleri astronomik rakamlarda pazarlama peşindeler...

...

Sayın Erbil ARKIN, sir çok patron salgın sürecinde yanında çalıştırdıklarının yüzüne kapayarak gerçek yüzlerini gösterdiler ama siz bunu yapmayıp aksine onlara eskisinden çok daha sahip çıkarak gönülleri feth ettiniz. Allah ne muradınız varsa versin, diğerlerininin de kulaklarına küpe olsun artık!

...

Sayın Erhan ARIKLI, dünkü Meclis konuşmasında salgın affının tam olarak kullanılmasını isteyen açıklamanızdan sonra bazı mahkum aileleri cezaevine giderek mahkumlarla görüymenizi isteyen mesajlar göndermeye başladı. Uğrayıp bir ziyaret etmekte yarar var değil mi!

...

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, okulların belki de dönem sonuna kadar hiç açılmayacağı yönünde söylentiler yayılmaya başladı. Bu arada bu ihtimali göz önünde bulundurarak önümüzdeki eğitim yılı için çalışmalara başladığına göre doğru mu acaba! Hakkımızda hayırlı artık...

...

Sayın Erden AŞARDAĞ, salgınla ilgili koordinasyor kurulundan istifa ettikten sonra boş kalmayıp dünya çapında araştırmalar yapıp kamuoyunu bilgilendirdiğiniz gözlemleniyormuş. Bu arada bazı hastalarınız telefonlara bakmadığınızdan sitem eden mesajlar gönderiyor haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Ali LORD, pek muhterem babanızın vefatını üzülerek öğrendik. Merhuma Tanrı’dan rahmet size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı ve uzun ömürler nasip etsin...

...

Sayın Ali KARAVEZİRLER, bölgedeki süt üreticilerinin bir olup vatandaşın yararına bol miktarda süt bağışında bulunmasından sonra duygusal anlar yaşadığınız söyleniyor. Elbette Kıbrıs Türkünün mayası hala çürümemiş ve günü gelince ortaya çıkıyor değil mi?

...

Sayın Erhan BAŞAY, bahçe temizlik ve bostan ekme işlemler bittikten sonra şimdi de yemek ve temizlik işlerirde bir hayli başarılı olduğunuz yönünde haberler geliyor. Bu arada çiçekli önlüğünüz de bir hayli ilgi çekiyormuş, taş fırın erkekliği sona erdi desenize...Üzümlü kek yaparsanız bize de ayırın olur mu...

...

Sayın Erdal ÖZCENK, DAÜ Rektörlüğü bazı çalışanlara bugün işe başlamaları için yazı göndermiş, millet hem şaşkın hem de merak içinde. Hükümet daha karar üretmeden yönetim keyfi kararlar mı üretiyor dersiniz!

...

Sayın Kudret ÖZERSAY, Ankara’dan bize ulaşan bazı vatandaşlar Büyükelçiliğin kapıtıldığı ve kapısının da kilitlendiğini iddia ediyorlar. Hayırdır sizin haberiniz olmadan Ankara’da bir şeyler mi dönüyor acaba dersiniz! Soruşturmakta yarar görüyoruz...