Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan aslında gelen tehlikeyi çok önceden gördü ve sürekli de ikaz etti…

“Seferberlik başlatalım” diye!

Karayolları konusunda vatandaşın yaptığı şikayetlerin de doğru olduğunu ifade etti…

Hatta daha da ileri giderek en azından birkaç yıllığına partilere verilen devlet desteğinin kesilip yollara harcanmasını da teklif etti!

Haklıydı çünkü her trafik kazasından sonra bütün gözler onun üstüne çevriliyordu…

Kimse geçmişi sorgulamadan ona ‘kötü bakan’ muamelesi yapıyordu!

Bir kere burada empati yapmak gerekiyor…

Kabinede sizden başka Başbakan dahil 10 kişi daha var ama her ölümlü trafik kazazından sonra millet sizin üzerinize yükleniyor!

Atakan’a da sadece ‘kaynak yok’ demek düşüyor, çünkü başka alternatifi yok elinde…

Kabinenin diğer isimlerinin kendine destek vermemesi de ayrı bir tartışma konusu!

Salı sabahı gerçekleşen ölümlü trafik kazası…

Şimdiye kadar yaşananların tuzu biberi oldu!

Vatandaş yaşananlara haklı olarak öfkesini kusarken, bizim devlet erkanı da ‘geçmiş olsun’ mesajları yayınlamaya başladı…

Düşünün bir kere lütfen;

Görevi vatandaşın can ve mal güvenliğini korumak olanların söyleyeceği tek şey ‘geçmiş olsun’ açıklamalarından ibaretti…

Tabi ki bunları kimse takmadı!

Vatandaşın öfkesi daha da büyüdü…

‘Katil devlet’ sloganları atılmaya başlandı!

Yaşanan öfke seli karşısında devleti yönettiklerini zannedenler sindi kaldı, kurdela kesip açılışlara katılmaya devam ettiler ama Atakan’ın bu konuda ki duyguları bambaşkaydı!

Salı akşamı yapılacak olan Bakanlar Kurulu toplantısına da istifasını vermek üzere gitti…

Hiç parmağının ardına saklanmadan kabine üyelerine şöyle dedi;

“Ya kaynak yaratılır ya da istifa eder çeker giderim…”

Bize göre Tolga Atakan’ı tanıdığımız kadarıyla sadece bakanlık görevinden değil milletvekili görevinden de istifa edecek cesur bir karaktere sahiptir!

Zira iş hayatında başarılı bir iş adamının siyasete girip bir de bakanlık gibi önemli bir görevi üstlendikten sonra, yaşanan ölümlü kazaların sorumluluğunun sadece kendisine yüklenmesi kadar daha ağır bir şey olamaz…

Daha da ötesi Atakan, kaşarlanmamış idealleri olan genç bir siyasetçidir!

Siyasetten beklentisi de bir çoğu gibi bireysel rantlardan öte ülke menfaatleridir…

Son Bakanlar Kurulu toplantısında aslında sadece bakan istifadan dönmemiş, hükümet de direkten dönmüştür…

Bu konudaki ayrıntıları ileriki günlerde muhakkak ki okuyucu ile paylaşacağız!

Ama Bakan Atakan’ın istifa tehdidi etkili olmuş ve özellikle Başbakan Tatar, hem istifanın gerçekleşmemesi için, hem de hükümetin devrilmemesi için düğmeye basmış ve yolların tamirat ve bakımı için kaynak yaratılmıştır…

Bu işte kullanılacak ilk kaynak ise 100 Milyon TL tutarındaki 3. Dünya vatandaşı çalışanlarından kesilen ihtiyat sandığı yatırımlarıdır!

Bu paranın yollara harcanması için yasal düzenleme yapılacak ve en geç yeni yılla birlikte para serbest kalacaktır…

Buna bir de partilere verilen devlet katkısının en azından bir kısmını ayırsalar, ki bunda hiç umudumuz yoktur, pek ala ki birkaç ay içinde bir çok yolun eksiklikleri giderilebilir!

Görüldüğü üzere dün sabahın ilk saatlerinden itibaren ölümlü iki kazanın gerçekleştiği yolda birtakım çalışmalar başlatılmıştır…

Kimi başlayan çalışmalara ‘göz boyama’ yorumu yapsa da kimi de ‘hani kaynak yoktu’ sorularını sormaya başladı!

Elbette hele de yaşanan acı bir olaydan sonra vatandaşın hükümete teşekkür edip el pençe divan duracak hali yoktu ama en azından yaşanan bu gelişmenin, hiç olmamasından daha iyi olduğunu da bir yerlere yazmakta yarar vardır…

Bakan Atakan’ın adımı doğrudur, yerindedir ama sorumluluk da sadece onun değildir gerçeği ile hükümet bu konunun sonunu getirebilir ve sorumluluklarını yapabilirse en azından yüreğimize su serpilmiş olacaktır!

Son olarak da bir sözümüz de vatandaşa var elbette…

Ülkede yaşanan her olumsuz bir olaydan sonra klavyenin başına geçip resmen döktürüyoruz!

Haklı olanlar, duygularını yansıtmaya gerçekten yansıtmaya çalışanlar da var ama görüyoruz ki bir kısmı da sadece muhalefet olsun, içindekileri kussun diye zırvalıyorlar…

Çünkü toplum olarak biz söylemi seven ama eyleme gelince pek yanaşmayan bir yapıya sahibiz!

İki gündür de hep şunu düşündüm durdum;

Acaba birisi çıkıp da yaptırım gücü olarak sokaklara inme çağırısı yapsa, yolardaki çalışma başlatıncaya kadar kimseni evlere girmeyeceğini önerse kızgın vatandaşın buna tepkisi ne olurdu?

Birkaç yüz kişi belki gelir belki gelmez ama iş lafazanlık yapmaya gelince devam ederdi…

Bu soruyu kendimize sormak gerek!

MESAJ KUTUSU

Sayın Erdal ONURHAN. Kıb-Tek istihdamları için sınavların sizin de bağlantınız olan ODTÜ’de yapılacak olmasına bazı katılımcılar itiraz mesajları göndermeye başladılar. Haberiniz olsun istedik!

Sayın Fırat ATASER, Alsancak’ta vatandaşlar arıtma tesisinin artık kaçınılmaz olduğunu ifade eden şikayetlerde bulunmaya başladılar, zira çok yerde kokudan geçilmiyormuş. Bu arada kuyuları sıkı denetime almakta yarar var zira koli basili olduğu iddiaları yapılıyor…

Sayın Behiç ÖZTÜRK, Girne’den gelen mahkeme dosyalarının açılmasının epey geciktiği bunların ne zaman açılacağı yönünde sorular gelmeye başladı. Bu konularda vatandaş epey meraklı, bizden iletmesi!

Sayın Zekai TÖRE, büyük söylentilere neden olan Kızılay denetleme raporlarının kamuoyuna ne zaman açıklanacağı, sorumlulardan ne zaman hesap sorulacağı yönünde mesajlarınız geliyor, hatırlatmak gereği duyduk!

Sayın Aydın SOYER, bazı kötü gün dostlarınızın arkanızdan sitem dolu yorumlar yaptığını biliyor muydunuz? Onları ihmal ederseniz gün onlar da aynısını yapar, aman dikkat!

Sayın Ali ADALIER, Güzelyurt ve bölgesinde vatandaşın memnuniyetini kazandıracak icraatlara imza attığınız için bölge halkı bir hayli keyifli görülüyor. Bu arada son küçük baş havyan kaçakçılığını ortaya çıkarmanız güven duygusu yarattı…

Sayın Cemal BULUTOĞLULARI, yeni yılda bu kez yenilik yapmışsınız ve müşterilere takvim değil zeytin ve çakıztez hediye paketleri hazırlamışsınız. Yerli malı kullanımı açısından örnek bir girişim, tebrik ederiz…

Sayın Ünal ÜSTEL, Lokmacı esnafı ekibinizle birlikte sorunlarını dinlemek üzeri sizi kahve içmeye beklediklerini belirten mesajlar gönderiyor. Bir ara zaman bulup isteklerini yerine getirmekte yarar görüyoruz aynı zamanda yeni yıl ziyareti de gerçekleşmiş olursunuz…

Sayın Osman YILDIZEV, piyango bayileri sayısal loto türündeki oyunların kullanıldığı makinelerin kendilerine de temini için isteklerde bulunmaya başladılar. Sistem yönetimi sizde olacağına göre bir düşünün deriz…

Sayın Remzi GARDİYANOĞLU, çok yakında özel eğitim isteyen çocuklar için tam donanımlı bir okulu hizmete sokmak için yoğun bir çalışma içinde olduğunuz gözleniyormuş. Böylece büyük bir boşluğu doldurmuş olacaksınız, tebrik ederiz…

Sayın Oshan SABIRLI, eşinizle daha fazla ayrı kalmaya sabredemeyip ödeneksiz izin alarak resmen Macaristan’a demir atmışsınız. Evde yemek ve temizlik işleri sizi bekliyor desenize…