Tıp-İş Başkanı Sıla Usar, buradaki konuşmasında, “Sağlıktaki sorunlar bakanları hapse atarak, kamu hekimlerini görevinden uzaklaştırarak çözülmez. Akılcı ve yapıcı işbirliklerine ihtiyacımız var” vurgusu yaptı. TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit ise, ülkeyi yönetenlerin hekimleri karşı karşıya getirdiğini söyleyerek, “Bu zihniyet duyarlı kesimleri birbirine düşürme politikasını adet haline getirdi. Buna karşı bir duruş sergilemeliyiz” dedi. TDP Genel Başkanı Özyiğit, Sıla Usar başkanlığındaki Tıp-İş heyetini kabul etti. USAR: “SAĞLIKTA YAŞANANLAR KRİZ” Ziyarette ilk sözü alan Tıp-İş Başkanı Usar, sağlıkta yaşananları “kriz” olarak niteledi. Bu alandaki yasaların gerektiği şekilde yapılamadığını, bunun belirsizliğe neden olduğunu kaydeden Usar, sağlığa gerekli yatırımın yapılmadığını savundu. Tıp-İş Başkanı Usar, “Sağlığa ayrılan pay yüzde 6,4. Bu oran çok düşük. Şu anki ihtiyaçlara cevap veremediği aşikar” dedi. Gelen giden hükümetlerin kamu hastanelerinin çökmesine göz yumduğunu da savunan Sıla Usar, sağlığın özelleştirilmesinin insan yaşamı için riskli olduğunu belirtti, “Kamu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi ve güçlü kalması için mücadele etmeliyiz” ifadesine yer verdi. “İDARE, BİLE İSTEYE, HEKİMLERİN İTİBARSIZLAŞTIRILMASI İÇİN BİR PROPAGANDA YAPIYOR” Özlük haklarındaki ve çalışma koşullarındaki sıkıntılar nedeniyle birçok hekimin kamudan istifa ettiğini söyleyen, “İdare, bile isteye, hekimlerin itibarsızlaştırılması için bir propaganda yapıyor. Buradaki amaç hedef şaşırtmak” diyen Usar, “Kimse, Sağlık Bakanlığı’na ‘hastanelerin acil servisleri, yoğun bakımları ne durumda, hekim, hemşire açığı nasıl kapatılacak, neden ilaç yok?’ diye sormuyor” şekline konuştu. Sağlıkla ilgili yasalara değinen, Döner Sermaye Yasası’nın Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından Anayasa mahkemesine gönderildiğini ifade eden Usar, “Döner Sermaye’nin akıbetinin ne olacağını bilmiyoruz. Özel hasta bakma hakkımızı düzenleyen tüzük de mahkemelik. Sağlık Bakanı hakkında Mandamus emrini yerine getirmedi diye hapislik isteniyor” dedi. “Sağlık sorununun mahkemelerde çözüleceğini mi sanıyorsunuz?” diye soran Tıp-İş Başkanı Usar, “Mademki Sağlık Bakanlığı hekimlere disiplin soruşturması açarak onları kamu görevinden uzaklaştırma süreci başlattı, bazı dernekler bakanın hapisliğini istedi, hodri meydan; Anayasa Mahkemesi’nin kararını verdiği 2011-2017 arasında görev yapan bakanları hapse atın, kamu hastanelerinde çalışan 180 kadrolu hekimi görevinden uzaklaştırın” şeklinde konuştu. “Bakanları hapse atarak kamu hekimlerini görevinden uzaklaştırarak veya işten atarak sağlıkta sorunlar çözülmez” diyen Usar, “Elbette KKTC hukuk devleti, biz bunu göz ardı etmiyoruz ama devletin sağlıktaki sorunlara yaklaşımı siyaseten olmalı. Akılcı ve yapıcı işbirliklerine ihtiyacımız var. Toplum olarak bunu yapabilecek akla ve bilince sahibiz. Buna inanıyorum” ifadelerini kullandı. ÖZYİĞİT: “EĞİTİMDE VE SAĞLIKTA İNSANLAR ÖZELE YÖNLENDİRİLİYOR” TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, son dönemdeki hükümetlerin sağlığa ayırdığı payın dünya standartlarının altında olduğunu kaydederek, “Bu pay, sadece belirli masrafları ve gülünç kalan maaş ve ücretleri karşılamak için kullanılıyor. Yatırıma dönük bir şey var mı?” diye sordu. Kamu hastanelerinin bilinçli şekilde, destek sağlanmayarak çökertildiğini savunan Özyiğit, “Okullarda da durum aynı. Eğitimde ve sağlıkta insanlar özele yönlendiriliyor. Bize göre, soysal devlet bu konuda sınıfta kaldı” dedi. Özyiğit, partinin kurucusu olan, adı Lefkoşa’daki devlet hastanesine verilen merhum Dr. Burhan Nalbantoğlu’nun sağlıkta son günlerde konuşulanları 50 yıl önce, hatta vefat ettiği günde bile gündeme getirdiğini söyledi. Dr. Gülsen Bozkurt’un Sağlık Bakanlığı yaptığı dönemde Genel Sağlık Sigortası ve Döner Sermaye Yasası ile sağlık sorunlarını çözmeye yönelik adım attığını söyleyen Özyiğit, “Sonrasında göreve gelen sağlık bakanları ve hükümetler ne yaptı? Niye bu sorunlar devam ediyor, biz neden sorunları çözmüyor ve hep öteliyoruz? Bunu durup düşünmek lazım” dedi. Sağlıktaki sorunların son dönemde mahkemeye taşındığına da işaret eden Özyiğit, “Devlet bu sorunları kendi içinde çok önceden çözmeliydi” şeklinde konuştu. “Ülkeyi yönetenler hekimleri karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Bu kabul edilebilir bir olay değil” diyen Özyiğit, “Bu zihniyet; güçlü, hakkını birlikte arayan, ülkedeki bozuk yapıyı sorgulayan duyarlı kesimleri birbirine düşürme, böl-yönet politikasını adet haline getirdi. Buna karşı bir duruş sergilemeliyiz” dedi. TDP olarak Tıp-İş’e ve sendikanın öncülüğünde verilen mücadeleye saygı duyduklarını ifade eden Genel Başkan Özyiğit, “Bir an önce sorunların uzlaşıyla, eyleme gerek kalmadan çözülmesi gerek. Bu konuda size gerekli desteği vermeye devam edeceğiz” ifadesine yer verdi.