Covid-19 vakalarının önünü almanın bir yolu da temas izolasyonu.

Hastalığı kesinleşen bir kişi ile teması olan başka bir kişinin kendisini izole etmesi, vaka yayılım riskini önemli ölçüde azaltıyor.

Temas konusu aylarca ve belki de önümüzdeki birkaç yıl hep gündemimizde olacak.

Bu yüzden temas önlemlerini ciddiye almak, toplumun sağlığını korumak ve kapanmalara neden olabilecek vaka artışları ile işletmelerin ekonomik darboğaza girmelerini engellemek adına çok önemli.

Dolayısıyla temaslının kendisini saklamaması da önem kazanıyor.

Bazı devlet kurumlarında ve özel sektörde, temaslı olduğu halde bunu gizleyenlerin olduğunu hepimiz gördük, öğrendik.

Üstelik temaslı olduğunu açıklamayıp da kendilerini evlerinde izole eden doktorlar da olmadı mı?

Kaygı neydi?

Ekmek parası!

Geçtiğimiz aylarda Covid-19 nedeniyle yabancı uyruklu bir canı kaybetmiştik.

Sebebi, PCR testi pozitif çıkmasına rağmen patronunun o kişiyi çalıştırmaya devam etmesi idi.

Ekonomisini toparlamaya çalışan patron, çalışanınn hayatıyla oynamıştı.

Konu unutuldu gitti.

Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ndeki bazı temaslı hemşirelerin, sırf personel eksikliğinden dolayı, başlarındaki sorumlu tarafından PCR testi yaptırılıp negatifse ‘’maske tak çalış’’ denilerek aktif çalıştırmaya devam ettirildiklerini bilenler biliyor!

Tüm bu temaslı olduğunu saklama refleksinde, ya ekonomik kaygılar ya da personel eksikliğine tahammül edememek yatıyor.

Bir de sahte temaslılık durumları yaşanıyor ülkemizde.

Yaşanmasaydı şaşırmazdık….

Özelde daha az, başta devlet olmak üzere bazı kurumlarında hatırı sayılır miktarda yaşanan ‘’sahte temaslı olma’’ durumu da dikkate alınmalı.

Çalışma ortamından, verilen görevlerden ya da görev değişikliklerinden memnun olmayan bazılarının, kendilerini temaslı olarak ilan edip evlerinde izolasyona aldıklarına şahit olanlar var.

Belki şehir efsanesi gibi gelebilir ama canı sıkılıp temaslı olduğunu söyleyerek kendisini kafa tatiline gönderen bile var deniliyor.

Etik ve ahlaki yönü sorgulanması gereken bir durum.

Bir de, bir kurumda pozitif vaka rastlandığında, tüm kurumun kapatılması söz konusu oluyor.

Bu da çok bilimsel değil aslında.

Özellikle devlet kurumlarında sıklıkla rastladığımız bir konu.

Temaslı olmayanlar bilindiği halde, tüm kurum tedbir izolasyonu adı altında adeta tatile çıkartılıyor.

Üstelik bu izolasyona karantina otellerinde değil evlerinde alınıyorlar. Bu süre içerisinde de, akrabaları ile görüşmeye, hatta çarşı pazar gezmeye bile devam bile ediyorlar.

Ve pademinin KKTC’ye uyarlanma klasiğine güzel bir örnek…

Geçtiğimiz hafta, Kalkınma Bankasında bir pozitif vaka durumu söz konusu oldu.

Koca kurum bir hafta kapatıldı!

Ya Kalkınma Bankası idarecileri ve çalışanları kendi içerisinde bu güne kadar hiçbir temas önlemini doğru düzgün alamadı, ya da sıcakların getirdiği rehavetle hazır fırsatını bulmuşken bir de temas tatili yapmayı akıl etti.

İyi tatiller…