Mevcut seçim ve halk oylaması yasasının değişmesinin şu anda hem yasama hem de yürütmenin önünü tıkayan pek çok engel için bir çözüm olacağına inanıyor muyuz?

İyi çalışılmış bir yasal düzenleme ile belki!

***

Şu anda meclisin çalışmasına engel olan, komitelerin tıkanmasına yol açan ve hem yasama hem de yürütmeye olan saygının tükenmesi yönünde ciddi oyuklar oluşturan bir düzenle devlet sisteminin çarklarını çevirmeye çalışıyoruz.

Siyasetin ne kadar güvenilmez, siyasetçinin de nasıl tepki toplayan bir zeminde olduğunun farkındasınız değil mi?

Seçmen siyasetçilerin sadece kendileri ve yakın çevreleri için çalıştıklarını ve sadece yarını garantiye alan popülist bir zihniyetle çalıştıklarını söylemeyen tek bir yurttaş dahi yok.

***

Sonuç: Mevcut sistem ile seçim hemen de yapılsa hiçbir şey değişemez.

O halde ne yapılmalı?

Tüm hazırlıklar olağan genel seçime yönlendirilerek gerekli yasal alt yapı düzenlenmeli. Ara seçim yapılarak gerekli konfigürasyon oluşturulduktan sonra olağan seçime kadar gerekli hazırlıklar yapılmalı.

Şu anda tam bir gösteri ortamı var ve siyaset bundan fayda sağlamaya çalışıyor. Ki bu da hayrımıza değil!

Muhalefet iktidar üzerinde baskı kurmaya çalışarak erken seçime hazır olduğunu ifade ediyor.

İktidar, özellikle de UBP gidişatı organize edemediğinden, parti içi sorunları da toparlayamadığından seçime şimdi gitmeyi göze alamıyorlar. Bunu da açıkça itiraf edemiyorlar.

Küçük siyasal partiler ise baraj sıkıntıları nedeniyle belli etmemeye çalışsalar da oldukça telaşlılar!

***

O zaman mantık ne diyor?

Ara seçime gidilsin.

Gerekli iyileştirme ve düzenlemeler yapılsın.

Aralık 2022 olan olağan genel seçime zamanı geldiğinde gidilsin.

Bu süreç içerisinde hem yok olan prestij ve kaybolan saygınlıklarını geri kazansınlar.

Tepeden tırnağa yaşanacak değişim nedeniyle, bütçe görüşmeleri veya diğer düzenlemeler nedeniyle dağılacak devlet sistem ve işleyişini daha sağlam bir zeminde düzenleme şansı yakalamış olsunlar!

***

Çok büyük ihtimalle Başkanlık Sistemi için de girişimde bulunmaya çalışılacaktır. Anti demokratik bir düzenlemeye olan yatkınlık nedeniyle hem zamanı değil hem de bizim demokrasi anlayışımıza uygun değil. Bu da unutulmamalı.

Hem belki bu vesileyle geçen sefer seçim ve halk oylaması yasasını düzenledik deyip oy verme sistemini de toplumsal cinsiyete karşı duyarlılık geliştirildiğini iddia ettikleri eksik ve zayıflıklar da düzeltilmiş olur.

***

Ara seçim çok mu masraflı olacakmış?

Olağan üstü erken genel seçim yapılsa daha masraflı olmaz mı?

Üstelik yine olağan üstü ve yine erken seçim olacağı garantisi yüzde yüz olasılığı taşırken…

***

Yaşanan bu süreç artık siyasetçiye de seçmene de önemli bir ders olmuştur.

Mevcut yapıl ve düşünce sistematiği il devam etmenin imkanız olacağı da aşikardır.

Biz bize sahip çıkmayı netleştirerek, elden gitmekte olan birçok değerimizin bilinci bizde iken ve kendi yurdumuzu kendimizin yönetebileceği bir seçim sistemini destekleyerek sağlama basmak şart…

***

İşler çığırından çıkmadan, daha çok dağılmadan, Kıbrıslılık unutulmadan üretim, ekonomi, eğitim, sosyal ve kültürel yaşam, güvenlik ve demokrasi yargı kadar net ve insan odaklı bir yapıya kavuşturulmazsa artık “BİZ” değil “SİZ” olacağız!

Beğensek de beğenmesek de gidişat tehditkâr!

Dr. Çiğdem DÜRÜST