Tatar, Kıbrıs Türk halkının refahı için çalıştıklarını, çalışmaya devam edeceklerini vurguladı. 1974 Barış Harekatı’ndan sonra ülkede önemli sektörler oluştuğunu, KKTC’nin geliştiğini belirten Tatar, “asrın projesi” diye nitelediği Türkiye’den su getirilmesinin Kıbrıs’ın değerine değer kattığını vurguladı. “DİREKT UÇUŞLARI BAŞARIRSAK TÜM SIKINTILARI AŞARIZ” Tatar, KKTC’nin en büyük umudunun direkt uçuşlar olduğunu vurgulayarak, “Bunu başarsak tüm sıkıntıları aşarız diye düşünüyorum” dedi. Turizm konusuna da değinen Başbakan Tatar, “Bugün KKTC’ye Türkiye’den 5-6 milyon insan geldi. 75 milyon daha KKTC’ye gelmedi. Her Türk KKTC’ye gelmeli. Bizimle tanışmalı. Topraklarımıza ayak basmalı. Türkiye’den insanlarımızı hem turizm hem de yatırım için KKTC’ye bekliyoruz” dedi. Türkiye’den kabloyla elektrik getirilmesi projesine değinen Başbakan, böyle bir projenin sürekli, kaliteli, ucuz ve temiz enerjinin yanı sıra Türkiye ile KKTC’nin ekonomik ve siyasi ilişkilerine değer katacağını belirtti. Tatar, bilgilendirme toplantısında basının sorularını da yanıtladı. Basın mensupları Başbakan’a en çok Maraş’ı sordu. “HÜKÜMETİN MARAŞ’I KKTC’YE KAZANDIRMA YAKLAŞIMI EZBER BOZDU” Bir soru üzerine Tatar, “Hükümetin Maraş’ı KKTC’ye kazandırma yaklaşımı ezber bozdu” dedi. Maraş’ın Gazimağusa ile bütün olduğunu belirten Tatar, “Teli kaldırdığınız anda, plajda birkaç oteli açma durumunda Maraş kendiliğinden açılacak ve ekonomimize güç verecek. Çalışmaların çok uzun süreceğini düşünmüyorum. Büyük sermaye grupları bizimle istişare ediyor, bir takım ön değerlendirmeler şimdiden yapılıyor. Maraş’ın kendi kendini finanse edebileceği de bir gerçektir” şeklinde konuştu. Başvuruların Taşınmaz Mal Komisyonu üzerinden olmasının düşünüldüğünü, Komisyonun iade, takas ve tazminat yoluna gidebileceğini kaydeden Tatar, “Bizim düşüncemiz Komisyon’un Maraş’ta kaynak sıkıntısı yaşayabileceğinden daha ziyade iade yolunu seçeceğidir. Kişilerin güçlü iddiaları varsa veya Vakıfların kiracısıysa buraya dönebilecek. Politikamız bu. Maraş değerli bir yer. Bizim baş edemeyeceğimiz büyüklükte de değil. Maraş konusunda da Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte hareket ediyoruz” dedi. Kıbrıs’ta eşit ve adil bir anlaşma olması için zenginliklerin ve yönetimin paylaşılması gerektiğini ama Rumların buna yanaşmadığını söyleyen Tatar, “Biz yakın gelecekte bir anlaşma olacağını düşünmüyoruz” şeklinde konuştu. Müzakerelerle ilgili bir soru üzerine Ersin Tatar, “Kıbrıs konusunda marjinal ve azınlık grupların bizi sürükleyeceği bir maceraya girmemeliyiz. Akıncı ve arkadaşları bizim başımıza böyle bir durumda ne geleceğini iyi anlasalar zaten o yolu gitmez. Ben bunu iyi anladığımı düşünüyorum. Ben bir ekonomistim, hesap uzmanıyım, maliyeciyim. Rum’un ne düşündüğünü bilirim. Bugün bir anlaşma olsa Kıbrıs’taki bütün mülkler komisyonlara havale edilecek. ‘Güney’de ne bıraktık, Kuzey’de ne bulduk? Farkını ödeyebilecek misin, ödemeyecek misin?’ Bu olduğu gün Kuzey ekonomisi bankalarıyla birlikte batar…Bu Kıbrıs Türk halkının da KKTC’nin sonu olur. Bunu anlamayanlar bu yola devam ediyor” dedi. Tatar, “Biz Kıbrıs’ta iki devletten yanayız. Kendi devletimizden, Türkiye’nin garantörlüğünden asla taviz vermeyeceğiz.” vurgusunda bulundu. Genç kuşakların Kıbrıs konusundaki görüşünün sorulması üzerine Tatar, “Kıbrıs Türk halkı çok badirelerden geçti. Annan Planı döneminde ‘evet derseniz dünyaya bağlanacağız’ dediler. Gençleri heyecanlandı. Meydanlara döküldü. Ekonomik sıkıntı var. Bunu inkar etmem. Referandum sonrasında yaşananlar da var ama. Bizim yüzümüze bakmadılar Rumları mükafat olarak AB’ye aldılar. Hani villalar, Avrupa Birliği, Direk Ticaret Tüzüğü nerde? Bizim yolumuz devlete sahip çıkmaktan geçiyor… Gençler de bunu anladı. Yine çözüme yakın olanlar var ama irade bizde…” şeklinde konuştu. Doğu Akdeniz’deki gelişmelerle ilgili de konuşan ve bu konudaki soruları da cevaplayan Tatar, “Rumlar Kıbrıslı Türklere haklarını anlaşma olduktan sonra verme noktasındadır. Anlaşma olamayacağına göre biz payımızı ne zaman alacağız? Rumlara güvenmiyoruz. Bir hesap çıkarsalar biz borçlu oluruz. Eşit bir halksak onlar kadar bizim de Doğu Akdeniz’de hakkımız var. Bu çalışmaları birlikte yürütmeliyiz….Biz bu saygıyı onlardan görmedik. Türkiye kararlığı ile Doğu Akdeniz’deki haklarımızı koruyor, araştırmalar sürüyor” dedi. Cumhurbaşkanlığı seçiminin sorulması üzerine Tatar, “Partiler ve halk, önümüzdeki haftalarda önemli değerlendirmelerde bulunacak. Bununla ilgili şimdiden açıklama yapmak doğru olmaz” şeklinde konuştu. (RÇ/YIL) FOTOĞRAFLI Haber: Rahme Çiftçioğlu